Cidden, buradan çıkmana izin vereceklerini sanıyor musun? | Open Subtitles | بصراحة، هل تعتقد بانهم سيتركونك تخرج من هنا في يوم ما؟ |
Bazıları öyle programlanmış ki, insan olduğunu sanıyor. | Open Subtitles | البعض تم برمجتهم للاعتقاد بانهم بشر |
Öyle olduklarını sanırlar ve bu onlara hep üzüntüyü getirir. | Open Subtitles | يفكروا بانهم كذلك ولايجلب لهم ذلك الا جميع انواع الحزن |
Zira onlar bu iyiliği kime borçlu olduklarını bilmiyorlar. | Open Subtitles | بالنيابة عن عائلتي، حيث بانهم لا يعلمون لمن هم مدينين. |
Bizim uygun pozisyonu almamızı bekleyecekler ama Onların Chaplain'i beklediklerinden şüpheliyim. | Open Subtitles | سوف يتوقعون اننا سنأخذ هذا الموقع لكني أشك بانهم سيتوقعون قسيسا |
Ben Onların, High Ground'a gittiklerini düşünüp avunuyorum. | Open Subtitles | مايصبرني هو اعتقادي بانهم ذهبوا إلى الجنه. |
Ve sonunda cidden bu karakterler olduklarına inanıyorlar. | Open Subtitles | و يبدأون بالإعتقاد حقاً بانهم هم نفس هؤلاء الشخصيات |
Bazıları öyle programlanmış ki, insan olduğunu sanıyor. | Open Subtitles | البعض تم برمجتهم للاعتقاد بانهم بشر |
Bazıları öyle programlanmış ki, insan olduğunu sanıyor. | Open Subtitles | البعض تم برمجتهم للاعتقاد بانهم بشر |
Bazıları öyle programlanmış ki, insan olduğunu sanıyor. | Open Subtitles | البعض تم برمجتهم للاعتقاد بانهم بشر |
Bazıları öyle programlanmış ki, insan olduğunu sanıyor. | Open Subtitles | البعض تم برمجتهم للاعتقاد بانهم بشر |
Sadece küçük veletler olduklarını biliyorum, S.ktiğiminin kıçlarına tekmeyi bastık! | Open Subtitles | اعرف بانهم مجرد اطفال ولكننا ركلناهم على مؤخراتهم |
İkinci dünya savaşından kaldıklarını ve çok eski olduklarını da hatırlatmalıyım. | Open Subtitles | يجب ان اعترف بانهم قنابل بدائية مثل تلك القنابل في الحرب العالمية الثانية |
Hodgins, Onların Cuginisle kan davalı olduklarını söyledi. | Open Subtitles | قال هوديجنز بانهم كانوا بتيادلون العداء مع عائلة كوجيني |
Lisa gölgede de güvende olduklarını bilmelerini istiyor. | Open Subtitles | ليزا تريد منهم أن يتعلموا بانهم في امان في ظلها. |
Ve Onların nasıl iç gücümüzün havuzunu içip bitirdiklerinin anlatıldığı bölüm. | Open Subtitles | والجزء الخاص بانهم يشربون من بركه طاقتنا الداخليه |
- Onların haklı mı olduğunu düşünüyorsun? | Open Subtitles | ـ هل تعتقد بانهم على حق؟ ـ بالطبع انهم كذلك |
Birisi savaşmak için hayatınızı riske atarak Onların sizin farkınıza vardığını söylemedi mi? | Open Subtitles | هل قال احد بانهم سيعرفونكم لكي تخاطرون بحياتكم من اجل القتال ؟ |
Yoksa buraya getirilen insanlar mı masum olduklarına inanıyorlar? | Open Subtitles | أو يُدركون بانهم أبرياء بُمجرد وصولهِم إلى هُنا |
Bir şekilde bu çocuk Onların ailesi olduklarına inanıyor gibi görünüyor. | Open Subtitles | بطريقة ما هذا الطفل يؤمن بانهم ابويه |
Üşüyormuş gibi yapıyorlar ama onlar için de aynı taktik geçerli: | Open Subtitles | يتظاهروا بانهم يشعورن بالبرد الشديد ولكن بالنسبة لهم, نفس النظام : |
Parmak izi bulacaklarını sanmıyorum. O oldukça zeki. | Open Subtitles | لا اعتقد بانهم سيجدون اي بصمات انها ذكية جدا |