"تاريخاً" - Translation from Arabic to Turkish

    • tarih
        
    • geçmişi
        
    • tarihi
        
    • tarihe
        
    • geçmişim
        
    • geçmişiniz
        
    Eğer dans edip öpüşmezlerse aşık olamazlar ve ben de tarih olurum. Open Subtitles إذا لم يرقصوا و يقبلوا بعضهم, فلن يحبوا بعضهم و سأكون تاريخاً.
    Ama size söz veriyorum lig bittiginde onu tarih etmis olacagiz. Open Subtitles لكني أعدكم انه بنهاية هذا الموسم سوف نكون قد كتبنا تاريخاً
    Sultan ya tarih yazacak, ya da tarih olup gidecek. Open Subtitles أن سلطان سيدخل التاريخ أو سيصيح هوا ذاته تاريخاً
    Usturlabın geçmişi inanılmaz. TED الأسطرلاب في الحقيقة يملك تاريخاً رائعاً
    - Cinsel içerikli mesajlaşmanıza da mı geçmiş tarihi attılar? Open Subtitles هل وضعوا تاريخاً سابقاً على شكوى مراسلاتك الجنسية أيضاً؟ ماذا؟
    Yoksulluğu tarihe gömmek için muazzam fırsat olduğunu söyleyerek bitirmek istiyorum. TED أريد أن أختم بالقول بأن هناك فرصة مذهلة لجعل الفقر تاريخاً.
    Öncelikle bir şeylerimi satıp sonra pişman olmak gibi bir geçmişim var 68 model gitarımı hatırlar mısın? Open Subtitles حسناً ، أولاً إنني لدي تاريخاً في بيع الأشياء ثم أندم على فقدانها
    Farklı zaman ve mekanda olabilirsiniz ancak bu uzun ve muhtemelen güzel bir geçmişiniz olduğu gerçeğini değiştirmez. Open Subtitles ربما يكون فى وقتاً أخر ومكاناً آخر الآن ، لكن هذا لا يغير حقيقة أنكم يا رفاق تاريخاً طويلاً وجميلاً سوياً
    Dün imkânsız gibi görünen her türlü girişim, bugün artık tarih oldular. Open Subtitles وغير المتخيّل أمس صار تاريخاً فى الوقت الحاضر
    Tam bir düğün planlamak için tarih belirlemelisin. Open Subtitles و لكي نخطط لزفاف كامل يجب أن نحدد تاريخاً
    O koca, çirkin piç çoktan tarih olurdu. Open Subtitles طلقة واحدة واضحة،وذلك الوغد الضخم البشع سيصبح تاريخاً
    tarih kurallarla yazılmaz. Anlık kararlarla yazılır. Open Subtitles أنت لا تصنع تاريخاً بتتبعك للقواعد بل بتملكك للحظة المناسبة
    Özellikle de benim gibilerinin tarih boyunca ya kurban ya da yiyecek oldukları düşünülürse. Open Subtitles أرى أن الأشخاص أمثالي كانوا تاريخاً ضحايا وطعام ولكن للتوضيح، من الأشخاص أمثالكِ؟
    Böyle birşey yok. Burda ilişkini tarih yapabilirsin. Yapamam. Open Subtitles ولا يحدث ذلك أبداً، بإمكانك صنع تاريخاً هنا
    Kurban çek defterini ve kalemini çıkardı, çeke tarih attı ama o kadar. Open Subtitles تناول الضحية دفتر الشيكات وقلماً والشيك يحمل تاريخاً لا أكثر
    Galiba Joseph Willowbrook'un şu protestoları başlatan Kızılderili'nin sivil itaatsizlik geçmişi var. Open Subtitles يبدو أن جوزيف ويلبروك الأمريكي الأصلي الذي يتزعم المظاهرات يملك تاريخاً من العصيان المدني
    Babanın sperm donör kartına göre, herhangi bir astım geçmişi yok. Open Subtitles بطاقة الأب المتبرع بالنطفة تذكر تاريخاً من داء الربو
    Sayın Yargıç, sanığın dolandırıcılıkla ilgili hatırı sayılır bir geçmişi olduğunu unutmayınız. Open Subtitles وسيلاحظ سيادتكم أنها تمتلك تاريخاً حافلاً بالخداع وانتحال الصفة
    - Cinsel içerikli mesajlaşmanıza da mı geçmiş tarihi attılar? Open Subtitles هل وضعوا تاريخاً سابقاً على شكوى مراسلاتك الجنسية أيضاً؟ ماذا؟
    Annen sana geldi ve yepyeni bir aile tarihi anlattı. Open Subtitles تأتي أمكِ وتعطيكِ تاريخاً جديداً للعائلة
    Morris tutuklamasını yaptığında ecstasy operasyonu tarihe karışacak. Open Subtitles حالما يجري الإعتقال أعتقد أنقضية النشوة ستصبح تاريخاً
    Ve ben her zaman kendimi bir parça da olsa dışlanmış hissediyorum beni küçümsediklerini çünkü benim erkeklerle seks yapmaktan zevk alan bir geçmişim var ki bence bunun için özür dilemek zorunda değilim. Open Subtitles وأنادائماً. وأنا دائماً مستبعدة وأعتبر أقل من البقية لأنني أملك تاريخاً طويلاً
    Bir geçmişiniz olduğunu gördüm ve sonra parçaları birleştirdim. Open Subtitles ورأيت أنكما تملكان تاريخاً وتذكرت كل شيء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more