Ne, şikâyet mi edeceksin? Daha yeni başladın. | Open Subtitles | ماذا، تُريدُ أَن تَشتكي لقد بدأتَ توَكَ بالعمَل؟ |
Sen de ona benzemeye başladın. Eve uğrayıp ailene haber vermek... - . istemez misin? | Open Subtitles | بدأتَ تبدو مثلها أتريد المرور على منزل وتفقّد عائلتك؟ |
Ben onu kovduktan sonra onunla görüşmeye başladın. | Open Subtitles | لقد بدأتَ بالخروج معها بعد أن طردتُها مباشرةً |
Kazanamayacağımız bir savaşı başlattın. | Open Subtitles | أعني، أنتَ بدأتَ حربًا لا نقدر عليه يا أخي |
Kırmızı görmeye başlarsan beni arayacak mısın? | Open Subtitles | هلّا ناديتني إن بدأتَ برؤية اللون الأحمر |
Sayın milletvekili, sekiz yıl önce kariyerinize gümbür gümbür başladınız, yoksa kavga gürültüyle mi diyeyim? | Open Subtitles | أيها عضو الكونجريس, لقد بدأتَ مجال عملكَ قبل ثمان سنوات بإنفجار كبير, أو دعني أقل بإعتقال |
Belki bunu öyle çok duydun ki inanmaya başladın. | Open Subtitles | ربّما سمعتها مرّاتٍ كثيرة حتّى بدأتَ تصدّقها |
Sonra kendi kendine konuşmaya başladın, besbelli kişisel bir şeydi. | Open Subtitles | و بعدها بدأتَ بالتحدث عن نفسكَ و الظاهر أنهُ حديثٌ خاص جداً |
Sonra sen, karanlıkta kalması gereken köşeleri aydınlatmaya başladın. | Open Subtitles | ثُمّ بدأتَ أنتَ بإشعال بعض الضوء في جوانبٍ مظلمة كان عليها أن تبقى مُظلمة |
Konuya, nasıl denir, daha derin bakmaya başladın, kızı gözleyip takip etmeler? | Open Subtitles | إذاً بدأتَ بتقصّي الأمر, تراقبها قليلاً؟ |
Sen de insanlar Algısal Körlüğü umursasın diye adam öldürmeye başladın. | Open Subtitles | بدأتَ بالقتل كي تجعلَ النّاسيلقوابالاًللعمىالمعرفيّ. |
Naz yeni kurallar koyduktan sonra orada koşmaya başladın ve peşindeki elemandan biraz daha hızlı koşarsan seni göremeyecekleri bir veya iki dakikan olabileceğini fark ettin. | Open Subtitles | بدأتَ في الجري هناك بعد أن وضع ناز القوانين الجديده وأدركتَ أنك إذا أسرعتَ قليلاً |
Kazanacak numaralardan şüphe duymaya mı başladın? | Open Subtitles | بدأتَ تشُك أنكَ اخترتَ الأرقام الرابحَة |
Sonra bir anda bir bıçak çıkarıp babamı bıçaklamaya başladın. | Open Subtitles | و فجأة سحبتَ خنجراً، و بدأتَ بطعن أبي. |
Ağda yapmaya mı başladın? | Open Subtitles | لا هل بدأتَ أنت باستخدام الشمع؟ |
Dedektif Ko, zavallı gibi davranmaya başladın. | Open Subtitles | ايها المحقق "كو", لقد بدأتَ تبدو مثيراً للشفقة. |
Ama bana bağırmaya, kedimle dalga geçmeye başladın! | Open Subtitles | بدأتَ في الصراخ عليّ و سخرت من قطـي |
Az önce Yakuza ile savaş başlattın farkında mısın? | Open Subtitles | "اتدرك انكَ بدأتَ حرباً معَ عصابة الـ"ياكوزا |
- Longshadow'u indirdiğinde bu savaşı sen başlattın. | Open Subtitles | لقد بدأتَ هذه الحرب، عندما تخلصتَ من "لونغ شادو". |
- Longshadow'u indirdiğinde bu savaşı sen başlattın. | Open Subtitles | لقد بدأتَ هذه الحرب، عندما تخلصتَ من "لونغ شادو". |
Chris, seni seviyorum ama yemin ederim ki benimle tanık sandalyesindeymişim gibi konuşmaya başlarsan boynunu kıracağım. | Open Subtitles | أنا أحبّكَ يا (كريس)، لكنّي أقسم لو بدأتَ محادثتي كما لو أنّني على مقصورة الشهود مجدّداً فسوف أدق عنقكَ |
Bu nedenle mi şirkete başladınız? Evet. | Open Subtitles | و هذا سبب لماذا بدأتَ هذه الشركة ؟ |
Asıl niyetini bana itiraf etmeye başladığında durgundu; ama buz gibiydi. | Open Subtitles | حين بدأتَ بالاعتراف بحقيقتك لي كان نبضك هادئًا، لكنّه كان قارسًا. |