| Bu şey bir tür uçan satış makinesine benziyor. | Open Subtitles | هذه الطائره تبدوا كأنها آلة البيع بقطعٍ نقدية. |
| Plastik parçasına benziyor. | Open Subtitles | تبدوا كأنها قطعة منصهرة من البلاستيك |
| Bir tür taşıta benziyor. | Open Subtitles | تبدوا كأنها نوع .من المركبات |
| Kulağa Byrds gibi gelse de... Fakat sevdim. bu iyi. | Open Subtitles | تبدوا كأنها لفرقة بيردز اعجبتني, انها جيدة |
| Oraya, suların şelaleden akar gibi aktığı bir havuz inşa et. | Open Subtitles | ـ أترى هذه الصخرة اجعلها تبدوا كأنها شلال و غطي الحوائط بالذهب |
| Bıçak yarasına benziyor. | Open Subtitles | تبدوا كأنها جروح خنجر. |
| Bir çeşit düğün ziyafetine benziyor. | Open Subtitles | تبدوا كأنها وليمة عشاء |
| Bir çeşit muskaya benziyor. | Open Subtitles | تبدوا كأنها طلسمٌ من نوعٍ ما |
| Adamın da onu gemiden atmak ya da atlamış gibi göstermek için bir nedeni olmuş oldu. | Open Subtitles | لماذا خبأ هذا عن المستثمرين وفجأة وجد لديه سببا وجيها ليقذفها فى البحر او يجعلها تبدوا كأنها قفزت |
| Bilmiyorum. Terketmek için ücretsiz bilet gibi birşey sanki | Open Subtitles | لا أعرف، تبدوا كأنها تذكرة مجانية للرحيل |
| Bu, itfaiye saldırısının talimatları gibi adamların vardiyaları, mavi kopyalar. | Open Subtitles | هذهِ تبدوا كأنها تعليمات للهجوم على محطة الأطفاء ساعاتُ عمل الرجال، مخططات |
| Karbon tarihi 1420'ler olarak hesaplandı, parşömen sayfalarında kıvrımlı el yazıları ve bir rüyadan alınmış gibi görünen, el yapımı resimler var. | TED | تم تقدير المؤشر الكربوني لكتابتها عام 1420 تقريباً، وتعرض صفحاته الجلدية كتابات أنشوطية وصور مرسومة باليد تبدوا كأنها سرقت من حلم. |