Şimdi biliyorum ki buraya Gainesville'e gelip de size timsahlar hakkında konuşmadan Everglades'teki hayvanlar hakkında konuşmuş olmam. | TED | الآن أدرك أنني لا أستطيع زيارة جينزفيل والتحدث معكم حول الحيوانات الموجودة في الايفيرجليد بدون التحدث عن التماسيح. |
Eğer siz cezaevinde olsaydınız ırk hakkında konuşmadan yargı reformundan konuşmanın imkânsız olduğunu bilirdiniz. | TED | الآن، إذا سبق لكم الذهاب إلى السجن، فستعلمون أنه من المستحيل التحدث عن إصلاح العدالة بدون التحدث عن العرق. |
Kendine uçak bileti alırken bile benimle konuşmadan... ..bunu yapamaz. | Open Subtitles | لا يمكنها أيضا الحصول على تذاكر سفر بدون التحدث مع شخص ما مثلي |
Ayda 300 doların üstünde. Sana sormadan yaptığı harcama. | Open Subtitles | اكثر من 300 دولار فى الشهر بدون التحدث معك |
O yüzden ailenize sormadan böyle şeyler yapamazsınız. | Open Subtitles | هذا سبب عدم فعلكما لأمور كهذه بدون التحدث مع والديكما |
Eşinizle de konuşmadan, bunu yapmak doğru olmayacaktır. | Open Subtitles | لا أشعر بأنني أقوم بالصواب بهذا بدون التحدث مع زوجكِ |
Konu birbirimizle konuşmadan harcama yapmamız. | Open Subtitles | هذا عن ان ننفق النقود بدون التحدث الى بعضنا |
Onlarla konuşmadan öğrenemem. | Open Subtitles | ولا يمكنني أن أفعل ذلك بدون التحدث إليهم. |
Nasıl kızımla konuşmadan tüm yaz ortalıktan kaybolmanın iyi bir fikir olduğunu düşünebildim? | Open Subtitles | كيف اعتقدت انه بإمكاني الذهب طوال الصيف بدون التحدث مع ابنتي |
Benimle konuşmadan ona gitti. | Open Subtitles | ذهبت إليه مباشرةً بدون التحدث معي حتى، بدون أي تردد |
Benimle konuşmadan yeni bir el ilanı mı yaptırdın? | Open Subtitles | قمت بصنع إعلان إشهاري جديد بدون التحدث إلي بشأنه أولاً؟ |
konuşmadan bunu anlayamazsın. Dinlemen gerekir. | Open Subtitles | ولا يمكنك معرفة بذلك بدون التحدث معها والاستماع لها |
Benimle konuşmadan vasiyetnamesini neden değiştirsin? | Open Subtitles | ولماذا قد تغير وصيتها وهي حيّة بدون التحدث معي؟ |
Onlarla konuşmadan gitmem imkânsız! Lütfen yürü, anne. | Open Subtitles | أنا لا أَستطيعُ تَرْكه بدون التحدث معه |
Hiç durmadan, hiç kimse ile konuşmadan. | Open Subtitles | بدون توقف بدون التحدث مع أي أحد |
Hiç durmadan, hiç kimse ile konuşmadan. | Open Subtitles | بدون توقف بدون التحدث مع أي أحد |
Benimle konuşmadan büromu aradın. | Open Subtitles | لقد اتصلتِ بمكتبي بدون التحدث معي. |
Bana sormadan bu adamı işe mi aldın? | Open Subtitles | هل وظفتِ ذلك الرجل بدون التحدث إلىّ حتى ؟ |