| Verilere ulaşmayı başardım ve artık sesi kullanarak, en iyi gök bilimci seviyesinde fizik yapabiliyorum. | TED | وحَقَّقْتُ الوصول إلى البيانات، واليوم أنا أستطيع القيام بالفيزياء بمستوى أفضل عالم فلك، وذلك باستخدام الصوت. |
| Uygulamalı fizik dalında doktora diplomanı vermekten gurur duyuyorum. | Open Subtitles | يشرفني أن أقدم لكِ بكل استياء شهادة الدكتوراه خاصتكِ بالفيزياء التطبيقية |
| Yaşam karşıtı denklemlerin fizik dersinde verilmemesi çok kötü. | Open Subtitles | مُعادلات ضدّ الحياه لم تُذكر بالفيزياء بشكلٍ كافٍ. |
| Yaklaşık 13 ya da 14 yaşındayken fizikle ilgilenmeye başladım. | Open Subtitles | أصبحت مهتما بالفيزياء عندما كان عمري 13 أو 14 عاما |
| fizikle ilgilenmelerinin sebebi ortaya çıkarılabilecek görkemli güzelliklerdi. | Open Subtitles | اهتموا بالفيزياء لجمالها الرائع الذي لا يخفي |
| Bence penguenler bile atom fiziği konusunda fikir yürütebilir. | Open Subtitles | قد يكون للبطاريق أيضاً نظرياتهم بالفيزياء النووية |
| Ve rozetiniz de kalkülüs entegrasyonunu sembolize ediyor, ...tahminime göre matematik ve fiziğe olan düşkünlüğünüzden dolayı seçilmiş. | Open Subtitles | ودبوسك يرمز لاتحاد التفاضل والتكامل، أستنتج أنه مختار لولعك بالفيزياء والرياضيات. |
| Birinci bile olabilirdi, ...eğer fizik dersine biraz daha yoğunlaşsaydı. | Open Subtitles | ستاخذ الترتيب الاول اذاا ظهرت اهتمام اكثر بالفيزياء |
| Ve burada, şimdi, bugün, sonunda, yüksek enerjili çarpışmalarla, yeni fizik rüyalarına bakmaya başlayabiliriz. | Open Subtitles | ولذلك هنا، الآن، اليوم، أخيرا مع الاصطدامات عالية الطاقة يمكننا أن نبدأ في النظر لهذا الحلم بالفيزياء الجديدة |
| Dinle, fizik dedik mi, beni bıraksanız sabaha kadar konuşurum ama işin özü şu ki, biz blenderdeydik. | Open Subtitles | إسمعي ، يمكنني إدهاشك بالفيزياء و الظواهر الفيزيائية المتعددة لكن الحقيقة هي أننا كنا في خلاط |
| fizik okuyan bir polis görmemiştim. | Open Subtitles | لم أعرف شرطياً قط مهتم بالفيزياء |
| Olmayacak. fizik'ten başka bir ilgi alanı yok! | Open Subtitles | هذا لن يحدث , إنه لا يهتم سوى بالفيزياء |
| Ve mevzu uygulamalı fizik olduğu zaman da... | Open Subtitles | ...و عندما يتعلق الأمر بالفيزياء التطبيقية |
| Bu oyun fizik üzerine kurulu tatlım. | Open Subtitles | تتعلق كامل اللعبة بالفيزياء يا عزيزتي. |
| Hız treni, basit bir fizik kuralına dayanır. | Open Subtitles | يقول (لوكاس) لي أن الأمر متعلق بالفيزياء فقط |
| Ama fizikle birleşince atımı hazırlayın, sefere çıkacağım havası oluyor. | Open Subtitles | علم الاعصاب لهو لا شئ اكثر من دراسه الاشياء الاسفنجيه الرماديه لكن عندما تتعلق بالفيزياء |
| Bilgisayarlara meraklıydım, matematikle ilgiliydim, fizikle ilgiliydim. | TED | مهووساَ بالحواسيب ، مهووساَ بالرياضيات ، مهووساَ بالفيزياء . |
| Sanki kuantum fiziği gibidir. Anlatabiliyor muyum? | Open Subtitles | الامر يكون اشبه بالفيزياء الكميه أتفهمون قصدى؟ |
| Canım Elsa, fiziği zerre kadar umursamadığını biliyorum ama şunu hatırlatayım: | Open Subtitles | عزيزتي إيلسا اعرف انك لا تهتمين بالفيزياء ولكن اسمحي لي أن أذكرك، |
| fiziğe gelirsek, | TED | ويتعلق هذا الأمر بالفيزياء. |