"تأتون إلى" - Translation from Arabic to Turkish

• gelip
• gelir

Çünkü daha sonra gelip de adaletsiz davrandığım için şikâyet etmenizi istemiyorum, Paul?
الأن لا أريدكم جميعاً تأتون إلى هُنا لاحقاً وتشكون بإنني لم أكن عادلاً.

Güzel takımlar ve kâğıtlarla evime gelip... Paramın üstüne konmaya çalışıyorsunuz?
تأتون إلى منزلي ببنودكم وتواقيكعم وتحاولون الإحتيال على أموالي؟

Buraya gelip, hristiyanlık değerlerinizle onları uygarlaştırmaya çalışıyorsunuz.
تأتون إلى هنا محاولين تحضيرهم بقيمكم المسيحية

Bayanlar. Buraya sık gelir misiniz?
ايتها السيدات , هل تأتون إلى هنا غالباً ؟

- Buraya sık gelir misiniz?
إذا يا شباب، هل تأتون إلى هنا كثيرا؟

Söyleyin bakalım, buraya sık gelir misiniz?
إذن، هل تأتون إلى هُنا دوماً يا رفاق ؟

Demek istediğim, her gün buraya gelip... sorunlardan kurtulmayı, binbir çeşit oyun oynamayı öğreniyorsunuz.
أقصد ، أنتم تأتون إلى هنا كل يوم وتتدربون تجرّبون كل أنواع الحِيَل

Buraya gelip aptal bir hata yapıyorsunuz. Peki şimdi ne olacak?
تأتون إلى هنا و تفعلون أخطاء غبية،و الآن ماذا؟

Bu ülkeye gelip bizim zayıf, merhametli olduğumuzu düşünürek sistemden yararlanmaya çalışmak için geldiniz.
تأتون إلى هذه البلاد مستغلين النظام و تضنون أننا متسامحين ضعفاء و لاحول و لا قوة لنا

Ve siz gelip suçlama mı yapıyorsunuz?
و أنتم تأتون إلى هنا و تلقون الاتهامات ؟

Siz yabancılar, buraya gelip, cenneti bulduğunuzu düşünüyorsunuz.
إنه فقط أنتم الأجانب تأتون إلى هنا وتخالون بإنكم تجدون النعيم.

Hayatımı mahvetmekle kalmayıp evime gelip bir de Top Chef gecemi berbat ediyorsunuz.
و لم تدمروا حياتى فحسب و لكن الآن تأتون إلى بيتى

Buraya gelip sürekli bunu yaptığınıza inanamıyorum.
لا أستطيع أن أصدق حتى أنكم تأتون إلى هنا طيلة الوقت والقيام بهذا

Ülkemize gelip kadınlarımızı sikiyorsun. Taşakların bayağı büyük, değil mi?
تأتون إلى بلادنا و تعاشرون نسائنا أجل ، لديك جرأة كبيرة ، أليس كذلك؟

Hepiniz böyle gelir misiniz?
هل تأتون إلى هنا جميعكم؟

- Buraya çok sık gelir misiniz?
هل تأتون إلى هُنا كثيراً ؟