| İşte bu yüzden şu an için Bu konuda hiçbir şey yapamayız. | Open Subtitles | لهذا بالضبط لا يمكننا فعل أى شىء تجاه هذا الآن ماذا تعنى؟ |
| Asıl soru Bu konuda ne yapmamız gerektiği. | TED | السؤال هو، ما الذي يجب علينا فعله تجاه هذا الأمر؟ |
| Oh, zavallı canım. Sen, Bu konuda çok kötü değil hissediyorum? | Open Subtitles | يا عزيزتى المسكينة ، أنت تشعرين بشعور فظيع تجاه هذا |
| Değil işte. Kuantum Fiziği Bu konuda çok açıktır. | Open Subtitles | إنه ليس كذلك, و فيزياء الطاقة واضحة تماماً تجاه هذا الأمر. |
| Evet, pekâlâ, şu anda tekerlikli sandalyede oturuyor yani ben onun Bununla ilgili tuhaf hissetmesini istemiyorum. | Open Subtitles | اوه , نعم. تعلم, انها على كرسي بعجل لا اريدها ان تشعر بغربه تجاه هذا |
| İşte bu yüzden şu an için Bu konuda hiçbir şey yapamayız. | Open Subtitles | لهذا بالضبط لا يمكننا فعل أى شىء تجاه هذا الآن |
| Senin demek istediğin, Bu konuda bir şey yapmak için bir neden görmüyorsun ama sana bir neden göstereceğim. | Open Subtitles | تقصدين أنه ليس لديكِ أى سبب لتفعلى أى شىء تجاه هذا لكننى سأعطيكِ سبباً |
| Senin demek istediğin, Bu konuda bir şey yapmak için bir neden görmüyorsun ama sana bir neden göstereceğim. | Open Subtitles | تقصدين أنه ليس لديكِ أى سبب لتفعلى أى شىء تجاه هذا لكننى سأعطيكِ سبباً |
| Ona alopesi* deniyor ve Bu konuda hepimiz duyarlı olabilirsek çok sevinirim, tamam mı? | Open Subtitles | هذا يدعى داء الثّعلب, و أقدّر لو كنا جميعاً حساسين تجاه هذا, حسناً؟ |
| Ve bu ülkedeki insanlar bunu önemseyinceye ve Bu konuda bir şeyler yapıncaya kadar daha hangi bedel ödenecek? | Open Subtitles | وما الذى يتطلبه الأمر حتى يهتم أهل هذه البلد و يفعلون شيئا تجاه هذا الأمر |
| Kimseye söyleme. Bu konuda oldukça hassas, özellikle seks bağımlılığı yüzünden. | Open Subtitles | إنّها حساسة تجاه هذا لأمر لأنّها مدمنة على الجنس |
| Bu konuda biz de çok kötü hissediyoruz, Bay George. | Open Subtitles | نشعر بالسوء الشديد تجاه هذا الأمر سيد جورج |
| Hemen şimdi Bu konuda bir şeyler yapabilirim. Bana şu telefonu verin. | Open Subtitles | استطيع فعل شيء تجاه هذا الآمر الآن ناولينى التليفون |
| Hemen şimdi Bu konuda bir şeyler yapabilirim. Bana şu telefonu verin. | Open Subtitles | استطيع فعل شيء تجاه هذا الآمر الآن ناولينى التليفون |
| Fakat, sanırım yanılmışım. Şu anda bana dikdik bakmaktan başka Bu konuda bir şey yapmayacaksın tabii. | Open Subtitles | ولكنى أعتقد أنى كنت مخطأه. ليس و كأنك ستقوم بعمل أى شئ تجاه هذا. |
| İnsanlar Bu konuda birlikte hareket ettiğimizi bilmeliler. | Open Subtitles | على القوم ان يعلموا اننا نقف معاً تجاه هذا |
| Yozlaşmış teşkilatınız Bu konuda ne yapacak? | Open Subtitles | ماذا ستفعل مُنظمتك الفاسدة الصغيرة تجاه هذا ؟ |
| - Bu konuda nasıl düşündüğümü bile bile arkamdan iş çevirdin. | Open Subtitles | -لقد ذهبتِ دونَ علمي عندما كُنتِ تعرفين شعوري تجاه هذا الأمر. |
| Dürüstçe söylemeliyim ki Bununla ilgili ne hissetmeliyim bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أدري بصراحة كيف يفترض أن يكون شعوري تجاه هذا الأمر |
| Bununla ilgili pek bir şey yapamayız artık. | Open Subtitles | ليس من أمر محدد يمكننا فعله تجاه هذا الآن |
| Bununla ilgili ne düşünüyorsunuz? | Open Subtitles | والان، كيف نشعر تجاه هذا الامر ؟ |