Ben seni İngiltere'ye götürecektim ve şimdi sen beni götürüyorsun. | Open Subtitles | كنت سأخذك الي انجلترا والان أنت تأخذني اليها |
Ben... ben... ben bu biletin parasını ödedim, yani beni Seattle'a götürmek zorundasın. | Open Subtitles | لقد أشتريت هذه التذكرة و هي تقول أنه عليك أن تأخذني الي سياتل |
Sana 500 dolar veririm. Kızımı ve beni havaalanına götürmeni istiyorum. | Open Subtitles | أنا سأعطيك 500 دولار, أنا أريد منك أن تأخذني وأبنتي إلى المطار |
Beni yemeğe götür. | Open Subtitles | أنت تأخذني إلى المطاعم, والسينما, والملاهي, |
Onu gördüğüm son ana götürebilir misin beni, rica etsem? | Open Subtitles | هل يمكنك أن تأخذني الى أخر مرة رايته فيها أرجوك |
baba beni annemin olduğu yere götürmelisin, yoksa gerçekten kötü birşeyler olacak ona | Open Subtitles | أبي؟ يجب أن تأخذني إلى حيث أمّي، أو أن شيئاً سيئاً سيحدث لها |
Sabah çıkınca, ilk iş olarak beni yemeğe götürür müsün? | Open Subtitles | أول شيء أفعله عند خروجي هل تأخذني لتناول الطعام ؟ |
Kitty'yi de Reagan Kütüphanesine mi götüreceksin? | Open Subtitles | و انت طلبت مني أن تأخذني إلى المتحف غداً |
Bu gece, beni bu kokuşmuş kasabadan götürüyorsun! | Open Subtitles | سوف تأخذني . خارج هذه البلدة الكريه الليلة |
Beni nereye götürüyorsun bilemem ama içki yoksa Tanrı yardımcın olsun. | Open Subtitles | لا اعرف الى اين تأخذني ولكن الله يكون في عونك اذا كان لا يوجد شراب |
Beni yemeğe götürmek veya bana iyi davranmak zorunda değilsin. | Open Subtitles | ليس عليك ان تأخذني لتناول العشاء أو تكون لطيفا معي. |
Herkes istiyor! Manikürcü kadın bile beni pilatese götürmek istedi. | Open Subtitles | حتى السيدة التي جملت اظافري تريد أن تأخذني لدرس الرياضة |
Beni şimdi Masters'in matbaasına götürmeni istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أعرف اين تطبعون انت وماسترز وأريدك أن تأخذني هناك الآن |
Bu makinalardan bıktım. Yarın beni eve götürmeni istiyorum. | Open Subtitles | ،لقد سئمت من هذه الأجهزة أريدك غدا أن تأخذني للبيت |
Beni buldun. Şimdi Todd Carter'ın evine götür. | Open Subtitles | حسنا أنت عثرت علي وأنا أطلب منك بأن تأخذني الى تود كارتر |
Onu gördüğüm son ana götürebilir misin beni, rica etsem? | Open Subtitles | هل يمكنك أن تأخذني الى أخر مرة رايته فيها أرجوك |
Beni kasabaya geri götürmelisin. Şimdi çabuk. Lütfen! | Open Subtitles | يجب ان تأخذني الي المدينة مرة آخرى الآن بسرعة, ارجوك |
Bu güzel hanımlardan biri beni bir kızla olan randevuma götürür mü acaba? | Open Subtitles | واحدة منكم أيتها السيدات الجميلات تريد أن تأخذني لألتقي بفتاة في وقت لاحق؟ |
Bıktım bu makinelerden. Yarın beni eve götüreceksin. | Open Subtitles | ،لقد سئمت من هذه الأجهزة أريدك غدا أن تأخذني للبيت |
ve belki o zaman beni balık tutmaya götürürsün. | Open Subtitles | وربما بعد ذلك يمكنك ان تأخذني صيد الاسماك |
Ben öfkelendim, kendime lanet bir rehine almak istiyorum. | Open Subtitles | الجميع يغضب، أنا غضبت لِمَ لا تأخذني كـ رهينة لعينة؟ |
Beni almaya gelecekti ama, aklı bir karış havadadır? | Open Subtitles | المفروض أن تأخذني هي، لكن ليس عقل كامل، تعرف |
Andy, özür dilerim, orada kıyafetten başka bir şey yok, yani neden beni eve götürmüyorsun. | Open Subtitles | أندي، أنا آسفة ولكنه لايوجد سوى ملابس في هذا اللوح لذا، لِما لا تأخذني للمنزل |
O arabaya beni alması için ve o tabuta da mezarlık için ihtiyacım var. Chrissy, neden onun tabutunu eve götürüp tüm işleri ayarlayamıyorum? | Open Subtitles | و أريد أن تأخذني هذه السيارة أنا و الكفن لمحرقة، لماذا؟ |
Baba, Cumartesi günü beni şehre götürmen gerekecek. Şehre mi? | Open Subtitles | أبي أحتاج أن تأخذني إلى المدينة يوم السبت المدينة؟ |
Sana aşk için bir reçete yazardım ve beni... günde üç kere almanı söylerdim. | Open Subtitles | أكتب لك وصفة حب طبية و أقول لك أن تأخذني ثلات مرات في اليوم |