| - Tamam. Ama başınızı derde sokmayın. Haylazlık çekecek havamda değilim. | Open Subtitles | و لكن إبتعدوا عن المشاكل فأنا لست بمزاج ٍللتعامل مع الكوارث |
| Tüm kanını içmeye niyetliydim ama cesedini ormana götürme havamda değilim. | Open Subtitles | كنت سأشرب كلّ دمائك، لكنّي الآن لستُ بمزاج لسحب جثّتك للغابة |
| Gerçekten Viena Çocukları Korosu için havamda değilim. | Open Subtitles | أنا فعلا لست بمزاج لفرقة أولاد فينا اليوم. |
| Bak,alınma ama,hiç konuşma havasında değilim | Open Subtitles | أنظري, بدون إهانة لكني لست بمزاج يسمح لي بالحديث |
| Bu akşam çılgınlığı kaldıracak havada değilim. | Open Subtitles | أنا لستُ بمزاج جيدٍ للجنون الليلة قطٌ مطيع |
| Ama konuk odasında karşılaşırsam, benim için ruh halini, tavrını bilmediğim.. | Open Subtitles | لكن إن قابلتكِ في غرفةٍ رسم فأنتِ مخلوقٍ بمزاج و طباع |
| - Çok tatlısın. Ama havamda değilim. | Open Subtitles | آه، لا، كم هذا لطيف، ولكنني آسفة لستُ بمزاج لذلك فحسب |
| Çok tatlısın, ama havamda değilim. | Open Subtitles | كم أنت لطيف، ولكني لستُ بمزاج لذلك فعلاً |
| Gerçek şu ki, zamanım yok, havamda değilim ve amacını anlamıyorum. | Open Subtitles | الحقيقة هي أنّني لا وقت لديّ ولستُ بمزاج جيّد، ولا أرى الفائدة من ذلك |
| Ama şu an eski kocalarını onurlandırma havamda değilim. | Open Subtitles | لكنني لست بمزاج عالٍ لإستحضار أحد أزواجك السابقين في هذه الأثناء |
| Bak, çok kötü bir gün geçirdim, hiç havamda değilim. | Open Subtitles | اسمع، لقد مررت بيوم سيء للغاية ولست بمزاج جيد |
| Partide yaptıklarından sonra seninle konuşma havamda değildim. | Open Subtitles | بعد الحفلة التى نصبتها لى ، لم أكن بمزاج جيد لأن أكلمك مجددا. |
| Şu anda pek düet havamda değilim. | Open Subtitles | لا أشعر حقاً وأنني بمزاج عمل أغنية ثنائية الآن |
| İyilik yapma havasında olan Şef, Amire haber yolladı. | Open Subtitles | النائب العام الذي كان بمزاج لإسداء خدمة أرسل تبليغاً للرائد |
| Yeni insanlarla tanışma havasında değilim. | Open Subtitles | اجل , لم اكن بمزاج مناسب لأقابل اشخاص جدد |
| O hiç tartışılacak bir havada değildi. | Open Subtitles | أعني أنا لم تكن بمزاج يسمح بمناقشة الأمر |
| Sadece o yıldız avcısının iyi bir ruh halinde olmasını umut ediyorum. | Open Subtitles | أنا فقط أتمنّى بأنّ مكتشف المواهب بمزاج جيد. |
| Celeste ile beraberdim yine. Pek iyi modunda değildi. Daha fazla dayanamadım. | Open Subtitles | كنت مع باستيس اليوم , كانت بمزاج سيء , لا يمكنني تحملها |
| havanda olmadığın için mi vaka toplantısını yapmak istemiyorsun? | Open Subtitles | ولستُ بمزاج جيّد، ولا أرى الفائدة من ذلك لا تريد القيام بتقرير الوفاة لأنّك لستَ بمزاجٍ جيّد؟ |
| Dinle, kendi kendine konuşmalarını... dinleyecek durumda değilim. | Open Subtitles | لحظة,ديبري , انا لست بمزاج جيد لاحدى مهاتراتك |
| Lotoyu kazanmasına rağmen hiç keyfi yok. | Open Subtitles | أنها بمزاج فظيع على الرغم من فوزها باليانصيب |
| Sağ ol. Bak şu an pek baba kız muhabbeti yapabilcek modda değilim Dr. Squires. | Open Subtitles | أنا لست بمزاج يسمح بتحدث أب مع ابنته الآن يا دكتور |
| İlişkinin mekaniklerinin beni, aah, sonradan da olsa havaya sokmasına aah, izin veriyorum. | Open Subtitles | كنت سأسمح بذلك على اية حال ميكانيكية العلاقة كانت قد تركتني بمزاج كـ متأخر |
| -Hayır, canım yüzmek istemiyor. | Open Subtitles | انا لست بمزاج يسمح لي بالسباحة. |
| Çünkü dün beni tam Noel havasına soktun. | Open Subtitles | جيد، لأنك ليلة أمس وضعتني بمزاج جيد للأجازة |
| Tüm gece uyumayan biri için bugün fazla neşeli bir modasın. | Open Subtitles | حسناً ،أنت بمزاج جيد مفاجئ . لشخص لم ينم طوال الليل |
| O kadar Keyfim yerinde ki o bile benim canımı sıkamaz. | Open Subtitles | أنا بمزاج جيد للغاية ولا أعتقد بأنه سيفسد هذا. |