Aslında patent araştırmasında çalışmayı hedeflemiyordu, ama başka teknik bir iş gerçekten bulamıyordu. | TED | ولم يكن مهتماً للعمل في مجال براءات الاختراعات ولكنه لم يجد وظيفة غيرها |
İnsanları dinlemek için kaç tür patent alındığını biliyor musunuz? | Open Subtitles | هل تعرف كم عدد براءات الاختراع المتعلقة بمراقبة الناس ؟ |
Bir patent trolü tarafından size dava açıldığında işin içinden çıkabileceğiniz en iyi durum böyle. | TED | وذلك في حالة وصولكم إلى أفضل نتيجة حين تتم محاكمتك من طرف سارق براءات اختراع. |
Aynı zamanda çok sayıda patenti de uçağın temel kısımları için almışlardı. | TED | وقاموا أيضا بالحصول على العديد من براءات الإختراع على أجزاء أساسية من الطائرة |
patentler alaninda... Dogu'nun ustunlugu tartisilamaz... | TED | فى مجال براءات الإختراعات، لا مكان لسؤال أن الشرق فى المقدمة. |
Uçak patent sahiplerine patentleri için yetki vermek veya vermemek konusunda bir seçenek bırakılmamıştı. | TED | حاملي براءات إختراع الطائرة لم يترك لهم الخيار سواءً سيرخصون براءات إختراعاتهم أم لا. |
Bunların patentini hâlâ almadınız. Bence bu çok enteresan. | TED | فأنت لم تسجل براءات اختراعٍ لها بعد. يبدو الأمر مثيراً فعلاً بالنسبة لي. |
patent-jacking'i biliyorsunuz değil mi? | Open Subtitles | انت تعلم عن قضايا براءات الاختراع، صحيح? |
Bu yol işe yarıyor çünkü patent trolleri anlaşmadaki miktarın belli bir yüzdesini alabiliyorlar. | TED | السبب في نجاح هذا هو أن سارقي براءات الاختراع يتلقون نسبة مما استطاعوا استرداده في التسوية. |
Bu, patent trollerinin kendilerinin kullandığı bir taktik. | TED | وهذا نهج من المفترض أن يستخدمه سارقي براءات الاختراع على الناس لتحقيق مبتغاهم. |
Konuşmanın bu kısmında patent sistemiyle ilgili bir çözüme varmam gerekiyor. | TED | والآن وصلنا إلى نقطة من الحديث حيث من المفترض أن أخرج بحل لنظام براءات الاختراع. |
Buradaki sorun ise, patent sistemi için farklı çıkar ve görüşleri olan iki büyük endüstri grubunun varlığı: | TED | والمشكلة في ذلك هو أنه هناك مجموعتان صناعيتان كبيرتان لديها اعتبارت مختلفة لنتائج نظام براءات الاختراع. |
Sonuç olarak patent trolleri bu boşlukta yaşamlarını sürdüyorlar. | TED | وكنتيجة، فإن سارقي براءات الاختراع يعيشون نوعا ما في المساحة بينهما. |
Ne yazık ki patent problemine çözüm getirecek kadar akıllı değilim. | TED | لذا فلسوء الحظ لست ذكيا بما فيه الكفاية لإيجاد حل لمشكلة سارقي براءات الاختراع. |
Bu, sanayide yaygın bir uygulamaydı ve uçaklar için patent sahibi olanlar onları ateşli bir biçimde savunuyor ve rakiplerine sağlı sollu dava açıyorlardı. | TED | لقد كانت هذه ممارسة شائعة في المجال، وهؤلاء الذين كانو يملكون براءات الاختراع على الطائرات كانو يدافعون عنها بضراوة وكانو يقاضون المنافسين يسرة ويمنة. |
Şüphesiz bu patent savaşlarının tüm dünyada baş göstermesine sebep oldu. | TED | من الواضح أدى ذلك الى نشوب معارك براءات الإختراع في كل أنحاء المعمورة. |
Bugün tüm ülkeler ilaçlara en az 20 yıllık patent sağlamakla yükümlüler. | TED | اليوم ، كل الدول ملزمة بتوفير براءات الإختراع للأدوية والتي تدوم لـ 20 عاما على الأقل. |
Satışların üzerinden patent sahiplerine telif ücreti ödüyorlar, böylece fikri mülkiyetlerini paylaşmalarının karşılığı bu şekilde ödeniyor. | TED | ويدفعون إتاوات على المبيعات لأصحاب براءات الإختراع لمكافئتهم على مشاركتهم لبراءات إختراعاتهم. |
Bir kilit fark var uçak patent havuzuyla arasında. | TED | هنالك فارق جوهري مع تجمُع براءات إختراع الطائرة |
Tüm radyo ve televizyon yayınlarında kullanılan 'Kablosuz İletişim'in patenti, Tesla'ya aittir. | Open Subtitles | انه تيسلا صاحب براءات اختراع الاتصالات الاسلكيه التي تستخدم اليوم في بث الراديو والتلفزيون |
Neyse ki bu patentler her yerde mevcut değillerdi. | TED | لحسن الحظ ، براءات الإختراع هذه لم تكن موجودة في كل مكان. |
Gen patentleri sorunu yaşamları tehdit ediyordu. | TED | من الواضح أن براءات الاختراع سببت مشكلة و كانت ذا ضرر للمرضى |
EM: patentini almadık. CA: patentini almadınız çünkü patentini almak, almamaktan daha tehlikeli diye düşünüyorsunuz. | TED | أ م: نعم، نحن لم نسجل براءات اختراع. ك أ: لم تسجلها لأنك اعتقدتَ أن تسجيل براءة الاختراع أخطر من عدم تسجيلها أساساً. |
Charles Baskerville'in patent-jacking yaptığını iddia eden 30'dan fazla kurbanla yaptığı görüşmelerin kurumsal kayıtları. | Open Subtitles | سجلات تعاون تشارلز باسكرفيل يلتقي مع اكثر من 30 من الضحايا المزعومين لأصطياد براءات اختراعهم. |