Yerel savcı cinayetle ilgili açık bir delile rastlamamış ve kalıntıları bir kaç dokuları ve toprak örneklerini jeffersonian'a göndermiş, onu teşhis edebilecegimizi düşünmüşler. | Open Subtitles | لم يجد المحقق في أسباب الوفيات المحلي دليلاً واضحاً على عمل إجرامي و أرسل البقايا, بعض المواد الاصطناعية, و عينات من التربة إلى معهد جيفرسونيون على آمل أن نستطيع تحديد هويتها |
Ölü kadının eşkâl çizimi olsa belki Aubrey onu teşhis edebilir. | Open Subtitles | لو كان لديّ رسم للمرأة الميتة، فربما يمكن لـ(أوبري) تحديد هويتها. |
Ciddi çürüme var, ama bölgedeki kayıpların DNA ya da diş kayıtları ile karşılaştırıp teşhis edebiliriz. | Open Subtitles | إنها تُظهر تحلُّلاً شديداً لكننا سنكون قادرين على تحديد هويتها عبر الحمض النووي أو سجلات الأسنان للنساء المفقودات في المنطقة |
Elimizde bir ceset var o kadar yanmış ki kimliğinin tespiti bile çok zor. | Open Subtitles | ولكن لدينا جثه محروقه تماماً.. سيكون من الصعب تحديد هويتها |
Dişlerini tek tek sökmüş çünkü kimliğinin bilinmesini istemiyor. | Open Subtitles | لقد أقتلع أسنانها واحده تلو الأخرى لأنه لا يرُيد أن يتم تحديد هويتها |
Kimliği teşhis edildi mi? | Open Subtitles | هل تم تحديد هويتها بعد؟ |
Belki o teşhis edebilir. | Open Subtitles | {\pos(192,210)} ربّما يمكنها تحديد هويتها. |