"بطاقته الإئتمانية" - Translation from Arabic to Turkish

    • kredi kartını
        
    • kredi kartı
        
    • kredi kartıyla
        
    • kredi kartlarını
        
    Ayrıca kredi kartını da takip ediyoruz. Asıl haber şu ki birisi daha onun hesaplarını takip ediyormuş. Open Subtitles وإضافة على ذلك، نحن نتابع بطاقته الإئتمانية الأمر هو، أن شخص آخر يتابع مبيعاته
    Lloyd sinirli hissediyor çünkü Courtney onun kredi kartını kullandı. Open Subtitles إنه يبدو كأن لويد يشعر بالغضب لأن كورتني إستفادت من بطاقته الإئتمانية
    Bir saat önce kredi kartını burada kullandı. Open Subtitles إستخدم بطاقته الإئتمانية هنا منذ حوالي ساعة
    Geçen gün kredi kartı Montreal'de kullanılmış. Open Subtitles لقد تم استخدام بطاقته الإئتمانية يوم أمس في مونتريال.
    kredi kartı harcamaları hiç Charles'ınmış gibi değil. Open Subtitles بطاقته الإئتمانية غير مشحونة على غير عادة تشارلز
    kredi kartını barda unutmuş. Open Subtitles نعم . هو ترك . بطاقته الإئتمانية في الحانة
    Ayın 20'sinde kredi kartını burada kullanmış. Open Subtitles لقد استخدم بطاقته الإئتمانية هنا في الـ 20 من الشهر
    kredi kartını ve pasaportunu kopyalamış ve sık sık seyahat eden bir satıcı. Open Subtitles قام باستخنساخ بطاقته الإئتمانية وجواز سفره إنه بائغ يسافر كثيرا
    Maktul her cuma burada kredi kartını kullandıysa biri onu mutlaka tanırdı. Open Subtitles أقصد، لو إستعمل الضحية بطاقته الإئتمانية هنا كلّ ليلة جمعة، كان ليتعرف عليه أحد.
    Evet, ama o gece kredi kartını Virginia Beach'te kullanmış. Open Subtitles أجل، حسناً، لديه دفع حساب بواسطة بطاقته الإئتمانية بشاطئ "فرجينيا" تلك الليلة
    kredi kartını geçiriyor. Open Subtitles يُخرج بطاقته الإئتمانية
    - Malmö Emniyetinden Saga Norén. - kredi kartını kullandı. Open Subtitles لقد إستخدم بطاقته الإئتمانية
    kredi kartını kontrol ederiz. Open Subtitles سنتحقق من بطاقته الإئتمانية.
    kredi kartı onaylıyor. Sabaha kadar kalmış. Open Subtitles قام بسحب المال من بطاقته الإئتمانية ثم أغلقت الحانة
    - Telefon, kredi kartı, pasaport. Her şeyini. Open Subtitles هاتفه، بطاقته الإئتمانية جواز سفره، كل شئ
    Ayrıca muazzam bir kredi kartı borcu var. Open Subtitles لديه طائل كبير من الديون على بطاقته الإئتمانية
    Onun için kredi kartı mı kullanmış? Open Subtitles هل إستعمل بطاقته الإئتمانية لهذا الغرض؟
    Dün postada, 62 bireysel mektupla şirket kredi kartı kesilip parçalandı ofis erzaklarını kötü sözler söyleyen bir pornografçıdan almak istemeyen insanlar tarafından. Open Subtitles بالأمس بالبريد إستقبل 62 رسالة منفصلة بها بطاقته الإئتمانية مقطعة إلى قطع صغيرة من قِبل قومٍ لا يريدون شراء... مصادر مكتبيه من ملحدٍ يعمل في مجال الخلاعة
    Capital One bana oğlunuzun yakın zamandaki kredi kartı verilerini faksladı. Open Subtitles لقد أرسلت (كابيتال وان) لي فاكساً يحتوى على آخر حركات بطاقته الإئتمانية
    Rollins'in arabasını tren istasyonuna sürüp East Bound 11:57 trenine kredi kartıyla gidiş bileti alacağım. Open Subtitles سأقود سيارة رولينز إلى محطة القطار سأستخدم بطاقته الإئتمانية لأشتري تذكرة ذهاب الساعة 11:
    Buradayım çünkü paraya ihtiyacım var ve kendine bir şey kanıtlamak için kredi kartlarını parçalayacak kadar aptal olan tek kişiyim. Open Subtitles أنا هنا لأنني أحتاج بعض المال اللعين و أنا الشخص الأبله الوحيد في العالم الذي أعلم من قص بطاقته الإئتمانية ليثبت نقطة إلى نفسه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more