Akciğerlerdeki bir tıkanmaysa ateşlenme ve nefes zorluğuna sebep olabilir. | TED | إذا حصل التراكم في الرئتين يسبّب الإصابة بالحمّى وصعوبة بالتنفس. |
Biliyorum, nefes kontrolü ve hipnoz gibi çeşitli teknikleri araştırmıştım. | Open Subtitles | أعلم, فقد قمت ببحث عن ذلك التحكم بالتنفس والتنويم المغناطيسي |
Tamam, bana bak. nefes al, dostum. Chris, dostum, nefes almaya devam et. | Open Subtitles | حسنا , انظر الي , تنفس يا صاح كريس يا رفيق استمر بالتنفس |
Yeşil, kalın bir sıvı çıkardı, bebeğin hava yolunu temizleyerek geçen bir dakika içinde de bebek nefes almaya başladı. | TED | ولقد استرجعت سائل أخضر كثيف، وخلال دقيقة من استطاعتها القيام بذلك و الشفط مرة تلو الآخرى، بدأت الطفلة بالتنفس. |
MG, kas yorgunluğuna solunum sorunlarına ve yutkunma problemlerine neden olur. | Open Subtitles | و الذي يسبب الإرهاق بالعضلات و أزمات بالتنفس و صعوبة بالبلع |
Kalp krizi geçireceksin, sana suni teneffüs yapacak değilim. | Open Subtitles | سيكون عندك نوبة قلبية وأنا لن أقوم بالتنفس الصناعى لأجلك |
Bilinçli nefes kontrolü olan türler sadece dalış yapan hayvanlar ve dalış yapan kuşlar. | TED | المخلوقات الوحيدة التي لها القدرة على التحكم الواعي بالتنفس الحيوانات الغواصة، و الطيور الغواصة |
Derinin nefes alması için omurganın alt kısmında küçük bir boşluk bırakmalısın. | Open Subtitles | تكون بخير لو تركت رقعة عارية صغيرة فى قاعدة العمود الفقرى لتسمح للجلد بالتنفس |
Şimdi sakinleşmeye başlıyor. nefes alışı iyi. Göğsünün hareketini görüyor musun? | Open Subtitles | والأن بداء بالتنفس , ألا ترى صدرة يتحرك ؟ |
nefes darlığı çekerse, bundan bir tane verebilirsiniz. | Open Subtitles | و إذا أصابته مشكلة بالتنفس أعطه قليلاً من هذه |
Yaşıyorum, nefes alıyorum ve karnımın olması gereken yerde bu radyatörü görüyorum. | Open Subtitles | أنا حي بالتنفس واللمس وما هذا الجهاز الإشعاعي حيب يجب ان تكون أمعائي ؟ |
Tamam. Sana çok iyi bakacağız. Sürekli nefes al. | Open Subtitles | لا بأس ، سنعتني بكِ جيداً إستمري بالتنفس فحسب |
Semptomlar çok hızlı bir şekilde akciğerlere odaklanıyor bu yüzden konuşmakta ve nefes almakta zorluk çekebilirsin. | Open Subtitles | ستركز الأعراض سريعاً على رئتيك ستجد صعوبة بالتحدث و ربما بالتنفس أصلاً |
Yeterince oksijen alamıyor. nefes almasına yardımcı olacağız. | Open Subtitles | لا يصلها أكسجين كاف يجب أن نساعدها بالتنفس |
Tamam, nefes al. neredeyse vardık,tamam mı? | Open Subtitles | حسناً، استمرِ بالتنفس تقريباً وصلنا، حسناً؟ |
Ailesi korkunç bir acı içinde olduğunu, nefes alıp yutkunmakta zorlandığını ve kendi tükürüğünde boğulduğunu söyledi, | Open Subtitles | ذكرت عائلته إنه عاني آلاماً مضاعفة ومشاكل بالتنفس والإبتلاع وكان يصاب بالغصة أثناء إبتلاعه لريقه |
Herkes nefes almaya devam etsin.. sakin olun. | Open Subtitles | أطلب من الجميع الإستمرار بالتنفس حافظوا على الهدوء سوف نتخطى ذلك، حسنا؟ |
nefes almaya devam et, acın geçecek, tamam mı? | Open Subtitles | فقط استمر بالتنفس وسيخف عنك الألم، حسنًا؟ |
Tamam, şimdi belimizi gevşetecek ve nefes alıp "Oh, oh, oh!" sesi çıkartacağız. | Open Subtitles | حسناً, سوف نقوم بإراحة الظهر ونقوم بالتنفس وإصدار صوت الأوه |
Oksijen seviyesi seksen üçe çıktı. Akciğer sorunları, solunum problemleri-- | Open Subtitles | معدلات الأكسجين منخفضة إلى 83 مشكل رئوية، مشاكل بالتنفس |
Suni teneffüs yapabilecek var mı? | Open Subtitles | هل يعرف أحد كيف يقوم بالتنفس الصناعي ؟ |