Paraya ihtiyacım var ve bunun için gereken her şeyi yapacağım. | Open Subtitles | أنا بحاجة إلى المال ، و سأفعل كل ما يجب أن أقوم به للحصول عليه. |
Paraya ihtiyacım var ve bunun için gereken her şeyi yapacağım. | Open Subtitles | أنا بحاجة إلى المال ، و سأفعل كل ما يجب أن أقوم به للحصول عليه |
Şimdi, beni yanlış anlamayın, Paraya ihtiyacımız var. | TED | والآن، لا تسيئوا فهمي، فنحن بحاجة إلى المال. |
O Paraya ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | لسنا بحاجة إلى المال يا رجل حصلت على صفقة لنا |
Buna inanmıyorum. Muhtemelen paraya ihtiyacı vardı ve borç isteyemeyecek kadar gururluydu. | Open Subtitles | لا أصدق ذلك ، ربما كان بحاجة إلى المال ولكنه يتعفف عن الإقتراض |
Eğer yine Paraya ihtiyacın olursa, ne zaman olursa olsun evime gel. | Open Subtitles | إذا كنت بحاجة إلى المال مرة أخرى، تو أمام بيتي، وجاء جي عندما عندما. |
- Olabilir ama bir daha düşün bence. - para lazım. | Open Subtitles | ـ أجل، لكن ربما، فكري ـ أنّي بحاجة إلى المال |
Paraya ihtiyacım olunca kaymak tabakasından biraz sıyırırım o kadar. | Open Subtitles | آخذ القليل من الميسورين عندما أكون بحاجة إلى المال |
Beni aramadın. Acil Paraya ihtiyacım olduğunu biliyordun. | Open Subtitles | أنت لم تتصل رغم أنك تعلم أني بحاجة إلى المال |
Paraya ihtiyacım vardı. Ben de o adamlardan borç aldım. | Open Subtitles | كنتُ بحاجة إلى المال وقبلتُ قرضاً من أولئك الرجال |
Şu anda pek fazla müşterim yok. Geçinmek için Paraya ihtiyacım var. | Open Subtitles | ليس لدي الكثر من الزبائن الآن أنا بحاجة إلى المال |
Paraya ihtiyacım var ama benim de sınırlarım var hani. | Open Subtitles | حسنا، نعم، أنا بحاجة إلى المال ولكن ليس بأي ثمن، كما تعلم |
Anne,arayan eğer sensen,para gönder... çünkü biz üniversite öğrencisiyiz... ve kitaplar,ışıldaklar,börekler,prezervatifler için Paraya ihtiyacımız olacak... | Open Subtitles | و لو هذه أمي ، أرسلي المال لأننا طلاب الجامعة ونحن بحاجة إلى المال للكتب وأقلام التظليل و شعرية الرامين |
anne ve babam ona destek verebilirler çünkü burayı genişletmek istiyoruz ve Paraya ihtiyacımız var. | Open Subtitles | ويمكن والدي ندعمه ونحن الآن بصدد توسيع كل هذا، ونحن بحاجة إلى المال. |
Bebeğimiz için Paraya ihtiyacımız olduğunu söyledim. | Open Subtitles | أخبرته بأننا بحاجة إلى المال من أجل الطفل |
Onunla araziye bakmaya gideceğim çünkü aylıkları ödemek için Paraya ihtiyacımız var. | Open Subtitles | سأذهب معه لكي إلقي نظرة على الأرض لأننا بحاجة إلى المال , لدفع الأجور |
Sanırım acı çekiyordu. paraya ihtiyacı vardı. | Open Subtitles | أعتقد أنّه كان مُتضرراً، وكان بحاجة إلى المال. |
- paraya ihtiyacı olduğunu biliyoruz. Satmıyorduysa belki satıyordu. | Open Subtitles | حسناً، نعرف أنّه كان بحاجة إلى المال إذا لم يكن يتعاطى، فربّما كان يتاجر |
Ona geri döndüm ama çok fazla kumar oynuyor, ve paraya ihtiyacı vardı. | Open Subtitles | لقد رجعت للعيش معه لكنه كان يقامر كثيرا وكان بحاجة إلى المال |
Bir bilet 500 dolar. Paraya ihtiyacın var diye düşünmüştüm. | Open Subtitles | سعر البطاقة 500 دولار وخلت أنك بحاجة إلى المال |
Anladım.Paraya ihtiyacın var. | Open Subtitles | لقد فهمت. أنتِ بحاجة إلى المال. |
Her neyse, bana para lazım Doktora gitmem gerekiyor. | Open Subtitles | على أي حال، أنا بحاجة إلى المال. لا بد لي من الذهاب إلى الطبيب. |