Ne olmuş olabilir ki ona? İyi görünüyorsun Kev. Sandığımdan daha kıllıymış. | Open Subtitles | يا رجل انها كليه ماذا سيحدث له؟ تبدو جيد كييف الكثير من الشعر اكثر مما توقعت |
Çok iyi görünüyorsun. Dumais de iyi görünüyordu, aslında iyi olmadığı zamana kadar. | Open Subtitles | . تبدو جيد جداً . (دوميث) كانت تبدو جيدة ، حتى حدث ذلك |
Yaptığını göster bana. Evet! İyi görünüyorsun. | Open Subtitles | دعني أراك تعمل , أجل , تبدو جيد |
Sen iyi gözüküyorsun genç adam. | Open Subtitles | انت كذلك تبدو جيد ايها الفتى اليافع |
İyi görünüyorsunuz, Bayan Linton. | Open Subtitles | وه,تبدو جيد أنسة لينتون |
Şapkanla iyi görünüyorsun. | Open Subtitles | انت تبدو جيد مع قبعتك |
Sakalsız gayet iyi görünüyorsun. | Open Subtitles | تبدو جيد من غير الذفن |
Evet, evet, evet. İyi görünüyorsun. Dinle Jo. | Open Subtitles | نعم , نعم تبدو جيد ( أسمع ( جو |
Selam, Lucas. Sahada iyi görünüyorsun, dostum. | Open Subtitles | هيه (لوكس), كنت تبدو جيد هناك يا أخي |
İyi görünüyorsun. | Open Subtitles | - تبدو جيد - اوه. |
İyi görünüyorsun. | Open Subtitles | تبدو جيد |
İyi görünüyorsun. - Evet, iyi! | Open Subtitles | تبدو جيد |
İyi görünüyorsun. | Open Subtitles | انت تبدو جيد. |
İyi görünüyorsun Coop. | Open Subtitles | تبدو جيد كوب |
Güzel, iyi görünüyorsun. - İyi mi? | Open Subtitles | نعم ، تبدو جيد |
İyi görünüyorsun. | Open Subtitles | تبدو جيد الشكل |
İyi görünüyorsun. | Open Subtitles | تبدو جيد |
İyi gözüküyorsun! | Open Subtitles | تبدو جيد! |
İyi gözüküyorsun! | Open Subtitles | - تبدو جيد ! |
İyi görünüyorsunuz. Yani sağlıklı. | Open Subtitles | لانك تبدو جيد أنا اعنى |
Bu konuda oldukça iyi görünüyorsunuz. | Open Subtitles | تبدو جيد بإستخدامها. |