| Evet, ama Bütün bunları ne kadar hatalı olduğunu göstermek için yaptım. | Open Subtitles | ودعوته إلى هنا؟ أجل، لكنّي قمت بكلّ هذا لأريكِ بأنّكِ مخطئة تمامًا |
| Çünkü Bütün bunları hayalinde yarattın. Ve gerçekten de çok eğlenceliydi. | Open Subtitles | لأنّك تحلمُ بكلّ هذا وقد كان ممتعاً حقاً |
| Bir hata yaptım. Şimdi anlıyorum. Bütün bunları ne için yaptığımı görmüyormusun? | Open Subtitles | اقترفتُ خطأ، و قد فهمتُ ذلك الآن لهذا قمتُ بكلّ هذا |
| Ne yani, ona Tüm bunları bir kez daha yaşayacağını mı söyleyeceğiz? | Open Subtitles | نُخبرها أنّ عليها أن تمر بكلّ هذا مرّة أخرى؟ |
| İşin iyi yanı ise Tüm bunları buradan yapacaksın. | Open Subtitles | والخبرُ السارّ هو، بأنكَ ستقومُ بكلّ هذا من هنا. |
| bütün bu konuşma ile, bunu yapmayı unuttum | Open Subtitles | بكلّ هذا الكلام نسيت وضع البلسم عليك |
| Tüm bunların hepsini sabah kalkar kalkmaz yaptım. | Open Subtitles | "قمتُ بكلّ هذا في الصباح الباكر" |
| Bütün bunları yapıyor çünkü beni ona dönmeye zorlayacağını düşünüyor eğer istediği buysa o zaman ben de öyle düşünmesini sağlarım. | Open Subtitles | إنّه يقوم بكلّ هذا ظنّاً منه أنّه سيرغمني على العودة إليه وإنْ كان هذا ما يريده فهذا ما سأجعله يظنّ بأنّي أفعله |
| Ve bir anda kendime dedim ki; Bütün bunları onsuz nasıl yapabilirim bilmiyorum. | Open Subtitles | وللحظة فكّرتُ في نفسي: "لا أعلم لو كان بمقدوري القيام بكلّ هذا من دونها". |
| Bütün bunları trans halinde mi yaptı? | Open Subtitles | -قام بكلّ هذا وهو في حالة إغشاء؟ |
| Martha sana ve Alexis'e Bütün bunları tekrar bir araya getirdiğiniz için ne kadar minnettar olduğumu söylemek istiyorum. | Open Subtitles | (مارثا)، أردتُ أن أعبّر عن مدى إمتناني لكِ ولـ(ألكسيس) لقيامكما بكلّ هذا. |
| Belki ama Jimmy peşinde olduğumuzu anlarsa ve Bütün bunları yapan oysa... | Open Subtitles | ربما، لكن إن كان (جيمي) يعرف أنّنا نسعى خلفه -وأنّه هو من يقوم بكلّ هذا ... |
| Tüm bunları daha önce söylemediğim için üzgünüm. | Open Subtitles | آسف لأنّي لم أخبرك بكلّ هذا قبلاً |
| Tüm bunları kendimiz için istemiştim. | Open Subtitles | أردتُ أن تحظى بكلّ هذا لنفسيْنا. |
| Tüm bunları sen başlattın. | Open Subtitles | أنتَ من بدأ بكلّ هذا |
| Yani Janice Tüm bunları bir büst için mi yapıyormuş? | Open Subtitles | إذاً تقوم (جانيس) بكلّ هذا من أجل تمثال نصفي؟ |
| Tüm bunları Booth yaptı. | Open Subtitles | قام (بوث) بكلّ هذا |
| - Sid'in bütün bu işe giriştiğini biliyor olmalı. | Open Subtitles | أقصد، لابد أنّه كان يعلم أنّ (سيد) يحضّر للقيام بكلّ هذا. سيكون عليك أن تسأله. |
| Tüm bunların hepsini sabah kalkar kalkmaz yaptım. | Open Subtitles | "قمتُ بكلّ هذا في الصباح الباكر" |
| tüm bu araştırmaları yaparken Mouaz'ın hikayesini de öğrenmiş olduk. | TED | وبينما كنا نقوم بكلّ هذا التحقيق، تمكّنا من معرفة قصّة معاذ. |