"بدوره" - Translation from Arabic to Turkish

    • dön
        
    • o da
        
    •   
    • sırası
        
    • düşeni
        
    • bu da
        
    • dönün
        
    • Arkanı
        
    Hadi koca adam, dön ve bana maharetlerini göster! Open Subtitles هيا ، الكبيرة غي. بدوره حول وتبين لي ما لا تعلمون.
    Bana doğru dön de, ben halledeyim. Open Subtitles بدوره تجاه لي حتى أتمكن من رعاية ذلك لك.
    Diyelim ki başkana gitti, o da tüm dünyaya anlattı. Open Subtitles لنقل أنه ذهب إلى الرئيس و الذى أخبر العالم بدوره
    Hemen televizyonu . Open Subtitles بدوره على التلفزيون الخاص بك الآن. ننظر إلى جهاز التلفزيون.
    - Pekala, çıkmama yardım etme sırası kimde? Open Subtitles راشيل: كل الحق، الذي بدوره هو عليه لمساعدتي في الحصول على ما يصل؟
    Üstümüze düşeni yapıyoruz. Open Subtitles نحن نعيش هنا بمفردنا, ايها العميل غيديون نقوم كل منا بدوره
    bu da araştırma odağımı tamamen değiştirmek üzere büyük bir karar vermeme yol açtı. TED والذي قادني بدوره إلى قرارٍ كبير بتغيير محور تركيز بحثي كُليّاً.
    Çıkın ve geldiğiniz yere geri dönün. Open Subtitles بدوره حولها والعودة الطريقة التي جاء.
    Arkanı dön ve geldiğin yere geri dön. Open Subtitles بدوره حولها، و والعودة من حيث أتيت.
    Lütfen geri dön. İleri gittin. Open Subtitles يرجى بدوره حولها، وكنت قد سار في الماضي غرفتك.
    Buradan sola dön de bakalım o da bizimle dönecek mi. Open Subtitles اه، غادر بدوره هنا ومعرفة ما اذا كان يتحول معنا.
    Ben seni kovmadan hemen geri dön. Open Subtitles بدوره حولها الآن، قبل أن تجعلك.
    Hayır! Oraya girme! Oraya girme, geri dön! Open Subtitles لا تذهب إلى هناك، لا تذهب إلى هناك، بدوره حولها!
    Arkanı dön ve buradan defolup git. Open Subtitles بدوره حولها والحصول على الجحيم من هنا.
    Bir hareket bir şeyi tetikliyor, sonra o da başka bir şeyi. Open Subtitles فعل يؤدي إلى رد فعل و الذي بدوره يؤدي إلى رد فعل
    Ve ağlamaya başlar. Ve Priam oğullarından bir çoğunu katleden bu adama bakar, ve o da ağlamaya başlar. Ve ağlayışlarının sesi tüm evi doldurur. TED وينظر بريام إلى الرجل الذي قتل الكثير من أبنائه ويبدأ هو بدوره النحيب، ويملأ صوت نحيبهما المنزل.
    Farları . Open Subtitles بدوره المصابيح الأمامية مرة أخرى.
    Musluğu . Open Subtitles بدوره على صنبور المياه.
    Sanırsam kahraman olma sırası bende. Open Subtitles واعتقد انه هو بدوره جهدي ليكون بطلا الآن.
    Herkesin sırası gelecek. Open Subtitles كل واحدٍ سيحظى بدوره
    Rahatsızdı ama üzerine düşeni yaptı, bebeğe o baktı. Open Subtitles لم يكن بخير ولكنه قام بدوره هنا فقد انتبه للأطفال
    Bu nedenle en iyi üniversitelerden birkaçına girmem kolay oldu ve bu da bana fırsatlarla dolu bir dünyanın kapısını açtı. TED لذا كان من المسلم به أن أدخل أفضل الجامعات، والذي بدوره يفتح الباب لعالم الفرص
    dönün. Open Subtitles لكم بدوره حولها.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more