"بالمنتزه" - Translation from Arabic to Turkish

    • parkta
        
    • Park
        
    • parktaki
        
    • parka
        
    • parkın
        
    parkta uyuyakaldığımız gün üzerindeydi. Open Subtitles لبستيه فى اليوم الذى نمنا فيه بالمنتزه معاً
    Bir grup genç, parkta gezerken farketmiş. Open Subtitles مجموعة من المراهقين كانو يتمشوا بالمنتزه وقد وجدوها
    Biri iskele, diğeri de State Park'taki bisiklet yolları. Open Subtitles أحدها عند الرصيف، والثاني عند موقف الدراجات بالمنتزه
    - Orospu çocuğu diğer elemanin nerede olduğunu bilmiyormus. Bizimle 15 dakika falan sonra Artisan Park'ta bulusacak. Open Subtitles هذا اللعين يأمرني بينما كان يفترض أن يلاقينا أحد بالمنتزه منذ 15 دقيقة
    Resim çerçeveleri yerine kondu böylelikle resimlerimiz parktaki ürkütücü adam gibi bizi gözetlemiyor. Open Subtitles اللوحات أعيد وضعها لكي لاتحدق بنا صورنا مثل ذلك الرجل المخيف بالمنتزه
    Bir parka onun için para bırakmam gerekiyordu. Open Subtitles كان من المفترض أن أترك له مالاً بالمنتزه
    Gece yarısı, benim tarafımda olması gereken iki kişi tarafından parkın tekinde değil. Open Subtitles ليس بالمنتزه بمنتصف الليل بواسطة شخصين كان مفترض بهم ان يكونوا بصفي
    Sen valilik için adayken, biri Kitty ve Alec'i parkta görmüştü. Open Subtitles عندما اردت التشرح لمنصب حاكم احدهم لاحظ الك وكيتي بالمنتزه
    Eminim baban, parkta iyi bir arkadaşla son bir yürüyüş için tüm parasını verirdi. Open Subtitles واثق أن والدك كان ليبادل هذا كله ليمشي مجدداً مع صديق صالح بالمنتزه
    Dün parkta 12 tane ajan vardı. Open Subtitles كان هناك 12 عميلاً أمس بالمنتزه.
    Kayıtların tetkikleri bize Haley'in parkta bir suç ortağı olduğunu gösteriyor. Open Subtitles فحص الشريط يشير إلى أنه كان هناك شريكاً ل"هيلي" بالمنتزه.
    parkta saldıklarıyla aynı toksin. Open Subtitles نفس السم الذي أطلقوه بالمنتزه.
    O saatte parkta ne yapıyordun? Öylesine takılıyordum. Open Subtitles -ما الذي كنت تفعله بالمنتزه في ذلك الوقت المتأخر؟
    Oh, evet. Park'taki herkesi sorguya çektim. Open Subtitles أجل، بالتأكيد سألت كل من كان بالمنتزه
    İlk olarak, Lee Geum-ja, küçük bir oğlan çocuğu olan Park Won-mo'yu kaçıran ve öldüren kişi olarak halka ifşa edilmişti... Open Subtitles لي جوما جيا قدمت لأول مرة إلى ... الجمهور كمجرم قد قام بالخطف و وقتلت ولدا صغيرا بالمنتزه
    Sadece, Rock Creek Park'ta birisinin Camel içtiğini ispatladım. Open Subtitles كا ما أثبته أن واحداً منهم دخن سجائر "لاماز" بالمنتزه
    Ön cam parıldıyordu ve parktaki çoğu insan koşarak kaçıyordu. Open Subtitles كان هنالك انعكاس على زجاج نافذتي ومعظم من كان بالمنتزه يركض مبتعداً عن المكان
    parktaki taze yapraklar yok. Open Subtitles ولا أوراق دافئة بالمنتزه
    Ve de Thomas Dobson, parktaki sürüngen. Open Subtitles و (توماس دوبسون)، الحقير الذي قابلته بالمنتزه.
    Onu, parka kadar takip ettiklerini ve o, gidene kadar da beklediklerini söyledi. Open Subtitles قال أنهم يتعقبونها في كل مكان بالمنتزه وبقوا معها حتي غادرت
    O zaman onu parka arabanın sürücüsü gömdü? Open Subtitles لذا كان السائق هو من دفنها بالمنتزه
    Dinle, neden biraz parkın tadını çıkarmıyoruz? Hayır, hayır, hayır. Open Subtitles لم لا نستمتع بالمنتزه فقط؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more