"بها الناس" - Translation from Arabic to Turkish

    • İnsanların
        
    • İnsanlara
        
    Ve bu projenin başında insanların gezegende etki ettikleri yerlere odaklanmak için bu muhteşem teknolojiyi kullanmaya karar verdim. TED وقررت في بداية هذا المشروع أنني سأستخدم هذه التكنولوجيا الفائقة للتركيز على الأماكن التي يتأثر بها الناس نحو الكوكب.
    Bence iklim değişikliği, insanların hissedemeyeceği kadar uzun sürede gerçekleştiği için. Open Subtitles أظن لأنه سيستغرق وقتًا طويلًا ليتغير الطقس بطريقة يشعر بها الناس
    dedik. İnsanların bana sormaları çok hoşuma gidiyor, "Fotoğrafım ne boyutlarda olacak?" TED احببت الطريقة التي كان يسالني بها الناس, "كم سوف يكون حجم صورتي؟"
    Bu insanların yaptıkları faaliyetler için her yerde ödüllendirildiği bir dünya. TED وهو عالم يحوي مكافآت في كل مكان للأعمال التي يقوم بها الناس.
    Hayır. Sadece yemek ve insanlara nasıl davrandıkları konusunda söylendim. Open Subtitles لا ، الشكى عن الطعام فقط وهم الطريقة التي يعاملون بها الناس
    Gerçekten olağanüstü... insanlara yardım etme şekliniz var. Open Subtitles هذا رائع حقا، الطريقة يا رفاق التى تساعدون بها الناس.
    Ama belirtiden daha çok, devamlı bağlantı insanların kendileri hakkında düşüncelerini değiştiriyor. TED و لكن أكثر من عرض، فإن الارتباط المستمر يغير الطريقة التي يفكر بها الناس في أنفسهم.
    Yani çok daha az para harcayarak çok daha hızlısını yaparsınız. Gerçekten insanların hareket güzergahını değiştirebilirsiniz. TED اذن ان تنفق مالاً اقل بكثير وتنجزها أسرع جداً يمكنك بالفعل تغيير الطريقة التي يتنقل بها الناس
    Sadece insanların yaptığı bir dizi seçim. TED فهي مجرد مجموعة من الخيارات التي يقوم بها الناس.
    Özellikle, insanların adaletsizce davranıldıklarındaki tepkilerine serotoninin nasıl etkileyeceğini bilmek istedik. TED تحديداً، أردنا أن نعلم كيف لسيروتونين يمكن أن يؤثر على الطريقة التي يتصرف بها الناس حين يتم معاملتهم بطريقة غير عادلة
    Gerçekten, insanların Ortadoğu'yu nasıl gördüğünü değiştirdik. TED نحن حقًا غيرنا الطريقة التي ينظر بها الناس علي الشرق الأوسط.
    İnsanların davranışlarını değiştirmeden önce, kendilerini nasıl gördüklerini değiştirmeniz gerekiyor. TED يجب ان تغير الطريقة التي ينظر بها الناس الى انفسهم قبل ان تتمكن من تغيير سلوكهم.
    Bu inançlar, dışarıdan gelen bilgiyi içine aldığında mesele sıklıkla, insanların hangi otorite ve kaynaklara güvendiğidir. TED حين تتضمن تلك المعتقدات معلوماتٍ خارجية، فإن القضية تتقلص لتركز على المصادر والسلطات التي يثق بها الناس.
    Sürekli insanların yaptığı ufak, iyi şeyler arıyoruz. TED نحن دائما نبحث عن الأشياء الصغيرة الجيدة التي يقوم بها الناس.
    Ancak biliyorsunuz, size gösterdiğim bütün robotlar küçük, bunun nedeni robotların insanların yaptığı şeyleri yapmaması. TED ولكن أنتم تعلمون، جميع الروبوتات التي عرضتها لكم صغيرة، وهذا لأن الروبوتات لا تفعل الأشياء التي يقوم بها الناس.
    Üçgen ev inşası ilginç olabilir, fakat bir tane yaparsanız, insanların genelde hoşuna gider. TED البيوت المثلثة من الممكن أن تكون مناسبة وجميلة، لكن إذا وجدت أحد أنهى بنائها، فسيعجب بها الناس حقًا.
    Ben insanların onlara bakış açısını değiştirdim. TED ما فعلته هو تغيير الطريقة التي ينظر بها الناس إليهم
    İnsanların birbirlerini nasıl etkilediğini ve ilişki kurduğunu kontrol edemezsin.” TED ‫لا يمكنك التحكم في الطريقة ‬ ‫التي يجذب بها الناس بعضهم البعض‬ ‫ويبنون من خلالها علاقاتهم.‬
    Sadece imgelem. Tehlikeli değiller. Onları insanlara yardım etmek için kullanırım. Open Subtitles مجرد رؤى , إنها ليست خطيرة أنا أساعد بها الناس
    İnsanlara kendini sevdirme yöntemin bu değil mi? Open Subtitles اليست هذة هى الطريقة التى تجعلين بها الناس يحبونكى؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more