Bu şeylerin sizin ve benim için yaptıklarından daha hızlı ilerlediği bir dünya. | TED | وهو عالم تتحرك فيه الأشياء بوتيرة أسرع مما نعرفها. |
Bu yüzden teknoloji çok daha hızlı ilerlemeye devam etse de ben daha yavaş bir şeyle iyiyim. | TED | لذا ومع تقدّم التكنولوجيا بوتيرة أسرع وأسرع، أبقى أنا هنا أفضّل شيئًا أبطأ. |
Küçük bir nöbet geçirdin. Beyin kökünün arkasındaki tümör, daha hızlı gelişiyor. | Open Subtitles | لقد كانت نوبة خفية أن نمو الورم في دماغك قد عاد بوتيرة أسرع |
Buz, kestiğinden çok daha hızlı büyüyor. | Open Subtitles | الجليد ينمو بوتيرة أسرع من قدرته على فتح طريق للخارج |
Onun temizliğinden hızlı büyüyen ağaç gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت أشجار تنمو بوتيرة أسرع من تنظيفه لتلك الطاولة |
Dünyanın çölleri daha da büyüyor, ısınıyor ve kuruyor ve bu süreç her zamankinden daha hızlı ilerliyor. | Open Subtitles | إنَّ صحاري العالم تُصبِح أكبر و أسخن و أجف و هيَ تتحول بوتيرة أسرع .من أي وقتٍ مضى |
İkinci Sanayi Devrimi boyunca olduğundan daha hızlı gelişiyor. | TED | هو ينمو بوتيرة أسرع مما كان عليه خلال "الثورة الصناعية الثانية". |
Halledebileceğimizden çok daha hızlı kanıyor. | Open Subtitles | هيّا ! إنّه ينزف بوتيرة أسرع من أن نوقفها |
Herhangi bir insan veya bazı grupların görme umuduyla hızlı bir şekilde çoğalıyorlar, buradaki TED konuşmaları ile sizler ve ben de buna katkı sağlıyoruz. | TED | لقد أصبحت تتدفق بوتيرة أسرع بكثير مما كان أي إنسان أو مجموعة من البشر يأمل في رؤيته وأنا وأنت نساهم في ذلك في مؤتمر TED هذا |
Kanser hücrelerine benzer olarak bu normal hücrelerin hızlı üretimi, kaynaklara daha sıklıkla ulaştıkları anlamına geliyor ve bu yüzden kemoterapi ilaçlarının etkilerine daha çok maruz kalıyorlar. | TED | تماما مثل الخلايا السّرطانية، الإنتاج السريع لهذه لخلايا العادية، يعني أنها تصل إلى الموارد بوتيرة أسرع... وبالتالي، فإنهم معرضون أكثر لتأثيرات الدواء الكيميائي |
- Sürücü artık çok daha hızlı şarj oluyor. | Open Subtitles | -المحرّك يشحن بوتيرة أسرع الآن . |
- hızlı ye o zaman. | Open Subtitles | -تناولي الفطور بوتيرة أسرع |