"تاجر المخدرات" - Translation from Arabic to Turkish

• uyuşturucu satıcısı
• uyuşturucu satıcısını
• Torbacı
• uyuşturucu satıcısının
• uyuşturucu taciri
• uyuşturucu satıcısına
• eroinmanı
• bir torbacının
• Uyuşturucu satıcısıyla
• Uyuşturucu satıcılarını
• bir uyuşturucu satıcısısın
• uyuşturucu aldığı

uyuşturucu satıcısı gibiyim. Adamı bağımlı yaptım.
أنا مثل تاجر المخدرات , لقد جعلت الرجل مدمن

Ve de Kolombiyalı uyuşturucu satıcısı.
تاجر المخدرات الكولومبي كانت الخامسة أي بقيت لي اثنتان

Tony'nin uyuşturucu satıcısı gelince evden çıkmış. Bir arkadaşında kalmış.
عندما حضر تاجر المخدرات خرجت ونامت عند أصدقاء

Eğer adama tanıtıldı olacak. Oh, uyuşturucu satıcısını anlamına gelir.
ـ سوف يتم تقديمك إلى الرجل ـ تقصد تاجر المخدرات

Torbacı değilse bile imalatçı.
هل تعتقد أنه تاجر المخدرات ؟ حسناً إن لم يكن فهو بالتأكيد يطبخها

Ve sonra...ve sonra bir seferden fazla oluyor, sonra tek düşünebildiğin o oluyor, ve sonra ve sonra sabahın 7'sinde kendini uyuşturucu satıcısının evinde buluyorsun.
, و أصبح الأمر أكثر من مرة . . ثم أصبح كل ما أفكر به و ها انا أقف خارج منزل تاجر المخدرات الساعة السابعة في الصباح

Meksika'nın en büyük uyuşturucu taciri.
تاجر المخدرات الأكبر في شمال المكسيك

Hayır, uyuşturucu satıcısı arabayı pezevenkliğini yaptığı bir fahişeden aldı. Fahişe de arabayı bir hediye olarak almış.
كلا ، تاجر المخدرات حصل عليها من إحدى العاهرات الآتي يعملن لديه ، والعاهرة حصلت عليها من سعادة المحافظ كهدية

Bana göre, uyuşturucu satıcısı uyuşturucu satıcısıdır.
بالنسبه لي تاجر المخدرات يبقى تاجر المخدرات

Bilemiyorum. Ne tür bir uyuşturucu satıcısı insanları öldürsün ki?
أعني ما نوع تاجر المخدرات الذي يبدأ بقتل الناس

Affedersin. Yani diyorsun ki, uyuşturucu satıcısı iyi birisi çıkmadı, öyle mi?
أسف , هل تعتقد ان تاجر المخدرات رجل جيد؟

Sadece saldırgan uyuşturucu satıcısı hikayesi tanıklarımızınkinden daha mantıklı diye.
إنّما قصّة تاجر المخدرات العنيف أكثر منطقيّة من شهودنا.

Bu, uyuşturucu satıcısı ve muhtemelen yaşlı adam için de söylenebilir.
ونفس الشيء على تاجر المخدرات وكذلك الرجل المسن غالبا

uyuşturucu satıcısını nasıl soyduklarından bahsetmeye başladılar.
بدأوا التحدث عن كيف أنهم سرقوا تاجر المخدرات هذا

Şu çantayı kaset bandıyla kafasına bağlayan uyuşturucu satıcısını hatırlıyor musun?
هل تتذكرى تاجر المخدرات هذا الذى كان يضع حقيبة المسجل على رأسة ؟

Torbacı komşundan kurtuldun, ...bana kalırsa, senin için fazla zor olmadı, ha?
فقد تخلصت من تاجر المخدرات الذي يسكن في الجوار لذا أعتقد أنها لن تكون صعبة عليك

Bilmem. Torbacımdır ya da benim diğer Torbacı olabilir?
لا أعلم، تاجر المخدرات، تاجر المخدرات الآخر؟

Bu uyuşturucu satıcısının başındaki boşlukları doldurmam gerekiyordu.
لقد انشغلت في محاولة سد هذه الثقوب في رأس تاجر المخدرات

Deli mi psikopat uyuşturucu taciri mi?
-وصلت لموقعٍ . المخبولة أم تاجر المخدرات المعتل نفسيًا؟

O uyuşturucu satıcısına sert davranmamalıydım.
إستفسار بخصوص قتل تاجر المخدرات , كما تعلم

Bir eroinmanı ararken baskın yapıyorduk, salak bize ateş açtı. Bir polis onu omuzundan vurdu.
ولقد إقتحمنا المنزل نبحث عن تاجر المخدرات فقام الوغد بإطلاق النار علينا

Benim derdim, saçları kötü boyanmış bir torbacının yolumun üstünde sap gibi dikilmesi.
مشكلتي الآن هي مساعد ( بريتي ) تاجر المخدرات ! في وظيفة متقلبة كهذه يعيق طريقي الآن

Uyuşturucu satıcısıyla evde tek başına mısın?
أنتِ وحدك في البيت مع تاجر المخدرات هذا؟

Uyuşturucu satıcılarını çiftlikten uzak tutabilirsek şayet.
الآن يمكننا أبقاء تاجر المخدرات بعيداً عن الماشية

Sen bir uyuşturucu satıcısısın.
أنتَ تاجر المخدرات !

Sen neden bahsediyorsun? Bak, bi arkadaşımın arkadaşının uyuşturucu aldığı kişi Jasper'mış.
انظري, أنا أملك صديق الذي هو صديق لي تاجر المخدرات لجـــاســبر.