yüz milyon dolarlık çeki gizlememeye hazır olan birkaç İsviçreli bay diyelim. | Open Subtitles | لنقل أن هناك رجلين سويسريين لا يودان إصدار شيك بمائة مليون دولار |
Elli milyar dolarlık anlaşma yetmez, bize yüz milyar dolarlık lazım. | Open Subtitles | صفقات الـ 15 بليون دولار ليست كبيرة فلنجعلها بمائة بليون دولار |
Şunu düşünmeniz lazım her biri 100 milyar yıldız içeren yüz milyar galaksimiz var. | TED | ما يجب أن تفكر فيه هو أننا نملك كوناً بمائة بليون مجرة، بمائة بليون نجمة لكل مجرة. |
yüz milyon doları denetlemekle sorumlu olan kişiler diyelim. | Open Subtitles | لنقل أن هناك رجلين سويسريين لا يودان إصدار شيك بمائة مليون دولار |
yüz dolar karşılığında güvenli bir şekilde Kandahar'a varacağını garanti edebilir misin? | Open Subtitles | بمائة دولار اريدك ان تتاكد ان تصل الى قندهار انتة وسليمة |
İnsanlardan yüz yıl sonra, tarihimiz ve kültürümüzle ilgili kayıtlardan geriye neler kalacak? | Open Subtitles | ماذا سيتبقى من سجلات تاريخنا وثقافتنا من بعدنا بمائة سنة؟ |
Suyun kaynama sıcaklığına yakın sıcaklıklarda ve atmosfer basıncının yüz katı basınçta yaşıyorlar. | Open Subtitles | وتعيش في درجات حرارة تقترب من درجات حرارة غليان الماء. كما وتعيش أيضاً في بيئة ضغطها أكثر بمائة مرة من الضغط الجويّ. |
Bu sözleşme, CIA'de imzalattıkları sözleşmeden yüz sayfa daha uzun. | Open Subtitles | هذا العقد اطول بمائة صفحة من العقد الذي توقعه مع الأستخبارات الأمريكية |
Ben bir yüz bin çıkartabilirim. | Open Subtitles | يمكنني أنت أضغط على نفسي بمائة ألف دولار |
Styria efsanesine göre, bir zamanlar bu noktada yüz bakire kör bir kuyuya atılarak kurban ediliyormuş. | Open Subtitles | اسطورة ستيريا تقول ,انه في الايام الخوالي , في هذه المنطقه بالتحديد تم التضحيه بمائة فتاة عفيفه في بئر جاف |
Ayrıca gerçek yüz dolarlık banknotları sahte yüz dolarlık banknotlarla takas edebilirsiniz ve şu anda Çocuk Başına Bir Dizüstü Bilgisayar olarak bilinen yüz dolarlık Dizüstü Bilgisayar Projesi için bağış yapabilirsiniz. | TED | ويمكنكم مقايضة مائة دولار حقيقية بأخرى مزيفة والقيام بالتبرع لمشروع جهاز شخصي بمائة دولار، والمعروفة حاليا بكمبيوتر شخصي لكل طفل. |
Bu, caddenin karşısındaki 20/20 görüşüyle yapabileceklerimizden yüz kat daha iyi. | TED | هذا أفضل بمائة مرة. من ما يمكننا صنعه رؤية 20/20 من عبور الشارع. |
Dakikasını yüz bin dolara satacağınız böyle bir şovun getireceği kazancı düşün. | Open Subtitles | أتريد حساب عوائد الحلقات التي تباع فيها الدقيقة بمائة ألف دولار! |
- yüz elli? yüz elli dolara bile gitmem. | Open Subtitles | لن اذهب الى هناك ولو بمائة وخمسون |
Bu tabak yüz dolar Krusty bağış toplayıcılığı tabağı. | Open Subtitles | هذا حفل جمع تبرعات والطبق بمائة دولار |
Ben size yüz dolara veririm. | Open Subtitles | ، سأعطيكم عظام قرد . بمائة دولار |
Hepsini yüz dolara satın aldım. | Open Subtitles | اشتريتُ المجموعة كاملة بمائة دولار |
yüz dolarına bahse girerim, İrlandalı ileriki rauntlarda onu alacak. | Open Subtitles | أراهن بمائة دولار أن الأيرلندي سيربح |
yüz papele bahse girerim, kesin ilginç hayvanlar ya da sahte çantalardır. | Open Subtitles | أراهن بمائة دولار بأنهم يصدرون الحيواناتالغريبة... او الحقائب المزيّقة. |
40 bin dolarımı toparlayamıyor ama 100 bin dolara bahse girmek istiyor. | Open Subtitles | إنه لايستطيع إحضار الأربعون ألف والآن يريد المراهنة بمائة ألف |