Pekâlâ, içeri dalıyoruz ve bu şeyi camdan dışarı atmaya başlıyoruz. | Open Subtitles | حسنا هذه الخطه ندخل إلى هناك ونبدأ برمي الطعم من النافذه |
Bir terörist yakına bir bomba attı. Bir göz atabilirmiyiz? | Open Subtitles | قام ارهابي برمي قنبلة بهذه الأرجاء أيمكننا التأكد من المكان؟ |
Kameralar karşısına çıkabilmek için insanlara şarap atıp kavga etmek için kışkırtmaya... | Open Subtitles | هل أحاول التحريض على مشاجرة, برمي النبيذ على الناس للحصول على الكاميرا؟ |
Sırf kendisine çarpıp düşürmesi için çalışma koltuğunu pencereye doğru fırlattı mı? | Open Subtitles | هل قام برمي كرسي المكتب تجاه النافذة فقط من أجل أن يعود إليه و يقوم بتحطيمه ؟ |
Bunu atmak beni rahatsız ediyor ama saklamak da çok rahatsız ediyor. | Open Subtitles | كم يزعجني أن أقوم برمي هذه. و كم يزعجنى اكثر الاحتفاظ بها. |
Bir kaç haftalık kullanımdan sonra, bu maddeyi çöpe atarsınız. | TED | حتى الآن ، وبعد أسابيع قليلة من الاستخدام ، سوف تقوم برمي هذه المواد في سلة المهملات. |
Biri fırlatıp atmış olmalı! Yıllıklar çöpe atılmamalı. | Open Subtitles | ربما شخص ما رفض التوقيع فقام برمي الكتاب |
7 Kasım tarihinde, kamyondan tüyleri kasten mi attın? | Open Subtitles | في السابع من ديسمبر قمت برمي الريش من على متن شاحنه؛ أكان هذا عمدًا ؟ |
İkincisi sen küçük bir kız gibi çığlık atarak sutyenini sahnenin üzerine atacaksın. | Open Subtitles | ثانياً ، ستقومين برمي حمالة صدرك على المنصة وتصرخين مثل فتاة صغيرة |
Annem bunları atacak kuvveti hiç bulamadı. | Open Subtitles | أمي لم يطاوعها قلبها أبدا برمي هذه الأشياء. |
Sizi ikide bir yere fırlatmak benim için zevkti. | Open Subtitles | لقد استمتعت برمي لكى مرارا وتكرارا على الأرض. |
Aynı zamanda insanların evine tuğla fırlatmaya da mı zorladık? | Open Subtitles | وهل أجبرناهم أيضاً على البدءً برمي الطوب على منازل الناس؟ |
Hatta birbirlerini üçüncü kattan atmaya başladılar. | Open Subtitles | إما هذا التفسير أو أنهم يقومون برمي بعضهم البعض من الطابق الثالث |
Yine de Marsellus'un Antwan'ı balkondan aşağı atmaya kekeme hale getirmeye hakkı yoktu. | Open Subtitles | انظر .. ليس معنى اني لا اعطي لرجل مساج للقدم انه من الحق ان يقوم مارسيلاس برمي انطوان على بيت زجاجي |
Sadece tekrar top atmaya başlamalıyız. İşimiz bitti. | Open Subtitles | يجب أن نبدأ برمي كرة القدم لقد قضي علينا |
Deli bir kaltak hepsini havuza attı. | Open Subtitles | امراة مجنونة قامت برمي كل الحشيش في المسبح |
Bir köyde, üzerimize bomba atıp her şeyi havaya uçurdular. | Open Subtitles | لقد كنت في قاعة الإتحاد عندما قاموا برمي قنبلة حارقة وفجّروا المكان |
Yüzüğü bana fırlattı ben de kutudaki tüm çikolata ve şekerlemeleri yedim. | Open Subtitles | ،قامت برمي الخاتم علي وأنا أكلت صندوق الحلوى |
Bu ergenlik dönemi öncesindekiler gazeteyi neden çalılıklara atmak zorundalar? | Open Subtitles | لماذا يقوم المراهقون برمي الصحيفة على الحشائش؟ |
100,000 kişilik barışçıl bir yürüyüştesiniz ve bir gerizekalı veya bir provakatör etrafa taş atıyor, | TED | لديك 100,000 شخص في مسيرة سلمية ، ويقوم أحد مثيرى الشغب أو المغفلين برمي الحجارة، |
Biraz önce pencerenden burrito mu fırlattın? | Open Subtitles | هل قمت برمي سندوتش بيريتو الآن من نافذتك؟ |