Bir açıdan, insanın ağzını açık bırakan bu muhteşem manzara son derece güzeldir. | Open Subtitles | لأن من ناحية ، لديك هذا المشهد الرائع الخلاب و هو بمنتهى الجمال |
Anlıyorsunuz değil mi, Mr. Poirot, bu son derece hassas bir mevzu. | Open Subtitles | و يبد لي أنك تتفهم يا سيد "بوارو" أنها مسألة بمنتهى الحساسية |
o kadar istedin ki kendini durdurabilmek için endişe nöbeti geçirdin. | Open Subtitles | بمنتهى الشدة لدرجة أنه إنتابتك نوبة قلق حتى تقوم بإيقاف نفسك |
o kadar çok direndi ki bademcikleri güç bela çıkartabildik. | Open Subtitles | قاومتنا لدرجة أننا استئصلناهما بمنتهى الصعوبة. |
Seninle kıyafetli sevişiyorum. | Open Subtitles | سوف أمارس معك الجنس الجاف بمنتهى القوة. |
- Seninle kıyafetli sevişiyorum. | Open Subtitles | -سوف أمارس معك الجنس الجاف بمنتهى القوة . |
Evet, öpüşüyorlar da. (Gülüşmeler) Bazen çok derin bir şekilde. | TED | نعم، يقبلون بعضهم أيضًا، وأحيانًا بمنتهى العمق، |
Yargıç, çok mantıklı bir şekilde davayı altı noktaya ayırdı ve bu özetle şu şekildeydi: | Open Subtitles | المحقق، بمنتهى المنطقية قسم القضية الى ستة نقاط والتي هي كالتالي: |
Bir gece benimle çok yumuşak bir biçimde konuşunca senin eve gelmen için izin istemekten korkmadım. | Open Subtitles | كلّمني بمنتهى الرقة ذات ليلة ولم أخش سؤاله عن إمكانية عودتك إلى المنزل |
Pekala, Anne, son derece emin olarak söyleyebilirim ki, asla daha kötü görünemezdin. | Open Subtitles | حسنا، حسنا، ما، أستطيع أن أقول بمنتهى اليقين، اطلاقاً لم تبدين اسوأ |
Batı kulesini kurtardın. Bu son derece diplomatikti. | Open Subtitles | لقد أنقذتما برج الهجوم الغربي وكان هذا بمنتهى الحِبكة |
Burada son derece sağlıklı bir mercan kayalığı vardı. | Open Subtitles | ها نحن أمام ما كان يومًا منطقة مائية بمنتهى الروعة |
o kadar adil konuştunuz ki, sanırım şunu söylemeliyim, bileklerimdeki bu bilezikler için size teşekkür etmeliyim. | Open Subtitles | لقد تحدثت معى بمنتهى الرفق . و بالرغم من ذلك فيمكننى القول بانك انت الذى ينبغى ان اشكره |
O parasını o kadar kolay teslim etmez. | Open Subtitles | إنه ليس من المغفلين الذين يهدوك كل أموالهم بمنتهى البساطة |
Ve seni hapse o kadar hızlı gönderirim ki, siyah maymun başın döner. | Open Subtitles | بمنتهى السرعة ، سأجعل مؤخرة القرد خاصتك تأن |
- Evet. Benimle kıyafetli seviş, Scott. | Open Subtitles | -أجل, مارس معي الجنس الجاف بمنتهى القوة يا (سكوت )! |
Sana bildirmeliyim, Halil, mümkün olan en özenli bir şekilde, ben İsa değilim. | Open Subtitles | يجب أن أخبرك خليل ، بمنتهى الرقة أننى لست المسيح |
Çok basit bir şekilde seni polise de ihbar edebilirdim. | Open Subtitles | كما يمكنني إبلاغ البوليس عنك بمنتهى البساطة |
İşin doğrusu, bebeği kucağına alma fikri onu çok korkutuyordu. Bu yüzden de sürekli bundan kaçınıyordu. Çok ihtiyatlı bir şekilde. | Open Subtitles | والحقيقة أن فكرة حمله كانت تُرعبها لذا فقد تجنبتها بمنتهى التحفظ |
Şimdi bilim aktif biçimde yaratıcımızı araştırıyor. | Open Subtitles | و الآن يبحث العلم بمنتهى النشاط عن خالقنا |
Adil biçimde karar vermeyi deneyeceğim. | Open Subtitles | و ساحاول تقرير ذلك بمنتهى العدالة |