| Yeniden ilaç verilirse ne yapacağını bile biliyormuş, ama yeterli olmamış. | Open Subtitles | لو تم تخديرها مجددا و لا يزال هذا غير كافى |
| Kıza ilaç verilmiş olabilir. Katil silahı onun eline yerleştirip tetiği çekmiş olabilir. | Open Subtitles | ربما تم تخديرها ربما وضع القاتل المسدس |
| Adam hasta değil, ilaç içmiş. | Open Subtitles | وليس مريضا، وقال انه تم تخديرها. |
| Lassie işlemediği bir suçla itham ediliyordu... ve korucu onu uyutmaya gelecekti. | Open Subtitles | واتهمت لاسى بجريمه لم ترتكبها... . واوشك الحارس على تخديرها. |
| Ölüm nedeni bogulma, ama daha önce uyusturulmus. | Open Subtitles | الخنق قتلها، لكن تم تخديرها أولاً |
| - Belki de yatıştırıcıyı fazla kaçırdın. | Open Subtitles | .ربما أفرطت في تخديرها |
| Evet, bu adama ölmeden önce sakinleştirici verilmiş. | Open Subtitles | أجل، هذه الجثة تم تخديرها قبل الوفاة. |
| Biz o haklı, İçkine ilaç karıştırdık olduğunu söylüyorsun? | Open Subtitles | نحن نقول انه تم تخديرها, صحيح؟ |
| İlaç verilmişse... Verilmemiş. | Open Subtitles | لو تم تخديرها - لم يتم تخديرها - |
| Lisbon hipnoz altında bile cinayet gecesini hatırlayamadığında ilaç aldığını anladım. | Open Subtitles | حين لم تستطع (ليزين) تذكر ليلة الجريمة حتى تحت تأثير التنويم المغناطيسي علمتُ أنه تمّ تخديرها |
| İlaç verildi bize. | Open Subtitles | بعد تخديرها لنا. |
| Patron, ona ilaç verilmiş. Abby bir kanıt buldu. | Open Subtitles | تم تخديرها يا رئيس تملك (آبي) الدليل |
| - İlaç etkisindeymiş. | Open Subtitles | -تم تخديرها ؟ -نعم |
| Cassie'yi öldüremedi bu yüzden uyutmaya çalıştı. | Open Subtitles | " لم يستطع قتل " كاسي فحاولت تخديرها |
| Ayrica, kiz bogulmadan önce uyusturulmus. | Open Subtitles | و بالمناسبة... لقد تم تخديرها قبل خنقها |
| - Belki de yatıştırıcıyı fazla kaçırdın. | Open Subtitles | .ربما أفرطت في تخديرها |
| En azından sakinleştirici falan verelim. | Open Subtitles | الا نستطيع تخديرها او شيء ما؟ |