Beni bu giysiyle görmek hoşuna gidiyor değil mi? | Open Subtitles | تتمتّع برؤيتي في فستان الزفاف، أليس كذلك؟ |
Akrep sokmasına karşı bağışıklığı var ama tabi hoşuna giden bir deneyim değil. | Open Subtitles | إنها تتمتّع بمناعة ضد لدغات العقرب لكنها ليست تجربة سارّة |
Şu anın tadını çıkaramıyorsan bütün bu saçmalıklara... katlanmanın bir anlamı yok. | Open Subtitles | ليس هناك هدف من خلال كلّ هذه الترهات أنت لن تتمتّع بالجولة |
Şu anın tadını çıkaramıyorsan bütün bu saçmalıklara... katlanmanın bir anlamı yok. | Open Subtitles | ليس هناك هدف من خلال كلّ هذه الترهات أنت لن تتمتّع بالجولة |
Prova yemeğini başka yere taşımaktan ve herkesi kendinden nefret ettirmekten zevk mi alıyorsun? | Open Subtitles | لماذا تتمتّع بالتدريب المتنقل ووجبات العشاء وتجعل الجميع يكرهونك؟ |
Ki bundan içten içe zevk alıyorsunuz. Beklettiğimiz için üzgünüm. | Open Subtitles | أخبار سيّئة عم حساباتي، و التي تتمتّع بها سرّاً. |
Tamam, pekala, ben, uh, belki birlikte kahvaltı etmek ve evimi turlamak hoşuna gider diye düşündüm. | Open Subtitles | الموافقة، لذا أنا , uh, فكّرك قد تتمتّع به، uh، فطور وa جولة بيتي. |
Umarım yolculuk hoşuna gidiyordur. | Open Subtitles | أتمنّى أنت تتمتّع بالجولة. |
Onun da hoşuna gidecektir. | Open Subtitles | هي ربما تتمتّع بها |
Bu hoşuna mı gidiyor? | Open Subtitles | هل تتمتّع بهذا؟ |
Bu hoşuna gitmese iyi olur, Castle. | Open Subtitles | -من الأفضل أنّك لا تتمتّع بهذا يا (كاسل ). |
Cayman'ların tadını çıkar. Güneşte fazla kalma. | Open Subtitles | تتمتّع بكايمانس ولا تكثر من الجلوس في الشمس |
Bir zamanlar donmuş olan okyanus şimdi hayat dolu ve tüm canlılar yaz ziyafetinin tadını çıkarıyor. | Open Subtitles | ،المحيط المتجمّد بالسابق يعجّ الآن بالحياة حيث تتمتّع كلّ الحيوانات بالوليمة الصيفية |
Bir an olsun bu anın tadını çıkaramaz mısın? | Open Subtitles | ألا تستطيع أن تتمتّع بهذا للحظة؟ |
Bir an olsun bu anın tadını çıkaramaz mısın? | Open Subtitles | ألا تستطيع أن تتمتّع بهذا للحظة؟ |
tatilinin... tadını çıkarmalı. | Open Subtitles | يجب أن... تتمتّع بعطلتها. |
Bi daha asla ve asla seksten zevk alamayacaksın | Open Subtitles | لن تتمتّع أبداً بالجنس مرة أخرى. |
-Acı çekmekten zevk mi alıyorsun? -Evet. | Open Subtitles | -أنت بالتأكيد تتمتّع بالألم، أليس كذلك؟ |
zevk almadın mı? | Open Subtitles | ألا تتمتّع كفاية؟ |
Yaptığın şeyden zevk almıyorsun. | Open Subtitles | أنت لا تتمتّع بما تفعله. |