"تخونه" - Translation from Arabic to Turkish

    • aldattığını
        
    • ihanet
        
    • aldatıyor
        
    • aldattı
        
    • aldatırken
        
    • aldatıyordu
        
    • aldatıyormuş
        
    • aldatıldığına
        
    • aldattığından
        
    • aldatılıyorsa
        
    Karısının kendisini aldattığını sanmış ve kadını 38 defa bıçaklamış. Open Subtitles إعتقد أن زوجته كانت تخونه طعنها 38 مرة بسكينة مقوسة
    O fahişenin Orson'ı kaç kez aldattığını kimse bilmiyor. Open Subtitles و لا يعرف ان تلك العاهره كانت تخونه طوال الوقت
    Bu hikâye gazetelerde çıkarsa kadının ihanet ettiğini düşünür. Open Subtitles هذا لو وصلت القصة الى الجرائد وتصوّر انها كانت تخونه
    Washington'da bir politikacı iyilik uğruna savaş veriyor bu sırada da karısı onu yat kulübünde aldatıyor. Open Subtitles يناضل أحد رجال السياسة في واشنطن من أجل الخير في حين أن زوجته تخونه في نادي اليخت؟
    Bütün evliliği boyunca onu aldattı ve terk etti. Annesini asla affetmedi. Open Subtitles لقد كانت تخونه طوال فترة زيجتهما، ثُم هجرته ولم يُسامحها قط
    Onu aldatırken yakaladığımda 16 yaşındaydım. Open Subtitles كنت في السادسة عشر عندما أمسكت بها تخونه
    Adam kızdan ayrıldı çünkü sürekli kendini dağıtıyordu insanların içinde onu aldatıyordu. Open Subtitles لقد تركها لأنها تثمل و تخونه في الأماكن العامه
    -Artık bu hiç komik değil Eşi gerçekten onu aldatıyormuş Open Subtitles هذا الهراء ليس مضحكا يا رجل فزوجته تخونه بالفعل
    Neyse bir kaç ay önce, karısının onu aldattığından şüphelenmişti, bu yüzden, karısını takip etmesi için dedektif tuttu. Open Subtitles .. منذ بضعة أشهر ،ظنَّ أن زوجته ربما تكون تخونه لذا استأجرَ مُحقّقاً خاصاً ليتبعها
    Sweets, Daisy'ye aşıksa ve aldatılıyorsa içinde bir yerde, biliyordur. Open Subtitles اذا كان سوييتس يحبها وهي تخونه فبداخله هو يعلم
    Ben, sürpriz parti hazırlanırken... yalan yanlış şeyler öğrenip, karısının aldattığını düşünen tek saf kocayımdır herhalde. Open Subtitles لربّما أكون أول زوج ساذج يظن أن زوجته تخونه بينما هي تعد له حفلاً مفاجئاً
    Çeçenistan'dayken adama yazıyor ve karısının onu aldattığını söylüyor. Open Subtitles تقوم بالكتابة له عندما كان في الشيشان بأن زوجته كانت تخونه ؟
    Yani hayatının son gününde karısının onu, kızının kocasıyla aldattığını öğrendi. Open Subtitles لذا بيومه الأخير بهذه الدنيا اكتشف بأنّ زوجته تخونه مع زوج ابنته
    Geçtiğimiz haftalarda Lemon'un aldattığını öğrendiğimden beri duygularımın doğru olduğunu hissettim. Open Subtitles في حدث شيء مثل انه الماضية الأسابيع اكتشفت أن منذ مثل, شعرت تخونه, ليمون أن مشاعري يبرر بما
    Çünkü el hareket etmeden önce, gözler ihanet eder. Open Subtitles لأن اللحظة التي يحرك فيها يده عينه تخونه
    Ona ihanet ettiğini düşündü ve şimdi de iş üzerinde. Open Subtitles انه يظن انك هنا تخونه لذا فهو يتصرف الان
    Kardeşini, babana karşı yalnız bırakarak ona nasıl ihanet ettiğini anlatmak zorunda olduğunda, nasıl hissettiğini Open Subtitles عندما توجب عليك أخبار شقيقك بالأمر كيف كان شعورك وكأنك تخونه بتركه خلفك مع والدك
    Olay şu ki, sanırım o kız onu aldatıyor. Open Subtitles و لكن الأمر هو, أنني أظن أنها تخونه
    Oğluma söyle,karısı onu aldatıyor. Open Subtitles اخبري ابني أن زوجته تخونه
    Gerçekten kötü. Bence kız onu aldatıyor. Open Subtitles سيء جداً أعتقد أنها تخونه
    Bütün evliliği boyunca onu aldattı ve terk etti. Annesini asla affetmedi. Open Subtitles لقد كانت تخونه طوال فترة زيجتهما، ثُم هجرته ولم يُسامحها قط
    Onu, benimle aldatırken yakaladı. Open Subtitles أمسكها تخونه معي
    Karısı onu aldatıyordu. Open Subtitles -لقد كانت زوجته تخونه
    Bu kız onu arkadaşımla aldatıyormuş. Open Subtitles اتضح بأن هذه الفتاة كانت تخونه مع صديقته
    Eşinin, kendisini seninle aldattığından şüphelenen bir adam. Open Subtitles من قبل رجل يشك بأن زوجته تخونه معك
    Sweets, Daisy'ye aşıksa ve aldatılıyorsa içinde bir yerde, biliyordur. Open Subtitles اذا كان سوييتس يحبها وهي تخونه فبداخله هو يعلم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more