Diğer saldırganla dövüşürken kötü birşekilde yaralandı. | Open Subtitles | لقد تأذت بشدة بنما كانت تقاتل الشخص الثاني من تلك العصابة |
Ama kızkardeşiniz yaralandı ve ambulans onu aldı götürdü. | Open Subtitles | لكن اختك قد تأذت و الاسعاف حضر واخذها بعيدا |
Çok kötü yaralanmış. Yardım çağırmaya gidiyorum. | Open Subtitles | لقد تأذت بشدة , أنتم يا رفاق سأذهب لأجلب المساعدة |
H.M.'nin hippokampı kaldırıldıktan sonra, kısa süreli hafıza oluşum yeteneği zarar gördü ancak tekrar yoluyla fiziksel görevleri öğrenebiliyordu. | TED | بعد إزالة حصينه، تأذت قدرة ه.م. على تكوين ذكريات قصيرة الأمد. لكنه استطاع تعلم المهام البدنية عبر التكرار. |
Şu an Yaralı olan o ve onu burada bırakamam. | Open Subtitles | حالياً هي التي تأذت و أنا لا أستطيعُ تركها هُنا |
Sırf duyguların incindi diye yılların çalışmasını mahvedemezsin. | Open Subtitles | ستفسد أعواماً من العمل لأن مشاعدرك قد تأذت |
Federal Plaza'daki patlamada yaralandı. | Open Subtitles | لقد تأذت في انفجار القنبلة في المبنى الفيدرالي |
Elim yaralandı, başım yaralandı, ayaklarım yaralandı. | Open Subtitles | لقد تأذت يدى ورأسى تأذت وقدمى تأذت |
Başka bir patenci ile çarpıştım ve o yaralandı. | Open Subtitles | لقد اصطدمت بمتزلجة أخرى و تأذت هي بشدة. |
Cumhuriyet askerleri yaralandı, Jedi geri çekiliyor Yüce Lider. | Open Subtitles | قوات الجمهورية تأذت الـ"جيداى" فى تقهقر ايها القائد الاعلى |
Annem de yaralandı. Anneciğim. | Open Subtitles | أوه، تأذت كثيرا أه، أمي |
Hikâyeyi tam olarak bilmiyorum ama, kız yaralanmış. | Open Subtitles | ربما بدفعها , لا أعلم بالتحديد ولكن الفتاة تأذت |
yaralanmış olabilir, acı çekiyor da olabilir, ama o yaşıyor. | Open Subtitles | ربما تأذت ، ربما تعاني لكنها على قيد الحياة |
Hareket ediyor mu? Kolundan yaralanmış galiba. | Open Subtitles | أعتقد أن ذراعها تأذت أو شيء من هذا القبيل |
H.M.'nin hippokampının kaldırılmasından dolayı, onun uzun süreli hafıza oluşum yeteneği de zarar gördü. | TED | بسبب إزالة حصينه، قدرة ه.م. على تكوين الذكريات طويلة الأمد تأذت أيضًا. |
Senin yüzünden Sookie'nin kılına zarar gelirse sadece isimden ibaret olan kalbine kazığı saplarım. | Open Subtitles | اذا تأذت سوكي بأي طريقة بسببك لن أتوقف حتى أنتقم منك |
Eğer bu işten zarar görürse iki elim de yakanda olacak! | Open Subtitles | إذا تأذت من هذا الأمر فسوف ألاحقك بكل قوتي |
Yaralı ya da kafası karışmış olabilir. | Open Subtitles | . ربما تكون قد تأذت , او عالقة بخضم ما |
- O şeyler seni öldürür! - Yaralı. | Open Subtitles | تلك الأشياءِ ستقتلك - لقد تأذت - |
Duygularınız incindi. Çok kötü, çok üzücü. | Open Subtitles | تأذت مشاعرك, سيء للغاية محزن جداً |
Konu çok eften püften. Ruhum acıyor gibi hissediyorum. | Open Subtitles | النص ضعيف جداً ، اشعر و كان روحى قد تأذت |
Muhtemelen kaçmaya çalışıyordu. İncinmiş olabilir. | Open Subtitles | ربما كانت تحاول الهرب ربما تأذت |