"بحبّ" - Translation from Arabic to Turkish

    • aşkına
        
    • sevgisiyle
        
    • aşık
        
    • aşkıyla
        
    • aşkı
        
    • sevginle
        
    • sevmeye
        
    • sevgisini
        
    Son 2000 yıldır tek istediğim hayatımın aşkına kavuşmaktı. Open Subtitles كلّ ما أردته طيلة آخر ألفيّ عام هو أن أجتمع بحبّ حياتي.
    Bir kadının, kendi mutluluğunu başka bir adamın aşkına bağlı tanımlaması. Open Subtitles امرأة أخرى تقيّد سعادتها بحبّ رجل
    Hepimizi Tanrı sevgisiyle yeniden doğabiliriz. Open Subtitles يمكن أن نبعث جميعاً ثانية بحبّ الرب.
    Sence böyle bir kadın senin gibi birine aşık olabilir mi? Open Subtitles أتعقتد بأن إمرأة كهذه, قد تقع قط بحبّ شخص مثلك؟
    Ben hayatımın aşkıyla 16 yaşımda evlendim. - Yaptığım en iyi şeydi. Open Subtitles تزوّجتُ في سنّ الـ 16 بحبّ حياتي، و هو أفضل ما قمتُ به قطّ.
    Kocasının, gerçek aşkı bir kadın olabilecek kadar heteroseksüel olduğuna insanları inandırmak zor olacak. Open Subtitles الخدعة ستكون بأن يجعلونا نصدق بأنّ زوجها مستقيم بما فيه الكفاية ليحظون بحبّ حقيقي يالها من امرأة
    Arzunu yerine getirip sende huzur bularak sevginle yaşasınlar. Open Subtitles فليعملوا بمشيئتك و ليعيشوا في سلام معك و بحبّ متبادل
    Tanrı aşkına, bunları sana ben öğrettim. Open Subtitles ؟ .. بحبّ الرّب, أنا علّمتك مالذي يهمّ!
    ! Stefan'ın ebedi aşkına karşı Elena'nın rekabeti ne kadar eğlenceli olur bir düşünsene. Open Subtitles تخيّلي تأثير ذلك على منافستكِ (إيلينا) بحبّ (ستيفان) إلى..
    Pekâlâ Stefan, artık hayatımın aşkına ne yaptığın hakkında konuşmaya hazır mısın? Open Subtitles حسنٌ يا (ستيفان)، أأنت مستعدّ للتحدّث عمّا فعلته بحبّ حياتي؟
    "Ouch away! yapışkanlı bandajları... Bir annenin sevgisiyle iyileştirir." Open Subtitles .. ضمّادات "آوتش أواي" اللاصقة إنها تشفي بحبّ الأمر
    Max, bir kedinin sevgisiyle bir insanın sevgisini aynı kefeye mi koyuyorsun? Open Subtitles أتحاولين مساواة حبّ شخص بحبّ قط؟
    Gob hayatında ilk defa, bir ailenin şartsız sevgisiyle kuşatılmıştı. Open Subtitles جوب)، كان محاطاً بحبّ لاحدود له) من عائلة، لأول مرة في حياته
    Birisinin erkek arkadaşı Yukino Hoca'ya aşık oldu, ve buna karşılık sınıftaki herkes Yukino Hoca'ya sırt çevirdiler. Open Subtitles ،خليل فتاة ما قد وقع بحبّ الأستاذة يوكينو .و كردّ على ذلك قام الجميع بمعاملة الأستاذة يوكينو بشكلٍ فظيع
    Götündeki çillere aşık olur. Open Subtitles أنه فقط وقع بحبّ النمش الذي على مؤخرتكِ.
    Zengin bir erkeğe aşık olmak fakir bir erkeğe aşık olmak kadar kolay Open Subtitles إن الوقوع بحب رجل ثريّ يماثل سهولة الوقوع بحبّ رجل فقير.
    Hayatım aşkıyla her an karşılaşabilirim. Open Subtitles باستطاعتي الالتقاء بحبّ حياتي في أي لحظةٍ
    Tanrı'nın aşkıyla ve elbetteki onun sorumluluklarıyla birlikte. Open Subtitles بحبّ الإله وباحترام كلماته المقدسة
    Kalbini de bir başkasının aşkıyla doldur... Open Subtitles و املأ قلبكَ بحبّ امرأةٍ أخرى.
    Biliyorum ikiniz bir nevi çocukluk aşkı yaşadınız, fakat bu geçmişteydi, ve unutuldu. Open Subtitles أعلم أنّه كان بينكما ما يوصف بحبّ المراهقة ولكن هذا كان ماضيًا ولّى أنا المستقبل
    Ve bu kadar güzel, nadir ve romantik bir şey gördüğümde benim böyle bir aşkı bulamayacağımı da hatırlatıyor. Open Subtitles وحين أشهد شيئًا بذاك الجمال والندرة وتلك الشاعريّة فإن ذلك يذكّرني أيضًا بكوني لن أظفر بحبّ كهذا أبدًا.
    Çay Partisi Amerika Devletini sevmeye inanmış ancak Amerikalılardan nefret ediyor. Open Subtitles حزب الشاي، يؤمن بحبّ أمريكا لكن بكره الأمريكيين
    Bir keresinde bir avukatı canlandırmıştım, Yani bütün yaptıklarının oğlunun sevgisini geri kazanmak için olduğunu biliyorum Open Subtitles لعبت دور محامي مرّة في فيلم، لذا أعرف كلّ شيء عن فوزك بحبّ ابنك ثانيّة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more