Şimdilik sadece akü problemi var en iyisi motora bir şey olmadan çekmek. | Open Subtitles | انها بطارية سيئة , أعتقد أن علينا تحريكها قبل أن يتعطل المحرك |
Afrika'da, cep telefonunuzun şarjı biterse, panik yapmayın. | TED | في أفريقيا، إذا فرغت بطارية هاتفك الجوّال، لا تذعر. |
Bir de kocaman bir pili olan bir el feneri ve birkaç tane küçük hoparlör satın aldık. | TED | ذهبنا اشترى مضيا مع بطارية كبيرة جداً، وحفنة صغيرة من المتكلمين. |
şarjım bitmek üzere, şimdi kapatmalıyım. | Open Subtitles | بطارية الجوال منخفضة , لذا يجب أن أتركك تذهب الآن. |
Çocuklar, buraya kamera için yeni bir pil alabilir miyiz? | Open Subtitles | يا رفاق ،هل يمكنني الحصول على بطارية من أجل الكمرة؟ |
akü işte gidelim artık. Haydi. | Open Subtitles | نعم , انها بطارية فقط لنرحل من هنا , لنذهب |
Sabah erkenden gitti. Bir akü ve biraz gaz aldı. Yarın sabah bizi almak için geri gelecek. | Open Subtitles | لقد أخذ بطارية و بعض الوقود إنه سوف يعود فى الصباح |
Oh, harika. Sana yeni akü almam lazımdı. | Open Subtitles | كان يجب ان احضر بطارية جديدة وحصلت على افضل ما ا ستطيع |
Belki telefonunun şarjı bitmiştir. Her şey olmuş olabilir... | Open Subtitles | أو ربما فرغت بطارية هاتفها قد يكون أي شيء |
Telefonun şarjı bitmiş. Şarj olması için biraz bekleyeceğiz. | Open Subtitles | بطارية الهاتف فارغة سيأخذ بضع دقائق ليشحن |
Bayan Anderson'ın evinde bulduğumuz fenerin şarjı. | Open Subtitles | هذا حجر بطارية لمصباح وجدناه خارج منزل السيدة اندرسون |
- Kameranın pili nerede? | Open Subtitles | عزيزتي، هل تعلمين اين وضعت بطارية الكاميرا ؟ |
Ayrıca ön koltukta dizüstü bilgisayarı pili buldum. | Open Subtitles | وأيضا وضعنا في كيس بطارية لحاسوب محمول في المقعد الأمامي |
- Dolaptaki kameranın pili bitiyor. | Open Subtitles | ما الخطب؟ أنا أحصل على إشارة بطارية قارغة من الكاميرا في المخزن. |
Kapatmalıyım. şarjım bitiyor. | Open Subtitles | مضطرة للأغلاق ، بطارية هاتفي على وشك الأنتهاء |
Iste bu gordugunuz laboratuvarda urettigimiz yuksek guclu bir pil. | TED | الآن هذه بطارية عالية القدرة أنتجناها في مختبري. |
Bildiğim hiçbir pile benzemiyor. | Open Subtitles | هذه لا تبدو كأيّ بطارية سبق لي أنّ رأيتها |
Şimdi telefonunun pilini değiştirmene yeterli bir süre... bağlantıyı keseceğiz. | Open Subtitles | لذا , سننقطع عن الإتصال ما فيه الكفاية عليكِ أن تبدلي بطارية الهاتف بالتي في الشاحن |
Bir yıldır beraberiz ama bacaklarımın arasına pille çalışmayan hiç bir şey girmedi. | Open Subtitles | منذ سنة و حتى الآن لم أقم بشيء عدا القيام بإصلاح بطارية لا تعمل |
Arabanın aküsünü bütün gece açık bırakmasaydın... | Open Subtitles | لو أنكِ لم تستهلكي بطارية السيارة طوال الليل ما كنت لأتأخر على العمل |
Katlanabilir, ortamdaki herhangi bir enerji kaynağından şarj olabilen bataryaya sahip olacak. | Open Subtitles | سوبر ضئيلة. طوي، مع بطارية أن يعيد شحن نفسه من أي مصدر كهربائي المحيطة. |
Bir gün, bu oyuncağın içindeki pilin büyüklüğündeki bir akü, bir arabayı yürütebilecek... | Open Subtitles | في يومٍ ما، ستكن هنالك بطارية صغيرة بما يكفي لتتناسب مع هذهِ اللعبة الصغيرة والتي تكن قادرة على تشغيل 18 سيارة |
Yani, her şeyi kontrol etmeliyiz. El fenerlerindeki piller, araba aküsü lastik patlarsa diye alet edevat, her şey. | Open Subtitles | بطاريات المصابيح الكاشفة، بطارية السيارة الإضافية، المعدات في حالة خرق إطار، كل شيء. |
Patron, bu atom bombası kutusunu 12.6 voltluk doğru akım aküsüne bağladım. | Open Subtitles | يا زعيم، لدي هذا الصندوق النووي مربوط إلى بطارية 12.6 فولت لتيار مباشر |
Yani, pahalı güçten bahsediyoruz. Bir şeylere güç sağlamak için pilleri kullandığınızda kilowatt fiyatı iki ya da üç yüz sterlin gibi bir miktardır. | TED | لذا عندما نتحدث عن الطاقة الغالية تكلفة الكيلو وات في الساعة لتوفير طاقة بطارية لتشغيل شي ما في الأغلب 200 أو 300 جنية |
2013 yılında bölünme birleştirmesi dizüstü batarya ömründe büyük bir ilerlemeye kapı açtı. | TED | في عام 2013، تجميع المقاطعات أثمر تطوّراً ملحوظاً في عمر بطارية الحواسيب المحمولة. |