| yoğun bakımda abdominal duvar yenilenmesi ameliyatı olan bir hastam var. | Open Subtitles | اسمعي، لديّ حالة في الإفاقة لإعادة بناء جدار البطن بالعناية المركزة |
| Shelly Webster 30 saat yoğun bakımda kaldı. | Open Subtitles | شيلى ويبستر ظلت بالعناية المركزة 30 ساعة |
| Shelly Webster 30 saat yoğun bakımda kaldı. | Open Subtitles | شيلى ويبستر ظلت بالعناية المركزة 30 ساعة |
| Birincisi, bu yeni kalçam için iyi bakım elde edeceğim. | TED | أولهما: لأني سأقوم بالعناية الجيدة لذلك المفصل. |
| Şimdi, bildiğiniz gibi birinci katta ekstra bakım hizmeti veremiyoruz. | Open Subtitles | الأن, كما تعلم, لانقوم بالعناية الموسعة بالطابق الأول. |
| Eski karım Lucy ona her gün bakarken ben de onu koruyor ve ona uzaktan bakıyorum. | Open Subtitles | انا اقوم بحمياتها ولكن زوجتي السابقة ، لوسي تقوم بالعناية بها كل يوم |
| yoğun bakımda da doğu bölümünde de yok. | Open Subtitles | انها ليست بالعناية المركزة او بالجناح الشرقى لابد انها في الدور الثانى |
| Kötü haber, yoğun bakım servisinde 26 tane taşınamayacak hasta var. | Open Subtitles | للأسف لدينا 26 مريض بالعناية المركزة ولا يمكننا نقلهم |
| Umarım. Yeni doğan yoğun bakım ünitesini görmesi gerekiyor. | Open Subtitles | نتمنى ذلك، يجب فحصه بالعناية المركزة للرضع |
| İlk tanıştığımızda neden yoğun bakım'da olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | اعلم لماذا كنت بالعناية عندما التقينا اول مرة |
| Bütün vücuduna radyoterapi yapılmış hastalar yoğun bakımda kalmak zorundadır. | Open Subtitles | يجب أن يبقى المرضى الخاضعون للعلاج الإشعاعي بالعناية المركزة |
| Bir adamım öldü, ikisi yoğun bakımda çünkü eski mavi bir İmpala kullanan biri onlara çarptı. | Open Subtitles | لدي رجلٌ ميّت واثنين بالعناية الصحية بسببِ أن شخصاً دهسهم بسيارة إمبالا زرقاء اللون. |
| Sadece ambulansı, cerrahın zamanını ve bir yoğun bakım yatağını çalar. | Open Subtitles | سيهدر سيّارة إسعاف ووقت جرّاح ومكان بالعناية الفائقة |
| Bebek yoğun bakım ekibini çağırın. Bebek hipoksik. | Open Subtitles | اتّصلن بالعناية الفائقة للمواليد تعاني الرضيعة نقصاً بالأكسجين |
| Saat sabaha karşı dörtte arayıp yoğun bakımda dediler. | Open Subtitles | ثم تلقينا مكالمة الـ4: 00 صباحاً بأنه بالعناية المركزة |
| yoğun bakımda. Sadece ailesi görebilir. | Open Subtitles | فهو بالعناية المركزة وهي مخصصةٌ فقط لعائلته. |
| yoğun bakımdaymış. Gitmem lâzım. | Open Subtitles | ،إنها بالعناية المركزة .يتحتم عليّ الرحيل |
| Solunum cihazına bağladık. yoğun bakım ünitesinde bekliyor. | Open Subtitles | قمنا بايصال محاليل لها وهي تنتظر بالعناية المركزة |
| Eski karım Lucy ona her gün bakarken ben de onu koruyor ve ona uzaktan bakıyorum. | Open Subtitles | انا اقوم بحمياتها ولكن زوجتي السابقة ، لوسي تقوم بالعناية بها كل يوم |