"Arkadaşım Lionel Alabama'dan döndü ve benim eski işimi aldı. | Open Subtitles | صديقي ليونيل عاد من ألاباما وهو الان يعمل بوظيفتي القديمة |
İşimi kaybetmek istemiyorsam, hemen gitmeliyim. | Open Subtitles | أذا أنا أردت الأحتفاظ بوظيفتي يجب علي أن أذهب |
Ama elbette, işimi yapmanın zihnini dağıttığını söylemen çok güzel. | Open Subtitles | ولكن بالطبع. من الرائع أن أن تجدِ القيام بوظيفتي مشتت جداً |
İşe geri dönmek istiyorum çünkü kariyerimi ilerletmek istiyorum ya da daha fazla kahve içmek istiyorum. | TED | أريد العودة إلى عملي، لأنني أريد ان أرتقي بوظيفتي أو أريد فقط ان أذهب لتناول القهوة. |
Döndüğümde hala bir işim olacak mı, merak ediyorum. | Open Subtitles | كنت أتساءل إن كنت سأحتفظ بوظيفتي حالما أعود لهناك |
Londra'ya gidip bankadaki yeni işime başlamadan önce seni görmek istedim. | Open Subtitles | أردت رؤيتك مجدداً, قبل الذهاب للندن للبدء بوظيفتي الجديدة في البنك |
En azından bu ayın sonuna kadar işimde kalmayı istiyorum. | Open Subtitles | و احب ان احتفظ بوظيفتي حتي نهاية الشهر علي الاقل |
Ama vaktimi boşa harcayıp işimi yapmama engel olmaya devam edersen yüzüne bir tane yumruk yiyeceksin. | Open Subtitles | وسوف أتواصل مع وجهك إذا لم تتوقف عن هدر وقتي وتساعدني علي القيام بوظيفتي |
- Seni ilgilendiren tüm konu, yargıcın önünde bana işimi yapmama izin vermen. | Open Subtitles | كل ما عليك أن تدعني أقوم بوظيفتي جيداً أمام القاضي |
O zaman işimi elimde tutmayı bekliyorum çünkü onların görünüşe göre yapamadıkları bir şey yapıp, bir karar verdim. | Open Subtitles | إذا أتوقع أن أحتفظ بوظيفتي, نعم لأنهم على ما يبدوا عاجزون عن العمل لقد اتخذت قرار |
O zaman işimi elimde tutmayı bekliyorum çünkü onların görünüşe göre yapamadıkları bir şey yapıp, bir karar verdim. | Open Subtitles | إذا أتوقع أن أحتفظ بوظيفتي, نعم لأنهم على ما يبدوا عاجزون عن العمل لقد اتخذت قرار |
Güvenlik yetişene kadar yumruk attı. İşimi kaybetmediğim için şanslıydım. | Open Subtitles | أوسعه ضرباً قبل أن يأتي الأمن أنا كنت محظوظة أنني احتفظت بوظيفتي |
Eğer bana güvenmezlerse, işimi yapamam. | Open Subtitles | إذا لم يثقوا بي لا يمكنني القيام بوظيفتي |
Sen bir aptalsın. Bunu çalarken işimi riske attım. | Open Subtitles | أيها أحمق , خاطرت بوظيفتي لأسرق ذلك لترى إذا كان بإمكانك الإستمناء ؟ |
Sizin gibi ben de işimi yapıyorum. | Open Subtitles | أنا أقوم بوظيفتي و حسب كما تقومون بها أنتم |
- Ben sadece işimi yaptım. | Open Subtitles | عن طريق إلقاء القبض على القتلة و الإرهابيين. أنا أقوم فقط بوظيفتي. |
Bugün işimi sensiz yapamayacağımı fark ettim. | Open Subtitles | لقد أدركت اليوم أنني لا أستطيع القيام بوظيفتي من دونك |
Çünkü işimi yapıyorum ve bunu yaparakta doğru yapıyorum. | Open Subtitles | ،لأنني أقوم بوظيفتي وأقوم بها بالشكل الصحيح |
Gerçekten senin için kariyerimi feda edeceğimi mi sanıyorsun? | Open Subtitles | هل حقا تتوقعي مني أن اضحي بوظيفتي من أجلك؟ |
Sonra görüşürüz çocuklar... eğer geri döndüğümde hala bir işim olursa. | Open Subtitles | أراكم لاحقاً يا شباب إذا كنت مازال محتفظاً بوظيفتي |
İşime riske atıyor olabilirim, ama size bir içki ısmarlayıp söyleyeceklerinizi dinlemek için herşeyi yaparım. | Open Subtitles | ، لربما أنا أخاطر بوظيفتي لكن سأفعل أي شيء لأبتاع لك شراباً و سماع أي شيء تريد قوله |
Eğer bu röportaj bir felakete dönüşürse, işimde başarısız olacağım, ve şu an işimde başarısız olmak gibi bir lüksüm yok çünkü elimde kalan tek şey işim! | Open Subtitles | اذا كانت المقابلة كارثية أكون قد فشلت بوظيفتي ولا يمكنني الفشل بوظيفتي الآن |
Aslına bakarsan, işimden atılmamak için patronumla yattım. | Open Subtitles | قاسي لقد كان علي النوم مع رئيستي للإحتفاظ بوظيفتي |
- Ben sadece görevimi yapıyordum. | Open Subtitles | لقد كنتُ فقط أقوم بوظيفتي. |