"تجعلكم" - Translation from Arabic to Turkish

    • sizi
        
    sizi diğerlerinden daha iyi kılan yetenekleriniz için asla özür dilemeyin. Open Subtitles لا تعتذروا أبداً على القدرات التي تجعلكم أفضل من الناس الآخرين
    Howard'ın yaptığı, gıda endüstrisinin sizi mutlu etme konusundaki düşüncesini kökten değiştirdi. TED الذي فعله هاورد أنه غير الطريقة التى يفكر بها العاملون بصناعة الأغذية من الأساس الطريقة التي تجعلكم سعداء
    Yani bu deneyim sizi teşvik eder. Hayatınızın farkı cepheleri arasında daha fazla katılım istemenize sebep olur. TED وبعد ذلك، الخبرة تميل أن تجرأكم تميل أن تجعلكم تريدون مزيدا من المشاركة عبر جوانب كثيرة من حياتكم.
    Bazen zoraki tebessüm sizi ünlü yapabilir. TED وقد تجعلكم البسمة الصفراء أحيانا مشهورين.
    İkincisi, davetkâr ve sıcaktır, sizi sanki bir Meksika gözlemesi içinde gibi hissettirir. TED ثانياً، أنها جذابة وودية، تجعلكم تشعرون وكأنكم تجلسون داخل فطيرة بوريتو.
    İten etkenler temel olarak sizi radikalleşme sürecine, şiddet yanlısı aşırı gruplara katılmaya açık hâle getiren şeylerdir. TED وعوامل الدفع هي ما تجعلكم عرضة للتحول إلى التطرف، والانضمام إلى الجماعات المتطرفة العنيفة.
    Bunlar sizi kesinlikle daha iyi biri yapacak olsa da şunu söylemeliyim ki kusursuz olmanızı sağlamayacak. TED وبينما ستجعلك الممارسة أفضل بالتأكيد، على أن أنبئكم أنها لن تجعلكم مثاليين.
    Benim numaram ise, oyunumu sizi bağlayacak kadar güçlü kurmak... sağduyunuza aykırı olsa da beni öldürmeye kalkacak kadar... kızmamanızı sağlamak. Open Subtitles وحياتى هى ان اجعل مسرحيتى تبدو قوية بما فيه الكفاية, لربطكم,دون اثارة غضبكم لدرجة تجعلكم تقتلوننى, بالتناقض مع حكمتكم
    Kızaklı siyah adamın sizi küçük düşürdüğünü bilmiyordum. Open Subtitles أنا لم أدرك أن أربعة رجال سود في زلاجة يمكن أن تجعلكم محرجون
    sizi uyutacak, dinlendirecek, zevk aldıracak ilaçlarım var. Open Subtitles لدي عقاقير تجعلكم تنامون في وقت متأخر وللتجلط ولطرد الأمراض والتسافد ..
    Ama bilmeniz gerekir ki sizi farklı kılan bu şeyler gördükleriniz, hissetikleriniz bunların hepsi sizi özel yapan şeyler Open Subtitles لكن عليكم معرفة ان كل الاشياء التى تجعلكم مختلفين كل الاشياء التى رأيتموها كل الاشياء التى تشعرون بها
    Lanetin amacı zombilerin sizi incitmesi değil, sizin onları incitmeniz. Open Subtitles اللعنة لا تجعل المتحولون يؤذونكم لكنها تجعلكم تؤذونهم
    O gözlüklerin sizi yavşak gibi gösterdiğinin farkında mısınız? Open Subtitles وأنتم تدركون أن تلك النظارات تجعلكم كالبلهاء
    Neredeyse birbirinin aynı iki numune sizi özel yapan gen üzerinde araştırma yapma fırsatı veriyordu. Open Subtitles عينتان، متقاربتان تقريبًا يقدمان لنا فرصة دراسة الجينات التي تجعلكم متميزين عنا
    Bu olmadan evvel ölümden sizi korkutmakta kararlı. Open Subtitles وقبل وصول ذلك ستتأكد أنّ تجعلكم تخافون هذا
    Zamanla bu zorlukların sizi daha da güçlendirdiğini nerden gelirse gelsin tehlikeyle yüzleşmeye hazır hale getirdiğini anlayacaksınız. Open Subtitles وقت ما، ستدركون أن تلك التحديات تجعلكم أقوى وأنكم مستعدون لمواجهة أي خطر
    Çünkü, ilk olarak sizi güldürüyor. TED أولاً بسبب أنها تجعلكم تضحكون.
    sizi daha yaşlı gösteriyor. Open Subtitles إنها تجعلكم تبدون أكبر عمرا أيضا
    sizi susturmak için masal okurlar. Open Subtitles انها تخبركم قصص لتخرسكم و تجعلكم تناموا
    sizi güçlerinizden ayıracak bir büyü. Open Subtitles تجعلكم تتجردون من قدراتكم للأبد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more