ara sıra uğra. Ne kadardır burada olduğuma bakarsın. | Open Subtitles | قم بالمرور بين الفينة والأخرى لترى مدى ثباتي |
Hani bazen ara sıra dalaşmaman gereken biriyle karşılaşırsın ya? | Open Subtitles | هل لاحظتَ يوماً كيف تصادف شخصاً بين الفينة والأخرى ما كان عليكَ استفزازه؟ |
Köpek balıkları, ayılar, ara sıra penguenler. | Open Subtitles | أسماك القرش، الدببة، والبطريق بين الفينة والأخرى |
arada bir haklı olabiliriz, ama gerçekten nadiren. | Open Subtitles | قد نكون محقين بين الفينة والأخرى لكن نحن نادراً نعدل |
Veda ettiğimizde arada bir beni hatırla. | Open Subtitles | عندما تبادلنا الوداع تذكرني بين الفينة والأخرى |
Fakat, o karanlık zamana dönüp de baktığınızda ki bence, arada sırada bakmalıyız... | Open Subtitles | ولكن عندما تجولون بنظركم إلى ذلك الوقت المظلم كما أرى أنه ينبغي لكم بين الفينة والأخرى |
Tabii ki değilim. ara sıra eğlencesine oynarım işte. | Open Subtitles | بالطبع لا، إنّما أفعل ذلك للتسلية بين الفينة والأخرى |
Hem kim bilir, artık emniyete de döndüğüne göre ara sıra birbirimize birkaç iyiliğimiz dokunabilir. | Open Subtitles | ومَن يدري؟ ربّما يمكننا تبادل الصنائع بين الفينة والأخرى بعد عودتكِ إلى الشرطة |
Duyduğuma göre lanet şey ara sıra sıkışıveriyormuş. | Open Subtitles | اللعنة هذا الشيء يعلق بين الفينة والأخرى حسب ما علمت |
ara sıra da balık tutmaya ve avlanmaya götürürdüm. | Open Subtitles | بعدها كنت آخذه لصيد الأسماك بين الفينة والأخرى |
Sonra ona silah doğrulttum, ara sıra yaparım böyle, bilirsiniz. | Open Subtitles | لذا هددته بالسلاح فكما تعلمون يا رفاق أنا أفعل هذا بين الفينة والأخرى |
Öldüğünden emin olsam da yine de ara sıra onu düşünüyorum. | Open Subtitles | ... برغم علمي بأنها ميتة ما زلت أفكر بها بين الفينة والأخرى |
ara sıra Sadek'deki evin... o korkunç dünyasına dönüyorum. | Open Subtitles | بين الفينة والأخرى أعود الى المنزل في "ساديك" إلى رعب المنزل في "ساديك" |
Sen ve ben, biz birbirimizi ara sıra görüyoruz. | Open Subtitles | طالما نتقابل بين الفينة والأخرى |
ara sıra birilerini öldürmezsem benim kim olduğumu unuturlar. | Open Subtitles | إن لم أقتل رجل بين الفينة والأخرى سينسون من أنا! |
ara sıra birilerini öldürmezsem benim kim olduğumu unuturlar. | Open Subtitles | تذكّر يا والدي فنحن نحتاجه إن لم أقتل رجل بين الفينة والأخرى سينسون من أنا! |
Şimdi de onu arada bir, bir güzel besliyorum. | Open Subtitles | والآن، أتركه يخرج لتناول وجبة كبيرة بين الفينة والأخرى |
İnsan arada bir dışarı çıkıp eğlenmeli. | Open Subtitles | فالمرء يحتاج للخروج والاستماع بين الفينة والأخرى |
Bu sayede belki çift vardiya yapmak zorunda kalmam ve çocuklarımı arada bir görebilirim. | Open Subtitles | ويتسنّى لي رؤية ولديّ بين الفينة والأخرى |
arada bir suratıma buzlu içecek yesem de. | Open Subtitles | حتى لو عنى تلقيّ لعصير على وجهي بين الفينة والأخرى |
Baykuşların bile arada sırada balık dışında başka bir şey yemeye ihtiyaçları vardır. | Open Subtitles | حتى البوم يحتاج إلى كسر نظامه الغذائي بين الفينة والأخرى |