"بفظاعة" - Translation from Arabic to Turkish

    • berbat
        
    • çok kötü
        
    • korkunç derecede
        
    • Korkunç bir şekilde
        
    Bu adam hamile haldeyken seni terkeden, Lucas'ı babasız bırakan... ve Keith'e tüm hayatı boyunca berbat davranan adam değil mi? Open Subtitles الشخص الذي هجرك عندما كنت حامل وترك لوكاس بدون أب الشخص الذي عامل كيث بفظاعة طوال حياته ؟
    Bir yararı olacak mı bilmiyorum ama çocuklar kendilerini berbat hissediyorlar. Open Subtitles ..إن كان هناك ما يُذكر الطلاب يشعرون بفظاعة
    çok kötü hissediyorum fakat Blair benim kariyerimi, geleceğimi tehdit eden bir dedikodu başlattı. Open Subtitles أشعر بفظاعة لكن بلاير أرسلت إشاعة هددت بتدمير مهنتي ، ومستقبلي
    Sana diyorum bak, çok kötü bir tavrın var. Open Subtitles أتعلم،أنّيأؤكدلك.. أصبحت تتصرف بفظاعة حقاً.
    Biliyorsun, benim boyumdaki birinin bu mağazada bu saatte gezmesi korkunç derecede tehlikeli. Open Subtitles أتعلم ، إنه أمر خطير بفظاعة بالنسبة إلي أن أسير في المجمع بإرتفاعي
    Geçen sene, ailemin üç üyesi nefret suçu ile Korkunç bir şekilde katledildi. TED العام الماضي ثلاثة من أفراد عائلتي تم قتلهم بفظاعة في جريمة بدافع الكراهية
    Sevdiklerimiz için berbat şeyler yaparız. Open Subtitles نحن نتصرف بفظاعة من أجل الأشخاص الذين نحبهم
    90 bini kaybetmek... Çok berbat haldeyim. Open Subtitles التسعون الفاً, انا اشعر بفظاعة
    Ama kendimi berbat hissediyorum. Open Subtitles ولكني اشعر بفظاعة
    Bobbi, bu darbe ekibinin bir üyesi olarak berbat derecede sessizsin. Open Subtitles (بوبي)، أنتِ عضو هادئ 'بفظاعة في هذا 'الإنقلاب.
    - Arabam park halindeydi. - berbat bir şekilde. Open Subtitles . سيارتي مركونة - . بفظاعة -
    Her şey berbat bir şekilde uygun. Open Subtitles بفظاعة مريحة
    Diğer bir deyişle hem çok kötü hem de çok iyi bir his. Open Subtitles ... أعني ... أني أشعر بفظاعة وأشعر بالخير في ذات الوقت
    Diğer bir deyişle hem çok kötü hem de çok iyi bir his. Open Subtitles ... أعني ... أني أشعر بفظاعة وأشعر بالخير في ذات الوقت
    Annene çok kötü davraniyor ama ayni zamanda sen ona büyük bir hayranlik besliyorsun. Open Subtitles أنه عامل والدتك بفظاعة ...لكن بنفس الوقت أنت ,لديك إعجاب عظيم تجاهه هذا صحيح, أليس كذلك؟
    Durduğumuz için bile çok kötü hissediyorum. Open Subtitles أشعر بفظاعة اننا قد توقنا تماماً
    Stewie, Dylan'la aramızda olanlar konusunda çok kötü hissediyorum. Open Subtitles ستوي)، فقط أشعر بفظاعة) (بشأن ما حدث مع (ديلن
    Size çok kötü davrandım ve sevgili dostlarım Cuthbertlar'ı utandırdım. Open Subtitles تصرفتُ بفظاعة معكِ واخزيت اعزائي عائلة (كوثبرت)
    Ve ayrıca korkunç derecede tatlısın. Open Subtitles وايضاً انتٍ جميلة بفظاعة
    korkunç derecede heyecanlı demek istedim. Open Subtitles متحمسة بفظاعة
    Gerçekten Angel, tüm arkadaşlarının Korkunç bir şekilde ölmesini istemezsin, değil mi? Open Subtitles حسناً , (إنجل) أنت لا تريد أن يموت كل أصدقائك بفظاعة
    Korkunç bir şekilde kafamız karışık. Open Subtitles نحن جميعا في حيرة بفظاعة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more