| Tatlı ufak hayatının geri kalanını hapiste harcamak istemiyorsan tabii. | Open Subtitles | إلا اذا كنتِ تريدى قضاء بقية حياتكِ الجميلة الصغيرة فى السجن |
| hayatının geri kalanını Doktor'u düşünerek geçiremezsin. | Open Subtitles | لا يمكنكِ أن تقضي بقية حياتكِ تفكرين في الدكتور |
| Henüz hangi dalda lisans diploması almak istediğini bile bilmezken hayatının geri kalanını kiminle geçirmek istediğine nasıl karar verdin? | Open Subtitles | وبالكاد تعرفين ما تريدين أن تتخصصيه ناهيكِ عن من تريدين أن تقضي بقية حياتكِ معه |
| hayatının geri kalanını bu eve kapanarak geçirmeyeceğini biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنكِ لن تقضي بقية حياتكِ محبوسة في هذا المنزل |
| Ve beni en mutlu eden şey ise hayatının geri kalanını geçirmek istediğin erkek olabilmek. | Open Subtitles | و الشيء الذي يجعلني الأسعد هو فكرة أني قد أكون الرجل الذي تريدن قضاء بقية حياتكِ معة |
| hayatının geri kalanını yolda konuşuruz. Bizi dinlediğiniz için teşekkürler. | Open Subtitles | هيا بإمكاننا إكتشاف بقية حياتكِ في الطريق شكرا لوجودك في الاستديو |
| Çünkü hayatının geri kalanını korkarak yaşamanı istemiyorum. | Open Subtitles | لأنّي لا أريدكِ أن تقضين بقية حياتكِ خائفة. |
| hayatının geri kalanını onunla mı geçirmek istiyorsun? | Open Subtitles | هل هذا هو الذي تريدين أن تمضي بقية حياتكِ معه؟ |
| "Babanı öldürdüğünü bilerek; hayatının geri kalanını geçirmek istemezsin. | TED | "أنت لا تريدين عيش بقية حياتكِ وأن تعلمين أنكِ قتلت والدك، |
| hayatının geri kalanını burada mı geçirmek istiyorsun? | Open Subtitles | هل تريدين أن تعيشي بقية حياتكِ هنا؟ |
| Küçük hanım hayatının geri kalanını gözetim altında geçireceksin. | Open Subtitles | ... يا أنسه ستقضين بقية حياتكِ في التوقيف |
| hayatının geri kalanını oğlunun yanında huzur içinde yaşa, Büyükanne. | Open Subtitles | إقضى بقية حياتكِ مع إبنكِ ، جدتى |
| hayatının geri kalanını yaptığın hataların bedelini ödeyerek yaşayacak mısın? | Open Subtitles | لـ بقية حياتكِ ... هل لديكِ أى نوايا للتكفير عن ذنوبكِ ؟ |
| Ben olsam hepsini bir kerede almazdım tabii hayatının geri kalanını kötü bir Disney filminde hapsolmuş gibi hissederek geçirmek istemiyorsan. | Open Subtitles | لا تأخذي هذه كلها مرة واحدة إلا إن أردتِ ان تمضي بقية حياتكِ (شاعرة بأنكِ تعيشين فلم سيء لـ (ديزني |
| hayatının geri kalanını Timo'yla geçirdiğini hayal edebilir misin? | Open Subtitles | حسنا، أتعلمين شيئا؟ هل يمكل تخيل قضائك بقية حياتكِ مع (تيمو)؟ |
| Peki hayatının geri kalanını Will ile geçirmek istiyor musun? | Open Subtitles | حسناً, لما تخططين لقضاء بقية حياتكِ مع (ويل)؟ |
| hayatının geri kalanını Teddy'yle mi geçirmek istiyorsun? Ne? | Open Subtitles | تعتقدين بأنكِ ستقضين بقية حياتكِ مع (تيدي)؟ |
| hayatının geri kalanını benimle geçirebilirsin. | Open Subtitles | يمكنك قضاء بقية حياتكِ معي... |