"بدون عقاب" - Translation from Arabic to Turkish

    • cezasız kalmaz
        
    • gururlu
        
    • paçayı
        
    • kalmayacak
        
    • sıyrılmasına
        
    • yaptığın yanına kâr
        
    Tüm geceyi dışarıda geçirme cezasız kalmaz. Open Subtitles ببقائك خارجاً طوال الليل, لن تبق بدون عقاب
    Hiçbir iyilik cezasız kalmaz. Open Subtitles حسناً، لا يوجد عمل جيد بدون عقاب
    diye ağlıyormuş kaçarken gururlu kurt. Open Subtitles 90)}"نحن لن نتركك تفلت بدون عقاب" و بدأ القرويين الغاضبون بالمطاردة ملاحقين الذئب بكافة أنواع الأسلحة
    diye ağlıyormuş kaçarken gururlu kurt. Open Subtitles لن أفعلها مرة أخرى" بكى الذئب ثم ركض 105.44)}"نحن لن نتركك تفلت بدون عقاب" و بدأ القرويين الغاضبون بالمطاردة ملاحقين الذئب بكافة أنواع الأسلحة
    Ama o geçen sefer cinayetten paçayı yırttığım için herşeye izin veriyor. Open Subtitles مع أبي لكنه يحاول التعويض عن الوقت الذي خسره بتركي افعل ما يحلو لي بدون عقاب
    Bu yanına kalmayacak, Rocky. Elbet bir gün hesaplaşacağız. Open Subtitles أنت لن تفلت بدون عقاب من ذلك، روكى أنا سأصبح مستوي يوماً ما.
    Hiçbir şey yapmadan bu işten sıyrılmasına izin veremeyiz. Open Subtitles حسناً ، لايمكننا أن لا نفعل شئ ونتركه بدون عقاب
    Bak, şimdi sırf ikimiz başbaşa kaldık diye yaptığın yanına kâr kalır anlamına gelmiyor. Open Subtitles إنظري , فقط لأنه الأن أنت و أنا وحدنا لا يعني أني سأتركك تفلتين بدون عقاب
    Hiçbir iyilik cezasız kalmaz, değil mi? Open Subtitles هل ستمر هذه الفعلة بدون عقاب ؟
    Hiçbir iyilik cezasız kalmaz, değil mi? Open Subtitles الافعال لا تذهب بدون عقاب , صحيح ؟
    Biliyor musun, hiçbir iyilik cezasız kalmaz. Open Subtitles أتعرفين ؟ لا معروف ينقضى بدون عقاب
    Hiç bir iyilik cezasız kalmaz Open Subtitles لا عمل جيّد يذهب بدون عقاب.
    Prens volcazar'a karşı duran hiçkimse cezasız kalmaz. Open Subtitles لا أحد يقف أمام فرسان الأمير (فالكازار) بدون عقاب
    diye ağlıyormuş kaçarken gururlu kurt. Open Subtitles لن أفعلها مرة أخرى" بكى الذئب ثم ركض 125.06)}"نحن لن نتركك تفلت بدون عقاب" و بدأ القرويين الغاضبون بالمطاردة ملاحقين الذئب بكافة أنواع الأسلحة
    diye ağlıyormuş kaçarken gururlu kurt. Open Subtitles لن أفعلها مرة أخرى" بكى الذئب ثم ركض 153.53)}"نحن لن نتركك تفلت بدون عقاب" و بدأ القرويين الغاضبون بالمطاردة ملاحقين الذئب بكافة أنواع الأسلحة
    diye ağlıyormuş kaçarken gururlu kurt. Open Subtitles لن أفعلها مرة أخرى" بكى الذئب ثم ركض 190)}"نحن لن نتركك تفلت بدون عقاب" و بدأ القرويين الغاضبون بالمطاردة ملاحقين الذئب بكافة أنواع الأسلحة
    Cinayetten paçayı sıyıran pislikleri sevmiyorum. Open Subtitles لا تَحْببْ اللقطاءَ إفْلات من جريمة القتل بدون عقاب.
    Adli kanıtlar yok olduğu için Young'lar paçayı kurtarmış. Open Subtitles أية دليل شرعي سوف يختفي والفتيان يفتلوا من جريمة القتل بدون عقاب
    Eğer oysa yaptığı yanına kalmayacak. Open Subtitles إذا كان هو رجلنا فأنه سيفلت بدون عقاب بهذا
    Bu yanına kar kalmayacak. Open Subtitles أنت لن تفلت بدون عقاب من هذا
    Boorman'ın bundan sıyrılmasına izin verme. Open Subtitles ولا تتركي (بورمان) بدون عقاب.
    Ama bir çocuğu vuramıyorsun ve yaptığın yanına kâr kalır sanıyorsun. Open Subtitles ولكن لا يمكنك أ ن تقتل طفلا وتنجو بدون عقاب

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more