Hayatım boyunca insanlar bana ne yapmam gerektiğini söyledi. | Open Subtitles | طوال حياتي ,عكف الناس على إخباري بما يجب فعله |
Opry'ye çıkmak için ne yapmam gerektiğini bana söyleyecekmişsiniz. | Open Subtitles | قال إنك ستخبرني بما يجب فعله للظهور في "أوبري". |
Herkesin bana ne yapmam gerektiğini söylemesinden bıktım. | Open Subtitles | لقد سأمت من أن يخبرني الجميع بما يجب فعله. - أرجوكِ... |
yapılması gerekeni yapmak için fazla zayıfsın ve bunu bir tek ben bilmiyorum. | Open Subtitles | فأنتَ ضعيفٌ للغاية لتقوم بما يجب فعله الآن و أنا لستُ الوحيد الذي يعرف ذلك الآن |
Beni, erkek arkadaşınla evlenmene izin vermeyen acımasız anne olarak gördüğünü biliyorum ama bir gün yapılması gerekeni yaptığımı anlayacaksın. | Open Subtitles | لم تسمح لك بالزواج من صديقك لكن يوما ما ستدركين أنني قمت بما يجب فعله |
Onun gücüyle bir şansı olabilirdi ama gerekeni yapmak için kendinden başkasına güvenmiyorsun. | Open Subtitles | ربما كان يمكن أن يكون لديه فرصة لكنك لا تثق بأحد بما يجب فعله |
yapılması gerekeni yapmak için fazla zayıfsın ve bunu bir tek ben bilmiyorum. | Open Subtitles | فأنتَ ضعيفٌ للغاية لتقوم بما يجب فعله الآن و أنا لستُ الوحيد الذي يعرف ذلك الآن |
Birisinin insan ırkını kurtarmak için yapılması gerekeni yapmaya cesaret etmesi gerekiyor. | Open Subtitles | على أحدهم أن يكون لديه الشجاعة للقيام بما يجب فعله لإنقاذ الجنس البشري |
yapılması gerekeni yapıyorum. | Open Subtitles | أقوم بما يجب فعله |
Charlie yapılması gerekeni biliyordu. | Open Subtitles | "كان (تشارلي) يعلم سلفاً بما يجب فعله" |
- Ben yapılması gerekeni yaptım. | Open Subtitles | -قمت بما يجب فعله |