Çünkü arkadaş olmaya başlıyorduk ve sen koşmayı seviyorsun ve ben de.. | Open Subtitles | لأننا بدأنا نصبح أصدقاء، وأنتِ تحبّين الركض ..وأنا أحبّ. |
Ama her seye ragmen babani seviyorsun, degil mi? | Open Subtitles | لكن طبقاً لحنقكِ على شيء، فأنتِ لازلتِ تحبّين والدكِ، أليس كذلك؟ |
Sen midye seversin, midye iste. | Open Subtitles | يوجد لديهم بلح البحر، وأنتِ تحبّين ذلك لتقومي بطلبه إذن |
Opera sevdiğini de biliyorum. Tüm klasik eserler de cd şeklinde hazır. | Open Subtitles | وأعلم أنّك تحبّين الأوبرا، لديك جميع الكلاسيكيّات بأسطوانات |
Kocanı gerçekten seviyor olmalısın ki kağnıyla seyahat etmişsin. | Open Subtitles | لا بدّ أنّك تحبّين زوجك وتسافرين على ظهر سلحفاة |
Yemeğini yemiyorsun. Bu tarz şeyleri sevmez misin? | Open Subtitles | أنتِ لا تأكين طعامكِ، لا تحبّين السّلاطة؟ |
Babanı seviyorsun. Ama bazen baban da hatalı olabilir. | Open Subtitles | أنت تحبّين والدكِ و لكن في بعض الأحيان , والدكِ يكون مخطئً |
Zavallının biriyim. Fırtınalı ilişkileri seviyorsun. Kimin umurunda ki? | Open Subtitles | مهلاً، مهلاً، أنتِ تحبّين الدراما من يهتمّّ؟ |
Ama her şeye rağmen babanı seviyorsun, değil mi? | Open Subtitles | لكن طبقاً لحنقكِ على شيء، فأنتِ لازلتِ تحبّين والدكِ، أليس كذلك؟ |
Yani haklıysam işverenini seviyorsun, ama yine de onu terk ediyorsun. | Open Subtitles | إن كنتُ محقّة، فأنتِ تحبّين ربّ عملك، لكنّكِ تتركينه. |
Bence neden peri masallarını bu kadar çok seviyorsun biliyor musun tavşanım? | Open Subtitles | إذن, تعلمين لماذا أعتقد أنّكِ تحبّين قصـص الجنيّات, وأرنوب كـثيراً؟ |
Evet, demek istediğim belki diğer şeyleri de seversin. | Open Subtitles | أجل, أعني, قد تحبّين الأمور الأخرى أيضاً. |
Peynir seversin diye düşündüm çünkü herkes peynir sever. | Open Subtitles | ظننتُ أنّكِ تحبّين الجبن لأنّ الجميع يحبّونه |
Florence Nightingale'i oynamayı ne kadar sevdiğini biliyorum ama başımın çaresine bakabilirim. | Open Subtitles | أعرف أن تحبّين التمريض، لكنّي أستطيع الإعتناء بنفسي. |
Burada yaşamamı seviyorsun. Başka bir şey seviyor musun? | Open Subtitles | تحبّين أنّي أعيش هنا، أتحبّين شيئًا آخرًا؟ |
Üniformalı erkekleri sevmez misin? | Open Subtitles | أنت لا تحبّين الرجال في الزي الرسمي؟ |
Annem akşam yemeğine dönmemi istiyor. Döneceksin. Ne yapmak istersin? | Open Subtitles | أمّي تريدني في البيت على العشاء ستعودين قبلها ماذا تحبّين أن نعمل |
Sadece Sevdiğin birinden kalan son şeyi öldürmek istemiyorsun. | Open Subtitles | لكنّكِ فقط لا تريدين قتل الشيء الوحيد الباقي ممّن تحبّين |
Başka kadınlarla konuşmasını sevmiyorsun. | Open Subtitles | لا تحبّين ذلك عندما يتكلّم مع نساء أخريات |
Gerçekten büyük popolardan hoşlanıyorsun, değil mi? | Open Subtitles | تحبّين بالفعل المؤخّرات الكبيرة، صحيح؟ |
Düşünüyordum da belki benim favori balık lokantamda yemek hoşuna gider. | Open Subtitles | إعتقدت أنّكِ تحبّين عشاء سمك السّلمون الصّغير اللطيف في أحد مطاعمي المفضّلة |
Hatıralarımı sevdin. Birlikte geçirdiğimiz zamanları. | Open Subtitles | تحبّين ذكرياتك عنّي تحبّين الأوقات التي أمضيناها |
Aşk romanlarını seviyorsunuz. Cazibelerini hiç anlamamışımdır. | Open Subtitles | تحبّين قراءة الروايات الرومنسية لم أفهم أبدًا فائدتها |
-Okumaktan hoşlanır mısın? | Open Subtitles | هل تحبّين القراءة؟ - نعم ، أحبّ القراءة - |
Küçük şeyleri seviyorsan aradığın benim. Her yerim küçük değildir tabi. | Open Subtitles | إن كنت تحبّين الأشياء الصغيرة فأنا المنشود، أعني، لستُ صغيراً بكلّ مكان |
Harika bir öğretmen olacaksın ve yapmaktan hoşlandığın bir şey bulduğun için gerçekten çok memnunum. | Open Subtitles | و انا حقاً انا سعيد أنكِ وحدتِ شيئاً تحبّين القيام به. |