"بشراب" - Translation from Arabic to Turkish

    • içki
        
    • içkiye
        
    • içecek
        
    • içmeye
        
    • içkiyle
        
    • içmek
        
    • alabilir
        
    • içer
        
    • bir şeyler
        
    • şeyler içelim
        
    • içkisiyle
        
    • içiyordum
        
    Benim yüzümden! Bir içki ısmarlayayım mı. Yani açık bir bar bulabilirsek. Open Subtitles سأعوض لك ذلك بشراب إن وجدنا حانة مفتوحة.
    Ama sizinle bir içki içilmedi mi, lanet olası bir içki içilmedi mi alınırsınız. Open Subtitles لكن أن لا يشارككم أحد بشراب . شراب لعين فهذه اهانة وجريمة
    Acaba benimle bir içki içer miydiniz? Open Subtitles أحب برنامجك، وأنا أتساءل هل لك بشراب معي؟
    flörtten bahsederken, ben inanılmaz flört cevizli ekmeği yaparım işin sırrı iyi giden buluşmalarda, güçlü rum, ki hatırlat bana, içkiye kimin ihtiyacı var ki? Open Subtitles بالحديث عـن المواعدة أعِـد خبز تمـر رائـع السـر هـو غمـس التمـر في خمـر جيّدة وقويـة و هو مـا يذكرني من يرغب بشراب ؟
    Neden gidip Liz ve bana içecek bir şeyler getirmiyorsun ? Open Subtitles لماذا لا تذهبي و تأتي بشراب لي أنا و ليز؟
    Hadi, onu rahat bırakalım, Chad'le içmeye gidelim. Open Subtitles هيّا لندعه يرتاح , بامكانك ان تحظي بشراب مع تشاد
    Pudge Fisk'in sayısını kaçırdın mı? hiç tanımadığın bir kızla içki içmek için mi? Open Subtitles هل فوت إكمال دورة بادج فيسك من أجل أن تحظى بشراب مع سيدة لم تقابلها من قبل ؟
    Herhalde şu anda küçük bir barda içki içmeyi tercih ederdin. Open Subtitles أتخيل أنك تُفضل الإستمتاع بشراب في قبوك الآن.
    Gitmeden önce en azından bir içki içebilir miyiz? Open Subtitles أيمكننا على الأقل أن نحظى بشراب قبل أن نذهب ؟
    İşte adam barmenden bir içki tavsiye etmesini ister. Open Subtitles إذاً الرجل سأل النادل أن ينصحه بشراب جيد
    Öğrencilerime dediğim gibi, tek bir içki bile bir içkiden fazladır. Open Subtitles كما أقول لطلابي دائماً الأمر كله يبدأ بشراب واحد
    Tanık kürsüsünde beni darmadağın ettiğin için bir içki borcun olduğunu söylemiştim. Open Subtitles لقد قُلت، أنتِ تدينين لي بشراب. لإقحام مؤخرتي على منصة الشهادة.
    - Seni yalancı düzenbaz. Onun yanına gittin. - Bir içki getirin yahu! Open Subtitles ايه المحتال الكاذب ,لقد ذهبت اليه هل اتي اليك بشراب , بيلي؟
    Bunca yolu içki için gelmedim. Open Subtitles دع عنك هذا الهراء لم أقطع كل هذا الطريق لأحظى بشراب
    Biz de sizlere birer içki ısmarlarız diye düşündük. Open Subtitles ونحن يا رفاق نشعر بأننا مدينون لكم بشراب.
    Seninle hemen konuşmam gerekli dostum.Bir içkiye ne dersin? Open Subtitles انصت، إنّني أريد التحدث معك في أقرب وقت أترغب بشراب ؟
    Anneciğimin daha yeni gönderdiği içkiye ne dersin? Open Subtitles مارأيك بشراب "مورهان الممزق"، والذي أرسلته أمي لتوها؟
    Elimde bir içecek Kardan bedenim kızgın kumda Open Subtitles بشراب في يدي، وأضع ثلجي على الرمال الحارقة
    Cuma günü birkaç arkadaşla bir şeyler içmeye gideceğiz. Open Subtitles ثلّة منا سيذهبون ليحظون بشراب يوم الاربعاء
    Ve bu günlük işler bittikten sonra, küçük bir içkiyle kendini ödüllendirir. Open Subtitles وبعد أن تكتمل هذه الأعمال الروتينية اليومية تكافئ نفسها بشراب صغير
    Afedersiniz, bay barmen efendim. Şekersiz zencefilli gazoz alabilir miyim? Open Subtitles عذراً يا سيدي الساقي ، هل لي بشراب الزنجبيل خال من السكر؟
    - Nerede bir şeyler daha içebiliriz? Open Subtitles أحاول أن أفكر في مكان حيث يمكننا أن نحظى بشراب فيه
    Etrafı kolaçan ederken bir şeyler içelim dedik. Open Subtitles لقد خرجنا نستكشف حتى يمكننا أن نحظى بشراب
    Hayır canım, seni yılbaşı içkisiyle görmek hoşuma gitti. Open Subtitles لا، من اللطيف أن أراك تستمتع بشراب العطلات
    - Hayır, barda oturmuş, gelecekteki karımla birşeyler içiyordum. Open Subtitles ماذا ؟ - كنت فى الحانة أحظى بشراب مع زوجتى المستقبيلة -

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more