"بشعري" - Translation from Arabic to Turkish

• Saçımı
• saçımla
• Saçıma
• Saçımda
• saçlarımı
• saç
• Saçımdan
• saçlarım
• saçlarımla
• saçlarıma
• saçım

Beni hazırlanırken izle. Tartışmanın ardından Saçımı istediğin kadar bozabilirsin.
شاهدني وأنا أستعد, يمكنك العبث بشعري كما تريد بعد المناظرة

Biz muhabbet ediyoruz ve sen bir anda dönüp Saçımı karıştırıyorsun.
كنا نتكلم وفجأة، أتجهتي الي وقمتي بالعب بشعري

saçımla alay eden son kişi hala başını kıçından çıkarmaya çalışıyor.
آخر شخص هزئ بشعري .. لا زال يحاول اخراج راسه من مؤخرته

Programda bu şapkayı takmayacağım yani şu anda Saçıma yapacağın hiçbir şeyin önemi yok.
لَن أقم بإرتداء هذه القبعة خلال العرض لذا أياً كان ما تفعله بشعري ليس ذو صلة بالأمر.

Saçımda hiç bit olmaması ne güzel. Ayak tırnaklarımı yemem.
"عدم وجود القمل بشعري شيء رائع" "ولا أقضم أظافر قدمي"

Beyaz bir kurt rüyamda saçlarımı feda edersem bana geri geleceğini söylemişti.
جائني ذئب أبيض في حلم وأخبرني إن ضحيت بشعري فإنك ستعود إليّ

Küçük ayaklarını belime dolardı Saçımı tutardı.
و كانت تلتف بأرجلها الصغيرة حول خصري و تمسك بشعري بأصابعها

Saçımı yaptım güzel çiçekler gelmiş kocamdan
حاولت فعل شيء جميل بشعري ولدي هذه الزهور الجميلة من زوجي

Saçımı nasıl yapmam gerektiğine karar veremiyorum.
أواجه صعوبة في اتخاذ قرار باي طريقة اذهب بها بشعري رغم ذلك.

Saçımı karmakarışık ettin, seni sadist hayvan.
. لقد أحدثت الفوضى بشعري . أنت وحش همجي

Babam başımda durmuş Saçımı okşuyordu.
والدي كان واقفاً هناك يلعب بشعري

Bu kadarı da fazla ama. saçımla dalga geçti.
هذا يكفي , لقد تخطى حدوده لقد تهزأ بشعري

Eğer hala burdaysan bize bir işaret ver. Bir ses çıkar veya saçımla oyna.
إذا كنت ما تزال معنا، إمنحنا إشارة أصدر صوتاً، أو تلاعب بشعري

Bir keresinde benzin istasyonundaki adam saçımla yaramazca bir şey yapmak için bana 500 dolar teklif etti.
شخص ما في محطة الوقود عرض علي 500 دولار لأفعل شيء بذيء بشعري

Sanırım kolyem ya Saçıma takıldı ya da kıyafete.
اعتقد بأن قلادتي علقت بقميصي أو بشعري, او ربما كليهما

Dün akşam maçta Reggie'nin Saçıma dokunduğunu fark ettin mi?
ليلة أمس هل لمحت " ريجي " أشعث بشعري ؟

Ve işte o an, problemin ne Saçımda ne diş tellerinde ne de herhangi bir şeyde olduğunu anladım.
"وبتلك اللحظة، أدركتُ أنّ المشكلة لم تكمن بشعري مطلقاً" "أو بتقويم أسناني أو ما شابه كنتُ أنا المشكلة"

Annem saçlarımı kestirmemi söyledi.
أمّي تقول بأنّني يجب أن أعمل شيء بشعري

- saç olayına girme. Benim yerim dışarılarda anne.
توقّفي عن اللعب بشعري مكاني هناك يا أمّي

Yeltendiğimde, adamlardan biri Saçımdan yakaladı ve geri çekti.
عندما حاولت، واحد منهم أمسكَ بشعري وسحبني على ظهري

Benim yumuşak sarı saçlarım, Chon'un atletik vücuduyla, bizi balonun güzel kadını yapmaya çalışırlar.
بشعري الأشقرِ الريشي و جسم شون الرياضي, سيحاولون أن يجعلونا حسناوات الحفل.

Üzerimde lânet var ve bütün bu sıkıntıları lânet olası saçlarımla yaşıyorum.
كيف حالك؟ قد تعرصت للعنة وجميع المتاعب المتعلقة بشعري القارس كيف حالك؟

Yıkanırken saçlarıma takılmasın diye çıkarmıştım.
خلعته لتوّي حتى لا يشتبك بشعري عندما غسلته

Tabii ki, baş belası olmakla ve saçım için endişelenmekle meşguldüm.
بالطبع لا، انا مشغولة تماماً بـ ان اكون مزعجة .و انشغالي بشعري