"تأخر الوقت على" - Translation from Arabic to Turkish

• için çok geç
• için artık çok geç
• için biraz geç
• konuşmak için vakit biraz geç
• için geç oldu

Dikkat için çok geç. Savaş kaybedildi. Teslim olmalıyız.
لقد تأخر الوقت على الحرص لقد خسرنا الحرب ، يجب علينا الاٍستسلام

Artık değiştirmek için çok geç. Neyse, arabanın orada hazır olmasını istiyorum.
لقد تأخر الوقت على التغيير على أى حال ، إننى أريد السيارة هناك

- Bunun için artık çok geç dostum.
أطلق سراحه تأخر الوقت على فعل ذلك يا صديقي

Bunun için artık çok geç, sence de öyle değilmi?
لقد تأخر الوقت على ذلك بعض الشيء. -ألا تعتقد ذلك؟

Tayin formunu teslim etmek için biraz geç kalmadın mı sence?
تأخر الوقت على تغير ،إستمارة مهمتك الميدانية ألا تعتقدين ذلك؟

- Marquis, felsefeden konuşmak için vakit biraz geç.
-أيها الماركيز ، تأخر الوقت على الفلسفة

Burası bugünlük tek şansımız. Diğer pazar için geç oldu.
أقول أنه من الأفضل ان نبقى هنا فقد تأخر الوقت على السوق الأخر

Bunun için çok geç kaldın, hayatım.
تأخر الوقت على تقبلها يا عزيزتي تأخر كثيراً

Kürtaj için çok geç. Bu kurallara da aykırı...
تأخر الوقت على الإجهاض هذا ممنوع بشدة

Sophie, bu akşam baskı yapmak için çok geç mi?
هل تأخر الوقت على طبعة النهار ؟

Kaçmak için çok geç bence.
أعتقد أنه تأخر الوقت على الهروب.

Bunun için çok geç.
لقد تأخر الوقت على هذا

- Bunun için çok geç.
تأخر الوقت على ذلك.

Birşeyleri değiştirmek için artık çok geç.
لقد تأخر الوقت على عمل التغييرات

Hepimizin buradan çıkması için artık çok geç.
لقد تأخر الوقت على أن نخرج جميعنا

İnsanoğlunu kurtarmak için artık çok geç.
لقد تأخر الوقت على أنقاذ الجنس البشري

- Bunun için biraz geç artık.
لقد تأخر الوقت على ذلك ماذا حدث لك؟

Vicdan azabı çekmek için biraz geç oldu, Bayan Başkan.
تأخر الوقت على الندم يا سيادة الرئيسة

Evet bunun için biraz geç kaldın değil mi?
تأخر الوقت على هذا الآن، ألا تعتقد هذا؟

Brendi için geç oldu.
لقد تأخر الوقت على البراندي