Az önce yan evdeki kadını güçlerimi kullanarak öldürdüm ve seni de öldürürüm. | Open Subtitles | لقد قتلت للتو امرأة بالجوار بقدراتي الآن، وسأقتلكِ. |
güçlerimi ilk öğrendiğimde aynı duyguyu ben de yaşamıştım. | Open Subtitles | عندما علمت بقدراتي أول مرة أذكر أنني شعرت بشعورك تماماً |
- Ama bizim için önemli olan bu değil. - Güçlerimle milyonlar kazanabilirim. | Open Subtitles | لكن لم أظن أن عائلتنا تهتم بهذا - بقدراتي يمكنني جني الملايين - |
Güçlerimle insanları korkutur, yapmadığım şeylerden suçlanırdım. | Open Subtitles | أخيف الناس بقدراتي أتّهم بجرائم لم أرتكبها |
Her şeyi bulanık bir şekilde gördüğünden güzel resim çizdiğime hiç bir kesin delili olmamasına karşın, yine de çizme yeteneklerime inanıyordu. | TED | كان مؤمنا بقدراتي كرسام كارتوني, مع أنه لم يكن لديه دليل على أنني كنت جيدا على الإطلاق: كل ما رآه هو ضباب فقط |
Önce, bir keman alacağım biraz çalacağım böylece yeteneğimi hafife alacak Sonra ona meydan okuyacağım. | Open Subtitles | سأعزف لحناً سريعاً، كي يستهين بقدراتي ثم سأعرض عليه رهاناً لو فاز فسيأخذ روحي |
Sahip olduğum Güçlerime inanıyorum! | Open Subtitles | أؤمن بقدراتي |
Ama eminim buraya ahır gübreleme yeteneklerimi izlemeye gelmedin. | Open Subtitles | لكني متأكد أنك لم تأتي لتعجبي بقدراتي |
Yıllardır seyircileri psişik yeteneklerimle eğlendirdim. | Open Subtitles | لسنوات، سلّيت المشاهدين بقدراتي الروحية. |
Hayır hiç öyle değil Lois. Bedenlerini etkiliyor. Onlar etrafımdayken güçlerimi kullanamıyorum. | Open Subtitles | هذا ليس كل شيء يا (لويس)، عندما أكون بقربهم لا أحظى بقدراتي |
Uyuyabilmek için güçlerimi feda ettim. | Open Subtitles | يمكنني أن أضحي بقدراتي لأتمكن من النوم. |
Eğer güçlerimi kullanmayı öğrenebilirsem. | Open Subtitles | إن كان بإمكاني التحكم بقدراتي |
Biliyorum. güçlerimi kucaklamalı ve özümsemeliyim. | Open Subtitles | وجدتها , سوف أعترف بقدراتي |
Kendim için pazarlık ettim. Güçlerimle ölümsüz kalacağım. | Open Subtitles | تفاوضت لنفسي بشكل جانبيّ، سأظل خالدة متمعة بقدراتي. |
Bunu Kenzi-korumalı yaptığına inanamıyorum. Güçlerimle oynuyor resmen. | Open Subtitles | لا أصدق أنه جعلها ضدي إنه يلعب بقدراتي |
Ev falan bilmiyorum hele de ne istediğini anlama yeteneklerime güvenmeyen birinin evini hiç bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف شيئاً عن منزل خاصة لشخص لا يثق بقدراتي على تلبية طلباته في أي موضوع كان |
Şirketinin benim yeteneklerime sahip genç birini alabileceğini söyledi. | Open Subtitles | قال أن شركته يمكن أن توظف شاب بقدراتي |
Yani, yeteneklerime inandığınız için. | Open Subtitles | شكراً . . أقصد , أنا أثق بقدراتي و كل |
Hayır, daha çok altın yalancı çekme yeteneğimi. | Open Subtitles | -لا، بل بقدراتي الذهبية لاختيار الكاذبين |
Artık yeteneğimi kontrol edebiliyorum. | Open Subtitles | يمكنني التحكم بقدراتي الآن |
Sahip olduğum Güçlerime güveniyorum! | Open Subtitles | أثق بقدراتي |
Ama yeni yeteneklerimi birileriyle paylaşmalıydım. Mesela bir iş arkadaşıyla. | Open Subtitles | ولكن توجب عليّ إعلام شخص بقدراتي الجديدة... |
Eh, madem birden iz sürme yeteneklerimle ilgilenmeye başladın,... | Open Subtitles | حسنا , منذ انك فجأة اهتممت بقدراتي التعقبيه |