Kimsenin dokunuşunu hissedememek ya da kimseye dokunamamak. | Open Subtitles | عدم الاحساس أبدا بلمسة شخص آخر أو قدرتك على لمسه بدورك |
Beni yanağımdan öptüğünde yıllar sonra ilk kez başka bir insanın bana dokunuşunu hissettim. | Open Subtitles | -وقتما قبلتِ خديّ .. كانت هذه أول مرة أشعر فيها بلمسة شخص آخر منذ أعوام |
Sadece Kral ya da onun gerçek varisinin dokunuşuyla iyileştirilebilir. | Open Subtitles | والتي لايمكن علاجها الا بلمسة من الملك أو وريثة الشرعي |
Bazen diğerinin dokunuşuyla ötekine geçebiliyorsun. | Open Subtitles | أحياناً تعودين لأحد العالمين بلمسة من العالم الآخر |
Bir dokunuş, ve bir şeyler görüyorum... Olmuş olanları, olacakları.. | Open Subtitles | بلمسة واحدة ، أستطيع أن أرى أشياء أشياء حدثت ، وأشياء ستحدث |
Bazen seni bir üst seviyeye çıkaracak özel dokunuşu hissedersin. | Open Subtitles | شئ يأتي بلمسة خاصة يجعلكِ تصعدين للمستوى الثاني |
Tek dokunuşumla kalbin küt küt atmaya başladı konuşamadın. | Open Subtitles | بلمسة واحدة مني كان قلبك ينبض لم تتمكن من أن تتحدث كلمة واحدة |
Bir anlığına, omzumda elinin dokunuşunu hissettim.. | Open Subtitles | شعرت بلمسة يده على كتفي للحظة |
Karının dokunuşunu belki hâlâ hissedebilirsin. | Open Subtitles | تشعر بلمسة زوجتك مجدداً |
Gençken, hep Gaia'nın dokunuşunu hayal ettiğimi biliyor musunuz? | Open Subtitles | (أتعرفين أننى كنت أحلم بلمسة (جايا، وأنا شاب صغير؟ |
Hala derinin dokunuşunu hissediyorum. | Open Subtitles | ما زلت اشعر بلمسة بشرتك |
Hala derinin dokunuşunu hissediyorum. | Open Subtitles | ما زلت اشعر بلمسة بشرتك |
Normal eşyaları dokunuşuyla patlayacıya dönüştürebilen bir kız. | Open Subtitles | فتاة بوسعها تحويل أغراض عادية إلى متفجرات بلمسة من يدها. |
"Kalbim senin sesini duyunca, atışları aksıyor tenim senin parmaklarının dokunuşuyla ısınıyor. | Open Subtitles | "قلبي يتوقف عن الخفقان عندما أسمع صوتك، جلدي... يدفأ بلمسة أصابعك. |
"Kalbim senin sesini duyunca, atışları aksıyor tenim senin parmaklarının dokunuşuyla ısınıyor. | Open Subtitles | "قلبي يتوقف عن الخفقان عندما أسمع صوتك، جلدي... يدفأ بلمسة أصابعك. |
iyileştirici dokunuşuyla.. | Open Subtitles | بلمسة منهم.. |
Ayrıca doğru eğitimle ufak bir dokunuş bile Ch'i'yi etkilediğine. Tersine çevirir. | Open Subtitles | ومع التدريب الصحيح، يمكن التأثير بتلك الطاقة بلمسة وعكسها. |
En önemli şey yumuşak bir dokunuş, son derece yumuşak bir dokunuş, sanki avuç içinde bir kuş tutuyormuş gibi. | Open Subtitles | الشيء المهم. , هو القيام بلمسة خفيفة اللمة الخفيفة في النادي تعني أنكِ تجيدين اللعب |
Güneşin bir dokunuş ile uyanış tıpkı milyonlarca yıldır olduğu gibi. | Open Subtitles | "يستيقظون بلمسة من الشمس" هكذا كانوا على" "مر ملايين السنوات |
Yoksa atlıların tek dokunuşu sizi lanetler! | Open Subtitles | وإلا ستحلّ بكم اللعنة بلمسة من فُرساني |
Evet, tam olarak yumuşak dokunuşumla tanınmam. | Open Subtitles | نعم، أنا غير معروف بالضبط بلمسة ناعمة. |
Bir dokunuşta bazı şeyler görüyorum. Olmuş olanı ve olacak olan şeyleri. | Open Subtitles | بلمسة واحدة أستطيع أن أرى أشياء أشياء قد حدثت ، وأشياء ستحدث |
Seni ilgilendirmez ama genellikle bir şey hissedersem, ki bu düşük bir ihtimal, bir kadının dokunuşundan hoşlanırım. | Open Subtitles | مع أن الأمر لا يعنيك البتة، لكن عادةً، في حال أن حصلت حالة نادرة وراودتني أي مشاعر، أستمتع بلمسة امرأة. |