"تتحدثي مع" - Translation from Arabic to Turkish

    • konuşma
        
    • konuşman
        
    • konuşmadın
        
    • konuşsan
        
    • konuşmanı
        
    • konuşmuyorsun
        
    • konuşmayacaksın
        
    • ile konuşmalısın
        
    • 'la konuşmalısın
        
    • konuşmayın
        
    Yolda kimseyle konuşma. Open Subtitles فقط لا تتحدثي مع أيّ أحد في طريق رحيلكِ.
    Araban ön tarafta mı? 10 dakika sonra bulaşalım. Ve kimseyle konuşma. Open Subtitles كل شيء بخير سأتصل بك خلال 10 دقائق ولا تتحدثي مع أي رجال أمن أو شرطة عسكرية هل فهمت ؟
    Herkese korseler hakkında konuşman gerekli mi? Open Subtitles امي هل يجب ان تتحدثي مع الجميع عن المشدات؟ اوه ميغ
    - Bir dakika, Tom'la ya da başka biriyle konuşmadın yani? Open Subtitles انتظري اذا لم تتحدثي مع توم - لم تتحدث مع أي احد؟
    Aslına bakarsan bununla ilgili annenle konuşsan daha iyi olur. Open Subtitles أتعلمين , بالواقع.. يجب عليكِ حقا أن تتحدثي مع أمكِ حول ذلك
    Bundan böyle bir dakika bile, şerefinle oynayıp buluşmanı, konuşmanı istemiyorum onunla. Open Subtitles ان تشوهي سمعتك في اي لحظة من فراغك بان تواجهي كلمات او تتحدثي مع السيد هاملت
    Eğer söyleyecek başka şeylerin varsa, neden gidip avukatımla konuşmuyorsun? Open Subtitles وإن كان لديك شيء آخر لم لا تتحدثي مع المحامي
    Hani kimseyle konuşmayacaksın diye anlaşmıştık? Open Subtitles لقد اعتقدت بأننا إتفقنا بأنك لن تتحدثي مع أحد
    Belki bunu Cleopatra ile konuşmalısın. Open Subtitles ربما يجب ان تتحدثي مع كليوبترا بهذا الخصوص
    Walter'la konuşmalısın. Belki ona bir şekilde yardım edebilirsin. Open Subtitles يجب أن تتحدثي مع والتر لربما وجدتي وسيلة لتساعديه
    Benim onayım olmadan kimseyle konuşma. Tamam mı? Open Subtitles لا تتحدثي مع احد بدون ان تسأليني اولا, حسنا؟
    Durum ciddi. Kardeşimle böyle konuşma. Open Subtitles هذا حقيقي أنت لا تتحدثي مع أخي ثانية، متفقين؟
    Sana kaç kez yabancılarla konuşma dedim? Open Subtitles يا حبيبتي كم مرة أخبرتك ألا تتحدثي مع الغرباء؟
    Elbette Becky, evine git. Fakat kimseyle konuşma, annenle bile. Open Subtitles طبعا بيكي ، إذهبي للمنزل ولا تتحدثي مع أحد
    - Babanla konuşma. Open Subtitles ـ لا تتحدثي مع والدك، لابأس ـ كلا، هذا ليس صائباً
    O yüzden kimseyle konuşma, güvenli bir yer bul ve Pam'in seni bulmasını bekle. Open Subtitles لا تتحدثي مع أيّ شخص, قومي بأيجاد مكان آمن, وإنتظريها لكي تستطيع إيجادكِ.
    Herkese korseler hakkında konuşman gerekli mi? Open Subtitles امي هل يجب ان تتحدثي مع الجميع عن المشدات؟ اوه ميغ
    O zaman babanla konuşman gerekecek. Open Subtitles ، لا بأس سوف تضطرين أن تتحدثي مع والدكِ بشأن ذلك
    Bekle, Cate'le bizim hakkımızda konuşmadın değil mi? Open Subtitles .. ماذا ؟ إنتظري أنتِ لم تتحدثي مع (كايت) عنّا , أليس كذلك ؟
    Yani, aslında sen benim ayrıldığım eşimle konuşsan daha iyi olur. Open Subtitles في الواقع, يجب ان تتحدثي مع نصفي الثاني المنفصلة عني
    Marshall'ın öğretmeniyle konuşmanı istememesini niye takıyorsun? Open Subtitles لماذا انتِ تكترثين إذا كان (مارشل) لا يريدك ان تتحدثي مع معلمه ؟
    Neden dışarı çıkıp, ablanla konuşmuyorsun? Open Subtitles أوتعلمين ، لم لا تخرجين و تتحدثي مع شقيقتك ؟
    - konuşmayacaksın! Open Subtitles انت لم تتحدثي مع ذلـك الرجل
    Bence belki de Tom ile konuşmalısın. Open Subtitles تعرفين ربما يجب ان تتحدثي مع توم
    - Michael'la konuşmalısın. Open Subtitles يجب عليك أن تتحدثي مع مايكل
    Ama siz durumu daha da zorlaştırıyorsunuz. Basına konuşmak gibi. Basınla konuşmayın. Open Subtitles ولكنك تزيدين الأمر صعوبة ، بحديثك للصحافيين ، لا تتحدثي مع الصحافيين

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more