| - Dişi aslan olayını takdir ediyorum ama senin yardımına ihtiyacım yok. | Open Subtitles | محاضرة اللبوة التي تدور هنا, لكنّي لست بحاجة لمساعدتكِ |
| Anne, çok çok üzgünüm ama başımı biraz belaya soktum ve yardımına ihtiyacım var. | Open Subtitles | أمّي، أنا آسفةٌ جداً. لكنّي ألقيت نفسي ببعض التاعب وأنا بحاجة لمساعدتكِ. |
| Sürekli yardımına ihtiyacım yok benim anladın mı? | Open Subtitles | أنني لست بحاجة لمساعدتكِ طوال الوقت، إتفقنا؟ |
| Zor olduğunu biliyorum ama gerçekten yardımına ihtiyacımız var. | Open Subtitles | أعلم أنّه أمر صعب، ولكنّنا في الحقيقة بحاجة لمساعدتكِ |
| Bunu kabul etmek zor biliyorum ama, yardımınız gerekiyor. | Open Subtitles | أعرف أن هذا يصعُب تقبله، ولكننا بحاجة لمساعدتكِ. |
| Bayan, sizi çağırdım çünkü yardımınıza ihtiyacım var. | Open Subtitles | لقد طلبتكِ هنا، يا آنسة، لأنَّني بحاجة لمساعدتكِ |
| Sürekli yardımına ihtiyacım yok benim anladın mı? | Open Subtitles | أنني لست بحاجة لمساعدتكِ طوال الوقت، إتفقنا؟ |
| Sürekli yardımına ihtiyacım yok benim anladın mı? | Open Subtitles | أنني لست بحاجة لمساعدتكِ طوال الوقت، إتفقنا؟ |
| Hayatının tehlikede olduğunu ve yardımına ihtiyacım olduğunu söylemeye geldim. | Open Subtitles | جئت لأخبركِ أن حياتكِ في خطر وأنا بحاجة لمساعدتكِ |
| Senin yardımına ihtiyacım olduğundan değil ama... | Open Subtitles | ،لست أقول أنني بحاجة لمساعدتكِ ولكن .. |
| Senin yardımına ihtiyacım yok, tamam mı? | Open Subtitles | إنني لست بحاجة لمساعدتكِ ، حسناً ؟ |
| yardımına ihtiyacım var, Rachel. | Open Subtitles | أهلاً رايتشل أنا بحاجة لمساعدتكِ |
| - yardımına ihtiyacım yok. | Open Subtitles | لست بحاجة لمساعدتكِ ، سأكون على مايرام |
| Acilen bir yere gitmem gerekiyor ve yardımına ihtiyacım var. | Open Subtitles | أنا بحاجة للذهاب لمكان ما في وقت قصير و ... أنا بحاجة لمساعدتكِ |
| Gerçekten üzgünüm ama yardımına ihtiyacım var. | Open Subtitles | أنا فعلاً آسف ولكنّي بحاجة لمساعدتكِ |
| Sürekli yardımına ihtiyacım yok benim. | Open Subtitles | أنني لست بحاجة لمساعدتكِ طوال الوقت |
| Zor olduğunu biliyorum ama gerçekten yardımına ihtiyacımız var. | Open Subtitles | أعلم أنّه أمر صعب، ولكنّنا في الحقيقة بحاجة لمساعدتكِ |
| Acilen senin yardımına ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نحن بحاجة لمساعدتكِ بصورة عاجلة. |
| Hadi gelin, yardımınız gerekiyor. | Open Subtitles | إنه (جاك فروست) هلمّي، نحن بحاجة لمساعدتكِ |
| Bir fikrim var ama Ferrous Corp'un bize bağlı mekiğine sinirsel ağ bağlantısı yapabilmem için yardımınıza ihtiyacım var. | Open Subtitles | لديً فكرة لكني بحاجة لمساعدتكِ لإنشاء الوصلة العصبية بمركبة الشركة الحديدية في الوقت |
| Diğerlerinin, geride bıraktıklarımın senin yardımına ihtiyacı var. | Open Subtitles | بحاجة لمساعدتكِ |