Program kodlarını incelemek için bozulan dosyaları onarmaya henüz başladım. | Open Subtitles | لقد بدئت للتو في إستعادة الملفات الفاسدة لتحليل شفرة البرنامج |
Bu yüzden de birkaç ay önce devlet üniversitesinden tarih dersi almaya başladım. | Open Subtitles | لذا منذ عدة أشهر مضت، بدئت في أخذ دروس تاريخ في كلية المجتمع |
Daha sorunumu duymadınız. Sanırım şimdiden başka biriyle görüşmeye başladı. | Open Subtitles | فانت لم تسمع مشكلتي بعد فهي بدئت بمواعدة رجل اخر |
Ailem Jacksonville'den taşındığı zaman aklımda kötü düşünceler oluşmaya başladı. | Open Subtitles | حين إنتقلت عائلتي بعيداً عن جاكسونفيل بدئت تراودني أفكارٌ سيئة |
Yani, şal için, çünkü gerçekten de üşümeye başlamıştım. | Open Subtitles | اعني, من اجل الوشاح, لانه كنت في الحقيقة بدئت اشعر بالبرودة |
Aslında, sigaraya benim üzümden başladın, biliyor musun? | Open Subtitles | في الحقيقة, لقد بدئت تدخنين بسببي, انت تعرفين؟ |
İki numara, bir hayatım olmasından hoşlanmıyorlar çünkü onlarınki bitmiş ama benimki daha yeni başlıyor. | Open Subtitles | رقم اثنان, يكرهون ان يكون لدي حياة لانهما عمليا منتهيان اما حياتي فقد بدئت للتو. |
Bu herifi hakikaten sevmemeye başlıyorum ben. | Open Subtitles | أتعرفين، لقد بدئت في عدم محبة هذا الشاب حقاً ما مشكلتك؟ |
Bu işe, sekiz yıl kadar önce ordudan çıktığımda başladım... | Open Subtitles | حتى بدئت فى التجارة منذ 8 اعوام بعد ان غادرت الجيش ـ انى احصل على شئ هنا انا متأكد من هذا |
Şey ben iki yıl önce bir kadınla görüşmeye başladım. | Open Subtitles | لقد بدئت بمواعدة هذه المراءة قبل حوالي سنتين |
Sohbet ettik ve ben onda daha başka şeyler görmeye başladım. | Open Subtitles | بدئنا بالتحدث, وبعدها بدئت ارى فيه رجل اخر غير الذي كنت معتادة عليه |
Evet, evet, akla makul geliyor. Ben de tam o andan itibaren Wraithleri sezmeye başladım. | Open Subtitles | من المحتمل حدوث هذا هذا عندما بدئت الشعور بالرايث |
Burada oldukça ileri tıbbi bilgiler var ben de bu cihazlardan bazılarının nasıl çalıştığını daha iyi anlamaya başladım. | Open Subtitles | هناك بعض المعلومات المتقدمه وأنا بدئت فى الفهم بشكل أكبر لكيفيه عمل بعض من هذه المعدات |
Çok da kötü olmaz diye düşünmeye başladım. | Open Subtitles | لقد بدئت في التفكير أن هذه ليست بفكرة سيئه |
Pekala gitsem iyi olur çünkü şu meybuslar ermeye başladı. | Open Subtitles | حسناَ، علي أن أذهب لأن عيدان الأيس كريم بدئت بالذوبان |
Lynn Verinsky: Malî sorumluluk sigortam var çünkü. Konuşmacı: Aşağıya konmuş bir minder ve bağlandığı güvenlik halatı eşliğinde Lynn 60 foot'luk tırmanışına başladı. | TED | لينن فيرينسكي: بسبب التأمين المعلق: بوجود مرتبة بالأسفل ومربوطة بحبل أمان بدئت لينن تسلق الـ 60 قدم |
Adedim yeni başladı. Bazen çok kötü oluyor. | Open Subtitles | لقد بدئت دورتي الشهرية احيانا يكون الامر سيء |
Emrinizdekilere dert anlatmaktan, size ulaşamayacağımı sanmaya başlamıştım. Kimsiniz? | Open Subtitles | كُنْتُ بدئت بإعتِقاد أنّني لم أكن سأَعْبرُ حامينك |
Polisi arasam mı acaba diye düşünmeye başlamıştım. | Open Subtitles | بدئت اشك بانه يجب علي الاتصال بالشرطه |
Komedyenliğe nasıl başladın? | Open Subtitles | اذن كيف بدئت عملك كـ كوميديان؟ |
Destiny bizi anlamaya başlıyor kim olduğumuzu, bizi memnun eden şeyleri. | Open Subtitles | فى فضاء خالى السفينه بدئت فى فهمنا من نحن ما الذى يجعلنا نتحرك |
Buraya ait olmadığımı düşünmeye başlıyorum. | Open Subtitles | . بدئت في الشعور أني لا أنتمي لهنا |
Tekrar değişmeye başlarsa yakında öğreniriz, değil mi? | Open Subtitles | لو أنها بدئت فى التغير مره أخرى سنعرف قريبا أليس كذلك؟ |
Bu Airstream'a danışmaya başladığım zamanları gündeme getirdi. | TED | هذا يوصلنا إلى حين بدئت بتقديم المشورات لإير ستريمر |
Çalışmaya başladığımda belirgin bir değişiklik vardı. | Open Subtitles | بعض الاشياء تغيرت كثيرا عندما بدئت بالعمل |
...yapmaya başladığımdan beri işlerinin %30 arttığını söylediler. | Open Subtitles | وقالو لي اني مذ بدئت بالاعلانات %ارتفع حجم اعمالهم ب 30 |