"بخير مع" - Translation from Arabic to Turkish

    • için sorun
        
    • yanında iyi
        
    • uyar
        
    • iyiyim
        
    • konuyu sorun
        
    • için bir sakıncası
        
    Benim için sorun değil ama seni bilemiyorum. Open Subtitles أنا بخير مع ذلك، ولكن لست متأكدا من أنت.
    Diyelim ki Robin gibi biriyle takıldım senin için sorun olmazdı değil mi? Open Subtitles لهذا انا مرتبط بواحده اسمها روبن سوف تكون بخير مع هذا الامر .. صح ؟
    Ve tercihini hangisinden yapman benim için sorun değil ama şimdi yapmak zorundasın. Open Subtitles وبصراحة، أنا بخير مع أيهما كان اختيارك، لكن يتوجب عليك الاختيار،الآن.
    Sence Sal"in yanında iyi midir? . Open Subtitles هل تعتقد بأنّها ستكون بخير مع سال؟
    Bence kızın istediği her şey Manny'ye uyar. Open Subtitles أعتقد بأنه سيكون بخير مع أي شئ تريدها أن يفعل
    ...halbuki ben iyiyim. Open Subtitles أنكِ لا تعتقدين أنني بخير مع ذلك بينما أنا بخير
    Bu konuyu sorun etmeyeceğimi nasıl düşünürsün? Open Subtitles كيف يمكن أن يفكر أي وقت مضى سأكون بخير مع هذا؟
    Eğer sen çocuk yapmak istemiyorum diyorsan benim için sorun değil. Open Subtitles اذا كان قلبك مُرتاحاً فى عدم الحصول على طفل فأنا بخير مع ذلك الامر
    Evlenmek konusunda fikrini değiştirdiysen benim için sorun değil. Open Subtitles أنظرِ أذا غيرتي رئيك حول الزواج أنا بخير مع هذا
    Benim için sorun yoktu. Open Subtitles وأنا لا يمكن أن أقول له وأنا في النهاية بخير مع ذلك.
    Aslında senin için sorun olur mu bilmiyorum. Open Subtitles أنا لم أنا لا أعلم إذا ماكنت ستكوني بخير مع ذلك
    Arkadaşın için sorun olmayacağından emin misin? Open Subtitles أأنت متأكد ان صديقك بخير مع هذا؟
    Evet, Charles, Len'in bir randevusu var. Benim için sorun yok. Open Subtitles أجل يا (تشارليز)، (لين) لديه موعد غرامى أنا بخير مع هذا
    Benim için sorun yok. - Geleneklerine bağlı birisin. Open Subtitles أنا بخير مع الامر أنت رجل تقليدي
    Benim için sorun değil. Open Subtitles سأكون بخير مع ذلك
    Bu senin için sorun olacak mı? Open Subtitles هَلْ أنتِ حقاً بخير مع هذا؟
    Fernando ailenin yanında iyi olacak. Open Subtitles فرناندو سيكون بخير مع والديك
    Rita'nın yanında iyi olduğunu biliyorum ama bu bizim hatamız mı diye düşünmekten de kendimi alamıyorum. Open Subtitles أعلم أنها بخير مع (ريتا) ولكن لا أستطيع التوقف عن التفكير بأن هذا كله خطأنا
    Tişört bana uyar. Open Subtitles أنا بخير مع القميص.
    Bütün her şey bana uyar. Open Subtitles أنا بخير مع كل شيء.
    Bize "Çarpık gülüşüm ve yüzümdeki bu hissizlikle ben iyiyim TED كانت تقول لنا، "إنني بخير مع ابتسامتى المعوجة وشعور التنميل في وجهي
    - Bu konuyu sorun etmiyor musun cidden? Open Subtitles - هل انتي حقا بخير مع ذلك?
    O nedenle bedeli buysa evet, benim için bir sakıncası yok. Open Subtitles اذا كان هذا ما يحتاجه الامر نعم , انا بخير مع هذا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more