Annemiz iyi görünüyor, rahim iyi görünüyor, bebek de iyi görünüyor. | Open Subtitles | لذا الام تبدو جيدة ، الرحم يبدو جيد الطفل يبدو جيد |
Kenarlar eskisi kadar keskin değil, ancak yine de iyi görünüyor. Üstelik tamir gerektiğinde, bunu yapmak da gerçekten kolay. | TED | ربما لا تكون الحواف حادة كالسابق لكنها ما زالت تبدو جيدة وإذا احتاجت الإصلاح، فإن من السهل فعل ذلك. |
İyi görünüyor. Her zamanki gibi görünüyor.Olağan üstü bir şey yok. | Open Subtitles | تبدو جيدة كما الحال دائما لاشئ معين بشأنها.. |
Çok güzel görünüyor, karşı konulmaz çekiciliğimi görmezden gelmeye çalış. | Open Subtitles | محاولة التغاضي عن بلدي تبدو جيدة جدا، سحر لا يقاوم. |
Bak, Paige, geçmişine bakılınca, bu pek iyi görünmüyor. | Open Subtitles | نظرة، بيج، مع تاريخها، هذا لا تبدو جيدة. |
iyi görünüyorsun. | Open Subtitles | مهلاً, تلك الباروكة تبدو جيدة ,صحيح ؟ |
Yani beş dolar garanti benim olduğum yerden gayet iyi görünüyor. | Open Subtitles | لذا 5 دولارات تبدو جيدة للغاية .من حيث أجلس |
- İyi iş çıkardın. Kadın iyi görünüyor. - Teşekkürler. | Open Subtitles | لقد قمت بعمل جيد عليها , تبدو جيدة شكراً |
Phoebe, o iyi görünüyor onu söyleyecektir? | Open Subtitles | فيبي ، أيمكنك أن تخبريها أنها تبدو جيدة ؟ |
Kum arabası iyi görünüyor. Bayağı çalışmışsın. | Open Subtitles | العربة الرملية تبدو جيدة لقد انتهيت من الكثير من عمليت اصلاحها |
Durum iyi görünüyor. Ayıcıklar doğrudan satıcılara mı? | Open Subtitles | الأمور تبدو جيدة بالخارج الدببة تذهب للموزع |
Ultrason iyi görünüyor. Fetüs tehlikede değil gibi. | Open Subtitles | الموجات فوق السمعية تبدو جيدة لا أثر لأي اضطراب فتاك |
İyi görünüyorlar. Yani, iç çamaşırın güzel görünüyor. | Open Subtitles | تبدو جيدة ، و حمالة الصدر تبدو لطيفة و تحمي |
Kendine bir bak, saçlarını yaptırmışsın, tırnakların güzel görünüyor. | Open Subtitles | أعني، انظري لنفسك شعرك مصفف جيداً، و أناملك تبدو جيدة |
Ona yaşlı diyorsun ama hala güzel görünüyor. | Open Subtitles | حسنٌ، بالرغم من أنكِ تقولين أنهـا عجوز، إلا أنها لا زالت تبدو جيدة. |
Aramızda olanlar bir yana, bu şeyler senin için iyi görünmüyor. | Open Subtitles | ضع ما يحدث بيننا جانبا الامور لا تبدو جيدة بالنسبة لكم هنا |
İyi görünüyorsun. Arkama atla, güzelim. | Open Subtitles | تبدو جيدة ، هيا بنا أيها المُثير |
Tampon iyi gözüküyor, ama biraz pürüzlü olmuş. | Open Subtitles | المضخة تبدو جيدة ، ولكن النهاية غير متكافأ |
Duruşmanıza birkaç gün kaldı. Durumunuz hiç iyi gözükmüyor. | Open Subtitles | محاكمتكما بعد عدة أيام, والأمور لا تبدو جيدة |
- İyi görünüyor. Hâlâ birkaç sinir var. | Open Subtitles | تبدو جيدة ، مازال لدىّ القليل من الأعصاب على الرغم من ذلك |
md sen ne istersen bebeğin umursayacağını sanmıyorum güzel gözüküyor çekici getirirmisin? | Open Subtitles | مهما كنت تعتقد. أنا أشك رعاية الطفل ستعمل. انها تبدو جيدة. |
Karnenizde çok iyi görünecek bir gelişme aşaması bu. | TED | هذه درجة من التحسن تبدو جيدة على تقريرك ، حسناً |
Yeni takım elbise üzerine çok Yakışmış. | Open Subtitles | هذه البذلة الجديدة تبدو جيدة جداً عليك |
"Anne ve Babalar Günü" içinde işler iyi durumda. | Open Subtitles | والأمور تبدو جيدة لمسار هدايا الأمهات والآباء والخريجين |
Nedime olacaksam en azından iyi görünmek istiyorum. | Open Subtitles | إذا كان لدي ليكون وصيفه الشرف، أود أن ما لا يقل عن أحب أن تبدو جيدة. |
Pantolonun hoşuma gitti. Üstünde güzel duruyor. | Open Subtitles | أنا أحب الجوارب الخاصة بك لكم تبدو جيدة |